"طائرا" - Translation from Arabic to Turkish

• kuş
• kuşu
• çifte
• uçamazsın
• sülün

Alevlerden fırlayan, büyük, geniş kanatlı bir kuş çizerim.
راسما طائرا كبيرا و منفرد الأجنحة خارجا من اللهب.

Güzel kuş,güzel tüyler. Ona saklanabileceği bir kafes yapın.
طائرا جميل,ريشا جميل أبنوا لها عشا تختبئ فيه

Karım bir defasında arabanın arka koltuğunda bir kuş bulmuştu.
لقد وجدت زوجتي طائرا بالمقعد الخلفي للسياره

Eleme metoduyla, İngiliz'in Pall Mall içtiğini, İsveçli'nin 5. evde oturduğunu, 6. ve 2. ipucunun yardımıyla da bu ikisinin sırayla kuşu ve köpeği olduğunu buluyoruz.
من خلال الاستبعاد تستطيع استنتاج أن البريطاني يدخن البول مال والسويدي يعيش في المنزل الخامس، وبما أن المفتاحين ستة واثنين يدلان على أن هذين الشخصين يملكان طائرا وكلبا، على التوالي.

Siz çifte kumrular devam edin.
فلتذهبا سويّاً يا طائرا الحُبّ

Sonsuza kadar uçamazsın!
لن تظل طائرا طيلة حياتك

Şöyle yağlı bir sülün ister misiniz, memur bey?
هل تريد طائرا سمينا ايها الكونستابل ؟ لن يكلفك شيئا

Yeni bir kuş almamı önerdi, ama hiçbiri Harry'nin yerini tutamaz.
نعم, لقد اقترحت ان اقتنى طائرا جديدا ولكن, لايوجد بديلا عن هارى

Sus küçük bebeğim, tek kelime etme. Annen sana şakacı bir kuş alacak.
"أصمت يا صغيري ولا تقل كلمة" " سوف تشتري لك أمك طائرا مغردا"

Kamptan ayrılıp, bir kuş yakalayacaksın.
عليك أن تغادر هذا المعسكر و تصيد طائرا

Eğer ben bir kuş, sen de bir böcek olsaydın, yine de?
إذا كنت أنا طائرا وكنت أنت حشرة.. اها؟

Ben bir kuş olsam doğrudan bir vantilatöre uçardım.
لو كنت طائرا لحلقت إلى مروحة سقف

-Ama ben kuş değilim. -Kago, bak ne yakaladım?
ولكنى لست طائرا كاجو, انظر ماذا وجدت

Kago. Bu yavru bir kuş değil.
اوه , كاجو انه ليس طائرا صغيرا

# Baban sana alaycı kuş alacak #
البابا سوف يذهب ليشتري لك طائرا محاكيا

kuş sürekli uçuyor Marco!
- لديك طائرا يرفرف حولنا, ياماركو! - أششش

Bu iki aşk kuşu en sonunda evleniyor.
طائرا الحب هذان اخيران يبنيان عشهما

Ve bu bir kuşu çekiyor, Avustralya kargası.
وهذا يجذب طائرا الكوراوونغ الأسود

Bir keresinde bir kuşu vurdum.
أصبت طائرا بإحدى المرات

Sizi çifte kumrular.
طائرا الحب يتغازلان؟

İki çifte kumru nereye gidiyor bakalım?
-إذًا، ما وجهتكما يا طائرا الحبّ؟

Şurada, ağacın arkasındaki sülün...
أصبت طائرا بخرزة وسقط!