Ne zaman evleneceğinizi söylediğinizi hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَتذكّرُ عندما أنت إثنان قالَك كُنْتَ ستَتزوّجُ. |
Maris'in, sosyal hayatına çıpa atmasına Ne zaman karşı çıkacaksın? | Open Subtitles | عندما أنت سَتَتوقّفُ يَكُونُ تأجير ماريس مرساةً؟ |
Ne zaman Allie ve benim deli gibi âşık olduğumuz gerçeğini kabul edeceksin? | Open Subtitles | عندما أنت ذِهاب لقُبُول الحقيقةِ الذي آلي وأنا هَلْ عاشق جداً؟ |
Peki, hazır olduğunda söyle de çıkalım. | Open Subtitles | حَسَناً، يُخبرُني عندما أنت مستعدّ، ثمّ نحن سَنَذْهبُ. |
Kızgın olduğunda çok seksi oluyorsun. | Open Subtitles | اللعنة، أنت جنسية كجحيم عندما أنت مجنون. |
Sahneye çıkıp da piyesin en kötü perileri olduğunuzda komik olacak. | Open Subtitles | هو سَيصْبَحُ مضحكَ عندما أنت فوق هناك وأنت أسوأ الجنّياتِ المسرحيّةِ. |
Hepsi tanıyor seni.Sen oradayken kendilerini görünmez hissediyorlar. | Open Subtitles | وهم جميعا نعرف اسمك. انهم يشعرون بالأمان عندما أنت هناك. |
Eve Ne zaman döneceğinizi merak ediyorlar. | Open Subtitles | جيد، السّيد ويلز. يريدون المعرفة عندما أنت ترجع للبيت. |
Ne zaman şu senin Honda 2000'e binmeme izin vereceksin? | Open Subtitles | لذا، عندما أنت ستعطيني طلقة في تلك الهوندا 2000 من لك؟ |
İnsanların sende gördüklerini sen Ne zaman göreceksin Robert? | Open Subtitles | عندما أنت سَتَرى الذي ناس آخرون شاهدْ فيك، روبرت؟ |
Kendinizi Ne zaman bu bölüme atadığınızı merak ediyorum Ajan Reyes? | Open Subtitles | أنا أودّ أن أعرف عندما أنت خصّص نفسك، الوكيل رييس؟ |
Arkadaşınız Chip'i Ne zaman yemeğe karar verdiğinizi soracaktım? | Open Subtitles | أنا كُنْتُ فقط أَتسائلُ عندما أنت حازم لأَكْل صديقِكَ، رقاقة؟ على قاربِ النجاة. ما؟ |
Ne zaman böyle bir durumda kalsan sebepsiz yere sana kimse saldırmıyor. | Open Subtitles | عندما أنت في حالة تَحْبُّ تلك، وأنت مُهَاجَم بدون أي سبب، |
"Silvia ile Ne zaman, tekrar dansa gideceksin?" | Open Subtitles | عندما أنت ذِهاب للرقص مَع سيلفيا ثانيةً؟ |
Tanrım, ihtiyar, Ne zaman saymayı öğreneceksin, ha? | Open Subtitles | السيد المسيح، يارجل عجوز، عندما أنت سَتَتعلّمُ حِساب , هه؟ |
Ben de Ne zaman arayacağını merak ediyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَتسائلُ عندما أنت كُنْتَ ذاهِباً إلى أجرِ هذا الإتصالِ. |
İnanın, insan aç olduğunda her şeyi yiyebilir yerli hayvanların dışkıları dahil. | Open Subtitles | أوه، يَعتقدُني، عندما أنت جائع، أنت سَتَأْكلُ أيّ شئَ، تَتضمّنُ مؤخرةُ السفينة وحوشِ أصليةِ. |
Hazır olduğunda bana söyleyeceğini düşündüm. | Open Subtitles | أعتقد بأنك ِ ستخبرينني عندما أنت ِ تكوني مستعدة |
Bu adamla ilk ortak olduğunda geleceğinle, kariyerinle ilgili endişelerin vardı. | Open Subtitles | عندما أنت شوركت أولا مع هذا الرجل. |
Çalışan bekâr bir anne olduğunda yine ara. | Open Subtitles | الذي لا تَستدعى عندما أنت a أمّ وحيدة عاملة |
Bilirsiniz, savaşçı olduğunuzda, hepsi sizinle ilgilidir. | Open Subtitles | كما تعلم , عندما أنت مقاتل , كل الامر عنك |
Hepsi tanıyor seni.Sen oradayken kendilerini görünmez hissediyorlar. | Open Subtitles | وهم جميعا نعرف اسمك. انهم يشعرون بالأمان عندما أنت هناك. |