"طلباً" - Translation from Arabic to Turkish

    • rica
        
    • istek
        
    • talep
        
    • sipariş
        
    • istemeye
        
    • aranan
        
    • istemek
        
    • diye
        
    • davası
        
    • almak
        
    • almaya
        
    • dilekçe
        
    • istedim
        
    • istekti
        
    Bana kalırsa, bu tuhaf bir rica. Open Subtitles لو سمحت لي أن اقول، فهذا يبدو طلباً غريباً
    Eğer birşeyle uğraşıyorsan, ne olduğunu bilmek istiyorum ve bu bir rica değil. Open Subtitles ,اريد اعرف ما هو وهذا ليس طلباً حسناً , سأخبرك بكل شئ
    Ve şidmi de WQQR da en çok istek alan şarkı... Open Subtitles والآن، بالمركز الأول الأغنية الأكثر طلباً على "دبليو كيو كيو آر"
    Şu anda ki durumla ilgili polisten yardım talep ettik. Open Subtitles نحن حالياً قدمنا طلباً بمساعدة الشرطة في التحقيق حول التسرب
    Pahalı, zor bulunan bir mal için sipariş aldı ve teslimatta parayı almayı umuyor. Open Subtitles لقد أخذ طلباً بمنتج غالى ونادر جداً وهو ينوى أن يكون جيد عن التسليم العرض والطلب
    Ama aslında buraya senden yardım istemeye geldim. Open Subtitles لكن فى الحقيقه أنا جئت هنا طلباً للمساعده
    Ayrıca dış görünüşüne rağmen Londra'daki tüm partilerin en çok aranan konuğuydu. Open Subtitles وعلى الرغم من ظهوره كان الضيف الأكثر طلباً في جميع حفلات لندن
    Burası bu gece benim karakolum. O buraya yardım istemek için geldi. Open Subtitles . هذا مَخفري الليلة لقد جاء إلى هنا طلباً للمساعدة
    Benim malıma ulaşabilmek istiyorsan usule uygun olarak rica et. Open Subtitles ان كنت تريدين الوصول الى ممتلكاتي قدمي طلباً رسمياً
    En iyi arkadaşım benden tek bir şey rica etti. Open Subtitles لقد طلب مني صديقي المفضّل طلباً بسيطاً...
    Ve eğer merak ediyorsan bu bir rica değil. Open Subtitles و فى حالة إن كُنتَ تتسائل، فهذا ليس طلباً...
    Onun komutanlığa bir istek yazdığını duydum. Open Subtitles سمعتُ أنه كتب طلباً مجدداً للقيادة العامة
    İstek formu dolduracağım. Adam ölüm cezasına çarptırılmış, zaten. Open Subtitles سأقدم طلباً حكمت عليه الولاية بالإعدام بالفعل
    Sadece, Ed'den bir talep gelmesi halinde, onları sana verecektir. Open Subtitles سيعطيكِ كل شيء في حال تسلم طلباً من إيد فقط
    İkinci ekranımda, bütün CTU personelinin yeterlilik değerlendirmeleri için bir talep gördüm. Open Subtitles لقد رأيت طلباً لتقييم كفاءة كل أفراد الوحدة على شاشتي
    Sanırım bir kere özel sipariş vermiştim. Open Subtitles في الحقيقة, لقد طلبت طلباً خاصاً ذات مرة
    Sana yardım istemeye geldi, ve sen onu öldürdün. Open Subtitles , جاءت إلى هنا طلباً لمساعدتكِ و انتِ قتلتيها
    Ne var ki, en çok aranan iki adam Open Subtitles و على كلٍ ، فإن أكثر شخصين طلباً و هما رادوفان كراديتش و راتكو مالديتش
    Yutturmayacaksın. Af dilendikten sonra izin istemek her daim işe yaramıştır. Open Subtitles دائماً يكون أفضل أن تتوسل طلباً للمغفرة من طلب الإذن
    Dışarı çıkalım ve imdat diye bağıralım. Open Subtitles أرى أن نوقف السيارة ونخرج طلباً إلى المساعدة
    Eğer o kızı seviyorsan beni terket, onunla Venedik'e git, boşanma davası açacağım. Open Subtitles إذا تَحبُّ تلك البنتِ، يَتْركُني، إبدأْ معاشرتها إلى فينيسيا، أنا سَأُقدّمُ طلباً للطلاق.
    Geçen otuz yılda ailemdeki herkes çocuk yapmak için hükümetten izin almak zorundaydı. TED ثلاثة العقود الماضية جميع افراد عائلتي قدموا طلباً للحصول على إذن من الحكومة للحصول على طفل
    Telefon çağrılarını almaya başlamış olmalı ve hemen buraya döndü. Open Subtitles لذا لقد باشر بالأتصالات الهاتفية وجاء مباشرة لهنا طلباً للمساعدة
    Onu senin vesayetinden almaları için dilekçe vereceğim. Open Subtitles سأقدم طلباً للولاية من أجل نزع حق الوصاية عنك.
    Koşarak yardım çağırmak istedim böylece suni tenefüs yapabilecektim Open Subtitles وركضت طلباً للمساعدة حتى يمكن إجراء تنفس صناعي لها
    Bu kadar büyütülen ne anlamıyorum Basit bir istekti. Open Subtitles لا أرى مالخطب هنا لقد كان طلباً بسيطاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more