Efendi Koruyucu hepimizden intikamını alacak... ve eğer biz öleceksek, savaşarak ölmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | سينتقم السيّد الحامي منا جميعًا وإن كنا سنومت فأفضّل أن أموت وأنا أقاتل |
Çünkü aşamazsak, gerçekten de kafama bir kurşun yemeyi tercih ederim. | Open Subtitles | .. لأنه لو لم ينتهي فأفضّل رصاصة في الرأس |
Eğer bunu yapacaksak beynime bir kurşunu tercih ederim. | Open Subtitles | طالما ستقتلني، فأفضّل أن تُرديني برصاصة في رأسي. |
Eğer bu düşündüğüm şeyse zaten cehennem taşına geri dönmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | لو كانت تلك اللّعبة كما أظنّها فأفضّل العودة لحجر الجحيم. |
Dişlerim olduğu sürece yediğimi çiğnemeyi tercih ederim. | Open Subtitles | . طالما أن أسناني موجودة، فأفضّل أن أمضغ طعامي |
Ailesine hastanın öldüğünü söylediğimizde bunun doğru olmasını tercih ederim. | Open Subtitles | حسناً ، عندما نخبرُ عائلةً أنّ المريضَ ميّتٌ فأفضّل أن نكون مُحقّين في ذلك |
Ayrıca, hiç umut olmasa bile ben kendi evimde dostlarım ve ailemin çevremde olmasıyla ölmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | وإن كان الأمل معدومًا... فأفضّل الموت وأنا محاط بالأصدقاء والعائلة في موطني |
Pek ihtimal vermiyorum ancak eğer Freya kızımı koruyabilmek için bilgiye sahipse bunu kendi lehime kullanmayı tercih ederim. | Open Subtitles | بغض النظر عن الاحتمال المستبعد بأن تكون لدى (فريا) معلومة لحماية ابنتي فأفضّل أن تشاركنا ما لديها وفق شروطي. |
Bu yüzden ailem içinde tercih yapacaksam korktuğum taraftan olmayı tercih ederim. | Open Subtitles | لذا إذا كان عليّ الاختبار بين أفراد عائلتي - فأفضّل اختيار الجانب الذي يخيفني |
Öyleyse, ismimin yazılmamasını tercih ederim. | Open Subtitles | إن فعل فأفضّل عدم ذكر اسمي. |
Gerçekten Damon için mi endişeleniyorsun yoksa bebek maması tatma oyunundan kaçmak için bahane mi yaratıyorsun? Eğer bu düşündüğüm şeyse zaten cehennem taşına geri dönmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | أأنت قلق حقًّا على (دايمُن)، أم تتخذه عذرًا للهرب من لعبة تذوّق طعام الأطفال؟ لو كانت تلك اللّعبة كما أظنّها فأفضّل العودة لحجر الجحيم. |