"طلق" - Translation from Arabic to Turkish

• sesi
• kurşun
• boşandı
• atış
• silahla
• yaralanma
• ateş
• boşadı
• edildi
• boşanan
• boşanmış
• vurulmuş
• silah yarası
• av tüfeği
• atışı

Bir fahişe silah sesi duyduğunu bildirmiş ama vuranı görememiş.
اتصلت عاهرة بشأن طلق ناريّ ولكنّها لم ترَ مطلق النار

Çok fazla silah sesi vardı. Çete üyeleriyle bir sürü felsefi tartışmaya girdi.
كان هناك الكثير من طلق النار. وكان أيضاً الكثير من المناقشات الفلسفية مع العصابة.

kurşun yarası bulunan en az iki kurban daha var.
هناك على الأقل ضحيتين أخرَيَيْن, جميعهم مصابون بجرح طلق ناري

Biz kardeş gibiyiz, geçen yıl kuzenimden boşandı.
إنهم مثل إخوتى أحدهم طلق إبنة عمى العام الماضى

atış artığı testi mi yapacaksın? Onun için geç kalmadınız mı?
إنك تفحصني للبحث عن بقايا طلق ناري,إنك متأخر قليلاً لهذا

silahla yaralanmış acil bir hastamız var. Çok kan kaybetti.
لدينا ضحيّة طلق ناري هنا وقد فقد الكثير من الدمّ

yaralanma olayı var. Onu kuyuya indirmemiz gerekiyor.
لدينا جرح بسبب طلق ناري علينا ان نذهب به سريعاً

Kızkardeşi silah sesi duymuş. Bir arabanın gittiğini görmüş.
الأخت سمعت طلق ناري رأت سيارة ترحل من هنا

Komşuları, 22:00 civarı silah sesi duymuşlar.
لقد سمع الجيران طلق نارى حوالى الساعة العاشرة

SiIah sesi duyduk, araba kaydı, bize ateş etti, karşı ateş açtık.
سمعنا طلق ناري ثم انزلقت السيارة لقد أطلق النار علينا وقمنا بالرد عليه

Ayrıntılar net değil ama dışarı çıkan görgü tanıkları silah sesi duyduklarını ve kasa dairesinde bir ceset gördüklerini söylüyor.
الذين خرجوا بأنهم سمعوا صوت طلق ناري وبعدهارأواجثّةملقيةعلىالأرضفيالخزينة

kurşun yarası, zehir, hastalık, kötü eşler, aklınıza ne geliyorsa.
طلق ناري ، السم، الجدري زوجات سيئة، سمها ما شئت

Komiser Skinner'ın ölüm sebebi kendi kafasına sıktığı kurşun yüzünden.
سبب موت الملازم سكينر كان طلق ناري ذاتي موجه للرأس

Ben 5 yaşındayken babam annemden boşandı ve ülkeyi terk etti.
والدي طلق امي وترك البلاد عندما كنت في الخامسة

Sonra o başka bir kadın için annemden boşandı. Parasını da beraberinde götürdü.
بعد ذلك طلق امي من اجل امرأة اخري

Çok yakından kafasına ve göğsüne iki el ateş edilmiş.
طلق نارى فى الرأس من مدى قريب وطلقتان فى الصدر

Hatta düğünlerinin hemen ertesi günü boşanmak isteyen çifti bile çabucak boşadı.
‎ذات مرة طلق زوجين في اليوم التالي من زفافهما

- ateş edildi. Tekrar ediyorum, ateş edildi. - Tanrım.
ـ طلق ناري، اكرر لدينا طلق ناري ـ يا الهي

Yani birkaç saat sonra buradaki dostum 24 saat içinde iki kere boşanan tanıdığım tek insan olmuştu.
لذا,وبعد ذلك بساعات قليلة صديقى,وصاحبى.. أصبح هو الشخص الوحيد الذى أعرفه الذى طلق مرتين فى أربع وعشرون ساعة

İki kez evlenmiş, bir kez boşanmış, iki oğlu olmuş yani hâlâ babasının biricik kızına yer var.
تزوج مرتين ,طلق مرة,عنده ولدين لذا هناك ثغرة لفتاة ابيها الصغيرة

Asıl abartı olan benim gibi saygı duyulan, güçlü yasalara uyan, iş başında yeni vurulmuş bir avukatı dava etmek.
التأويل هو أن تقوم بمحاكمتي أنا المحترمة والقوية ،المحامية التي تطبق القانون والتي حصلت على طلق ناري اثناء مزاولة عملها

Hiçbir bıçak ya da silah yarası görmüyorum, sadece çürükler.
لا أرى جروح طعن أو جروح طلق الناري فقط الكدمات

Silah atışı, bizim silah sesi tekrarlamak Allah Allah
ـ طلق ناري، اكرر لدينا طلق ناري ـ يا الهي