"عندما بدأ" - Translation from Arabic to Turkish

    • başlayınca
        
    • başladı
        
    • başladığı zaman
        
    • başladığında
        
    • çıktığında
        
    • basladiginda
        
    • başlandığında
        
    • başlamadan önce
        
    • başladıklarında
        
    Geri çekilme başlayınca, Panzerler saldırmaya başladı ve takımımdan koptum. Open Subtitles عندما بدأ الإنسحاب، بدأ هجوم الدبابات، وقد إنفصلت عن وحدتي
    Kasıklarında tüyler çıkmaya başlayınca babasının tıraş bıçağını aşırıp onları kesmeye çalıştı. Open Subtitles و عندما بدأ ينمو شعر العانة سرقت موس الأب و حاولت حلاقته
    Bu 1800'lerin sonunda insanlar Montana gibi yerlere yerleşmeye başladıkları zaman başladı. TED حسناً .. ان الامر بدأ منذ عام 1800 عندما بدأ الناس يقطنون أماكن مثل مونتانا
    Benden daha genç yaştaki kızlarla takılmaya başladığı zaman umudumu kaybetmiştim zaten. Ve bu da 80'lerin sonlarındaydı. Open Subtitles فقدت الأمل عندما بدأ يواعد فتيات أصغر مني سناً و كان هذا في أواخر الثمانينات.
    Bakın, bu iş başladığında işin başında olsaydınız, bu soruşturmayı yürütüyor olsaydınız, ifade verme konusunda farklı düşünüyor olabilirdim. Open Subtitles ممكن لو أنت كنت المسئول الأول عندما بدأ هذا الأمر وتباشر التحقيق بنفسك كنت سأشعر بإحساس مختلف عن الشهادة
    Kurşunlar havada uçuşmaya başlayınca üstüme kapanıp süper kahramancılık oynadın. Open Subtitles عندما بدأ إطلاق النار وأنت انقضضت لاعبًا دور البطل الخارق
    Daha sonra Scotland Yard onun geçmişini araştırmağa başlayınca, sofra hizmetçisi korkar ve ortadan kaybolur. Open Subtitles ولاحقا, عندما بدأ اسكوتلانديارد فى التحقيق, حول كبير الخدم وماضيه, كان قد اختفى
    Bana bundan bahsetmeye başlayınca ben onu anlayabiliyorum, o da beni anlayabiliyor. Open Subtitles عندما بدأ تتحدثون إلي يمكنني أن أفهم له وانه يمكن أن نفهم لي.
    - Kendi çalışmaları, evrenin bir başlangıcına işaret etmeye başlayınca, baksana ne yapmış Open Subtitles . اينشتاين أنظر ماذا فعل عندما بدأ عمله وكأنه تنبأ بأن هناك بداية للكون
    Silah sesleri duyulmaya devam ederken kısa sürede kalabalığın sloganları bu sesleri bastırmaya başladı, ve duyduklarıma inanamadım. TED لذلك عندما بدأ يتواني صدى الطلقات النارية، بدأ بعدها يظهر هتاف الشعب، لم أصدق ما كنت أسمعه.
    Benim için öğrenmek o zaman başladı. TED وهذا عندما بدأ التعليم حقاً بالنسبة لي.
    Ama buraya gelmeye başladıklarından beri, içindeki tüm aygıtlar çalışmaya başladı. Open Subtitles لكن عندما بدأ هؤلاء في الظهور بدأت اللآليات الصغيرة تعمل
    Kuzenim de ilk başladığı zaman kazasız başlamamıştır. Open Subtitles لم يملك قريبي ورقة مساعدة حين يكون في مأزق عندما بدأ.
    Yani başladığı zaman nerede olduğumu gösteriyor. Open Subtitles أنه المكان الذي كنت متعافى جسديًا عندما بدأ الأمر.
    Her şey başladığında Mickey'le birlikte üç ay boyunca bir evde mahsur kalmıştık. Open Subtitles تعلمون , أنا وميكي أُحتجزنا في البيت . لثلاثة أشهر عندما بدأ ذلك
    O gece yangın başladığında, her şey çok hızlı oldu. Open Subtitles في تلك الليلة عندما بدأ الحريق حدث كل ذلك بسرعة
    Bu 10 yıl önceydi, neroin piyasaya ilk çıktığında. Open Subtitles كان هذا قبل عشر سنوات عندما بدأ النيروين ينتشر في الشوارع
    Herbiri tuhaf bir paten kayma seklinde yuruyuz sekli gosterdi kopru hareket etmeye basladiginda adapte olduklari. TED لقد إتبع كلهم هذا النوع من التزلج في المشي عندما بدأ الجسر بالتحرك.
    Henri Young'ın ıslahına başlandığında Harvard hukukta ilk yılımdaydım. Open Subtitles عندما بدأ هنرى الصغير إعادة التأهيل كنت فى عامى الاولى فى مدرسة القانون بجامعة هارفرد
    Tabii ki sen ve erkek arkadaşın zinaya başlamadan önce videoyu kapattım. Open Subtitles بالطبع، لقد أوقفت الفيديو عندما بدأ صديقك بالجماع
    Eleştirmenler gerçekten söylemek istediğim şey hakkında... şu saçma iddialarda bulunmaya başladıklarında... işte o zaman... bir kitap yeter dedim. Open Subtitles عندما بدأ النقادون يرددون كل ذلك الهراء عن ما كنت أعنيه في الحقيقة قررت عندها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more