"شنيع" - Translation from Arabic to Turkish

• korkunç
• kötü
• berbat
• iğrenç
• çirkin
• büyük bir
• rezalet
• zalimce

Yaşayanlar Dünyası'na dönmeme izin verecekti ama korkunç bir bedel karşılığında.
بأن يسمح ليّ لأعود إلى أرض الأحياء. و طالب بثمن شنيع.

Sanırım korkunç bir hata yaptım. Onun Toby gibi olacağını zannetmiştim.
لقد قمت بخطأ شنيع لقد ظننت انة سوف يكون مثل توبى

Bir şey kesin. Birisi için bu korkunç derecede kötü sonuçlanacak.
حسنٌ ، ثمّة شيء مؤكد، سينتهي المطاف بأحدهم إلى حالٍ شنيع.

Bana ispat ettiniz ki, aşırı-şiddet ve öldürmek kötü bir şey, çok kötü bir şey!
لقد أقتنعت أن العنف المفرط والقتل خطأ خطأ، خطأ فظيع خطأ شنيع

Demans berbat bir hastalık ve hâlâ bir tedavisi yok.
الخرف هو مرض شنيع ولم يتم اكتشاف أي علاج له بعد

Gamma yazılımı dünyanın çeşitli ülkelerindeki sunuculara konumlandırıldı. Gerçekten iğrenç izleme kayıtları ve insan hakları ihlalleri ile.
برمجيات ميونيخ تم تحديدها تواجدها على سيرفرات في عدة دول حول العالم والعديد منها لديها سجل شنيع لانتهاكات حقوق الإنسان.

Dışardaki dünya çok korkunç olduğunda, içim dengemi dengemi korumaya çalışıyorum.
إن كان العالم الخارجي شنيع فسأذهب إلى الداخل كي أستعيد توازني

Ama pencereden çıkar çıkmaz bunun korkunç bir hata olduğunu anladım.
و لكن بمجرد خروجي من النافذة علمت أنني قمت بخطأ شنيع.

Aynı şey, Batı medyasında sürekli işlenen namus cinayetleri konusu için de söylenebilir. Bu da tabii ki, bir başka korkunç gelenektir.
والامر ذاته فيما يخص جرائم الشرف والتي هي جزء دائم من الاعلام الغربي الذي يهاجم الثقافة الاسلامية وهو تقليد شنيع جداً

Bazen ölü bir adam korkunç bir düşman olabilir.
فى بعض الأوقات الرجل الميت يصبح عدو شنيع

Kimden gizlendiğini sanıyorsun? Herkes gözünü bize dikmiş. korkunç!
تعتقد ممن نختبىء الجميع يحدق نحونا ، أمر شنيع

Her zaman 5 dakika gecikirim ve sen beni korkunç bir kazada ölmüş ya da yaralanmış sanırısın.
في كُل مرة أتأخر خمسة دقائق، تريني مُلقى ميتاً في الطريق وأنا مهشم بسب حادث شنيع.

Ne kadar korkunç! Ne kadar kötü! Bunu yaptığıma inanamıyorum.
يا له من أمر شنيع لا أصدق أنني فعلت ذلك

Bana ispat ettiniz ki, aşırı-şiddet ve öldürmek kötü bir şey, çok kötü bir şey!
لقد أقتنعت أن العنف المفرط والقتل خطأ خطأ، خطأ فظئيع خطأ شنيع

Bu işe karıştığın için kendimi çok kötü hissediyorum.
أنا فقط أحس بذنب شنيع لأنني ورطتك فى موضوع كهذا

Tamamen berbat. Ama kurtulamıyorum.
انه شنيع تماما لكني لا استطيع الخروج من هذا

berbat bir mesai geçirdim.
ثلاثمائة وثلاثة وخمسون يوماً للإنطلاق. يومٌ شنيع في العمل.

Hayvanları canlı canlı yakamazsın. Bu çok iğrenç olur.
لا يمكنك حرق حيوانات حية هذا شنيع جدا

Sayın Yargıç, bu çirkin bir itham.
في محاكمات القتل بهدف إلحصول على الإدانات حضرة القاضي, هذا تصريح شنيع

O adam her kimse, eminim büyük bir hata yapmıştır.
أنا آسفة , وأياً كان الشخص فقد إرتكب خطأ شنيع

Bu rezalet. Bu yaptığınızın sonuçlarının farkında mısınız?
هذا شنيع هل أنت مدرك لنتائج هذا التصرف؟

Sence sırf sunumunu beğenmediğin diye o kadar sert reddetmek zalimce değil miydi?
كان اقتراحه شنيع جداَ إستحق إجابة شديد منك ؟