"فترة وجيزة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kısa bir süre
        
    • kısa süre
        
    • kısa sürede
        
    • Çok geçmeden
        
    • Birazdan
        
    Ancak Medine'ye döndükten Kısa bir süre sonra Peygamber öleceğini sezdi. Open Subtitles ولكن وبعد فترة وجيزة من العودة للمدينة تلقى محمد إيذانا بموته
    Ama Kısa bir süre sonra, makası alıp giysilerimi kesen bir adam oldu ve sonra gülün dikenlerini alıp karnıma sapladılar. TED ولكن بعد فترة وجيزة جدا، هناك رجل تناول المقص وقام بقص ملابسي، ثم أخذوا شوك الورد وغرزوها بمعدتي.
    Ancak yönetmen Tetsuji Takechi gibi sanatçılar tarafından yapılan yenilikler Kısa bir süre sonra Kabuki'nin yeniden güçlenmesine sebep oldu. TED لكن الابتكار من قبل الفنانين متل المخرج تيتسوجي تاكيشي أدى إلى تجددها بعد فترة وجيزة.
    Afganistan, Kabil'de merkez pazarı iç savaşın sonunda şehir Taliban'a yenik düşmeden kısa süre önce. TED المنطقة المركزية التجارية في كابول، أفغانستان عند نهاية الحرب الأهلية، قبل فترة وجيزة من سقوط المدينة على يد طالبان.
    Biliyorsun çok kısa süre önce bu ağaç sadece bir iskeletti. Open Subtitles أنت تعرف منذ فترة وجيزة كانت تلك الشجرة هيكل عظمي.
    Parlak biri değil, hiçbir yeteneği yok, ama bu kısa sürede epey ilerleme kaydetmiş. Open Subtitles إنها ليست متّـقدة الذكاء، وليس لديها مواهب. وبالرغم من ذلك، تحسّنت في فترة وجيزة.
    Evet, okula kaydımdan sonra tanıştık ama Çok geçmeden askere gitti. Open Subtitles نعم، التقينا بعد دخولي للجامعة، ولكنكَ التحقتَ بالجيش بعد فترة وجيزة.
    Amerika'dan, Nijerya'ya taşınmamdan kısa Kısa bir süre sonraydı. TED بعد فترة وجيزة من انتقالي من أمريكا إلى نيجيريا
    Gezimize başladıktan Kısa bir süre sonra ayrılmanı istemeyiz değilmi? Open Subtitles نحن لا نريد أن تتركينا ذلك بعد فترة وجيزة بعد ان بدأنا الرحلة، اليس كذلك؟
    Cuma günü suikasttan Kısa bir süre sonra Teksas'a gittiğini duyduk. Open Subtitles سمعنا أنك ذهبت إلى تكساس بعد فترة وجيزة من اغتيال يوم الجمعة
    Kısa bir süre zarfında, oğlunuzun ölümünden sorumlu iki kişinin yargılanması sonuçlanacak ve hiç görmediğiniz yedi erkekle iki kadın William'ın neden öldüğünün açıklamasını size sunmaya çalışacaklar. Open Subtitles بعض فترة وجيزة محاكمة الرجلين المتهمين يقتل ابنكما ستنتهي و سبعة رجال و امرأتان لم تروهم من قبل
    Bundan Kısa bir süre sonra da Hatice Muhammed'e evlenme teklifi yaptı. Open Subtitles بعد فترة وجيزة طلبت خديجة من محمد ان يتزوج بها
    Ben kaçırılmadan Kısa bir süre önce trafik kazasında öldüler. Open Subtitles لقد لقوا حتفهم في حادث سيارة قبل فترة وجيزة من إختطافي
    Benimle Kısa bir süre önce iletişime geçmişti. Vefat etmiş. Open Subtitles لقد تواصلت معي منذ فترة وجيزة لقد عبرت إلى الجانب الآخر
    Evet, Kısa bir süre içinde bir ekip toplayıp oraya göndereceğini tahmin ediyorum. Open Subtitles نعم اظن خلال فترة وجيزة ستجمع فريق لترسله هناك
    kısa süre sonra oğlum da gitti, bir süre sonra da karım, kayınpederim ve küçük bebeğim hepsi sele kapıldılar. Open Subtitles وبعد ذلك ببرهة اختفى الصبي الصغير وبعد فترة وجيزة اختفت زوجتي ووالدها والطفل أيضاً
    Buna baban öldükten kısa süre sonra başlamıştı. Open Subtitles نعم,لقد بدأت بعد فترة وجيزة من وفاة أبيك
    Sen aktarıldıktan kısa süre sonra ikinci grubun mekiğe ulaşamadığı haberi geldi Open Subtitles بعد فترة وجيزة بعد تخزينك في الجهاز جاء الخبر من الكوكب أن آخر مجموعة لم تصل بعد الى المكوك الثانى
    Beni canlı canlı gömmeden kısa süre önceydi. Open Subtitles سيكون ذلك قبل فترة وجيزة من دفنه لي على قيد الحياة
    Doğurduktan kısa süre sonra öldürülmüş. Open Subtitles لقد وضعت جنينها ثم قتلها المجرم بعد فترة وجيزة
    Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için teşekkür ederim. Open Subtitles شكراً جزيلاً على حضوركَ في فترة وجيزة مِن بعد الإتصال
    Mahallelere afişler astılar, ailelerine ve arkadaşlarına karvitizler dağıttılar, Çok geçmeden, müşteriler aramaya başladı. TED و قمن بتوزيع الملصقات في كافة الأحياء وأعطين بطاقات عمل لعائلاتهن وأصدقائهن، و خلال فترة وجيزة بدأ الزبائن بالاتصال.
    - Birazdan gelir. - Dondurma yemeğe gideceğiz. Open Subtitles سيحضر هنا بعد فترة وجيزة وياخذني لتناول الأيس كريم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more