"فتحته" - Translation from Arabic to Turkish

    • açtım
        
    • Açtın
        
    • açtı
        
    • açıp
        
    • açarsan
        
    • açmış
        
    • açtığım
        
    • Açtığın
        
    • Açmışsın
        
    • açtınız
        
    - Kapıyı açmamalıydın. - Ama açtım. Open Subtitles ـ ما كان يجب أن تفتحي الباب ـ أجل، ولكنني فتحته علي أية حال
    Tanımadığım birinden gelen bir e-postayı açtım. - Neden? Open Subtitles شخص ما لا اعرفه أرسل لي بريد الكتروني ,وانا فتحته
    Her zaman yaptığım gibi tarihleri kontrol etmek için açtım bir şey üstüme atladı sonra. Open Subtitles لقد فتحته لأتحقق من التواريخ كما أفعل دائماً وشيء هجم علي
    Bob, Will Gardner'a gelen zarfı Açtın mı? Open Subtitles (بوب)، الكيس المسلم ل(ويل جاردنر) هل فتحته ؟
    - Ben açmadım. Sen mi Açtın? Open Subtitles -لم أفتحه، هل فتحته أنتِ؟
    Kapıyı açtı ve çatıya çıktı. Peki ya o incinseydi? Open Subtitles لقد فتحته و مشت إلى الداخل الآن ، ماذا لو حدث لها مكروهاً؟
    Yarım saat, 45 dakika sonra, kutuyu alıp açtım, içinde kasetler ve bir mektup vardı. Open Subtitles بعد نصف ساعة بعد 45 دقيقة أخذت الصندوق و فتحته ووجدت فيه تلك الأشرطة
    Pasaportu açtım, "Doğum yeri: İran"ı gördüm ve TED وعندما فتحته ، كُتِب فيه : "وُلِدُ في ايران." فقلت ، "أوه ، ما هذا ،يا رجل."
    Önce radyoyu kapattım, sonra yine açtım. Open Subtitles لقد أغلقت الماسح الضوئى ثم فتحته ثانية
    Sonra içini açtım, baktım bir şeyler yazmış. Open Subtitles و ثم فتحته, و كان قد كتب شيئاً.
    - Az önce açtım ya. - Evet, nerdeyse ben kırdıktan sonra. Open Subtitles لقد فتحته بعد ان قاربت على تحطيمه
    - Az önce açtım ya. - Evet, nerdeyse ben kırdıktan sonra. Open Subtitles لقد فتحته بعد ان قاربت على تحطيمه
    "Kimseye söyleme" dediler. açtım ve bunu gördüm. Open Subtitles قالوا لي " لا تخبري أحد " و فتحته و رأيت هذا.
    Onu Açtın. Open Subtitles أنت فتحته
    - Sen Açtın! Open Subtitles لقد فتحته
    - Açtın mı peki? Open Subtitles هل فتحته ؟
    Onu bir gün açtı ve... Open Subtitles لقد فتحته يوم ما
    eğer açıp içine ulaşırsanız, ısıyı da içeriye alırsınız ve oyunun sonu gelir. TED لأنه لو فتحته و أدخلت يدك يتيح للحرارة بالدخول, و انتهت اللعبة.
    Eğer bir kez daha açarsan, bunlar kalan duygular. Open Subtitles .إذا فتحته مرة اخرى عندها ارتباط عالق
    Ama mektup onun adına gönderilmiş de sen açmış değilsin ya. Open Subtitles لكن ليس و كأن الظرف كان موجها لها و انت فتحته و
    Başka bir depozito $5K senin için açtığım market hesabına. Open Subtitles أودعت خمسة آلاف أخرى في حساب سوق العملة الذي فتحته لك
    - Açtığın çekmeceleri hiç ama hiç kapamıyorsun. Open Subtitles انك لا تغلق درجا فتحته ابداً
    İşte para benim için budur. Açmışsın bile. Open Subtitles هذا ما اعتقده من المال أوه ، لقد فتحته.
    Pandora'nın kutusunu açtınız. Open Subtitles أغلق صندوق الباندورا الذي فتحته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more