Evlilik kararı çok doğru. Onu görünce, buna ikna oldum. | Open Subtitles | إن هذا الزواج شيئ صحيح تماماً لقد اقتنعت لحظة مقابلتها |
Bu çok doğru. İşin içinde bu adam oldukça asla bilemezsin. | Open Subtitles | هذا صحيح تماماً ، لا يمكنك أن تعرفى شيئاً من هذا الصبى |
kesinlikle doğru. Doğru ama konumuz bu değil. | Open Subtitles | صحيح تماماً صحيح ، ولكن لا صلة له بالموضوع |
Küçük bir kasabada hiçbir şeyi saklayamazsın. kesinlikle doğru. | Open Subtitles | لا يمكنك الأحتفاظ بأية أسرار فى قرية صغيرة صحيح تماماً , يا سيدى |
Yani ben diyorum ki dünya üzerinde bir oyun katmanı oluşturmak istiyorum, ama bu tam olarak doğru değil çünkü bu zaten yapım aşamasında; şu anda gerçekleşiyor. | TED | لذا أقول أريد بناء طبقة اللعب على قمة العالم لكن هذا ليس صحيح تماماً لأنه في الواقع تحت الإنشاء ، إنه يحدث فعلاً |
Ve özür dilerim biliyorum bu acı bir şey ama Tamamen doğru. | Open Subtitles | وأنا آسف أعلم أن ذلك قاسي، لكنه صحيح تماماً |
Kesinlikle öyle. Zorlu ve çekişmeliydi. | Open Subtitles | نعم، هذا صحيح تماماً وشيك جداً |
Evet, Aynen öyle. Haklısın, evet. | Open Subtitles | أجل، هذا صحيح، هذا صحيح تماماً. |
Aynen öyle ama o gün ben hasta değildim aynı şekilde sen de. | Open Subtitles | هذا صحيح تماماً واتضح أنني لم أكن مريضاً ذلك اليوم ولا أنت أيضاً |
çok doğru. Kardinal birini çağırdı mı, gece olsun gündüz olsun, koşa koşa gidilir. | Open Subtitles | هذا صحيح تماماً وعندما ينادى الكاردينال تهرعون جميعاً ليلاً أو نهاراً |
çok doğru. İstek olan yerde, yol da olur. | Open Subtitles | صحيح تماماً حيثما تواجدت الإرادة تواجد المخرج |
- Evet, çok doğru. - Anladın mı? | Open Subtitles | نعم ، هذا صحيح تماماً - هل تعرفي ما أعني ؟ |
Evet, tabii! çok doğru. çok doğru. | Open Subtitles | أجل, أجل, صحيح تماماً صحيح تماماً |
Bu çok doğru. Ayrıca tiyatro çok sıkıcı. | Open Subtitles | هذا صحيح تماماً والمسرحيات مملة جداً |
Hayır, yemin ederim, söylediğim her şey kesinlikle doğru. | Open Subtitles | لستُ كذلك. أقسم أن كل ما قلته صحيح تماماً |
Ne yazık ki, senin ve kardeşin için, bu kesinlikle doğru. | Open Subtitles | حسنا، لسوء حظ لك ولأخوك ذلك صحيح تماماً |
Evet, bu doğru. kesinlikle doğru. | Open Subtitles | أجل, هذا صحيح تماماً أستطيع أن |
Bu kesinlikle doğru. Ama tam tersi anlamında. | Open Subtitles | هذا صحيح تماماً إن كنتِ تقصدين العكس. |
Ve sen geldiğinde, tam olarak doğru olmuyor. | Open Subtitles | هو الإنتظار حتى تظهر لي وعندما تفعل ذلك، يكون الأمر وكأنه غير صحيح تماماً |
Aslında bu tam olarak doğru değil, değil mi? | Open Subtitles | لا, هذا ليس صحيح تماماً أليس كذلك؟ |
Mm, bu Tamamen doğru değil. Gerçek sebebi bilmem gerekiyor, | Open Subtitles | هذا غير صحيح تماماً أريد أن أعرف السبب الحقيقي |
Kesinlikle öyle, Hastings. | Open Subtitles | "صحيح تماماً يا "هستنغز |
Haklısın, hayatım. | Open Subtitles | صحيح تماماً يا عزيزتي |
Birini başkaları bakmazken yumrukla. Aynen öyle. | Open Subtitles | ـ أضرب الناس عندما لا يكون هناك أحد ينظر ـ هذا صحيح تماماً |