"فخم" - Translation from Arabic to Turkish

    • lüks
        
    • süslü
        
    • muhteşem
        
    • Afili
        
    • şık bir
        
    • şatafatlı
        
    • güzel bir
        
    • gösterişli
        
    • Şık
        
    • cafcaflı
        
    Bir keresinde beş yıldızlı lüks bir otelde kalma şansım olmuştu. TED وذات مرة حظيت بفرصة لأن أبيت في فندق فخم وخمس نجوم
    Sen bu görünüşünle ve kibarlığınla, şık bir restoranda ya da lüks bir otelde çalışmalıydın. Open Subtitles رجلٌ بمظهرك الأنيق و سحرك لابد و أن يعمل في مطعمٍ فاخر أو في فندق فخم
    İşte, süslü bir otelde üzerimde bir öncekinden de nefret ettiğim takımlayım. Open Subtitles لذا ها أنا هنا, جالساً أمام بار فخم مرتدياً بذله أكرهها أكثر عن آخر واحده
    O süslü ahırın parasını ödeyecek ve ne zaman istersek "Kestane"ye onun için sarılacağız. Open Subtitles هي ستدفع من أجل اسطبل فخم ونحن سوف نذهب لعناق كستناء لها كلما نريد
    Okyanus manzaralı, dört yıldızlı bir otelde oda ayırtmıştım fakat böylesine güzel ve muhteşem bir otelin yanında lafı mı olur? Open Subtitles لقد كانَ لدي حجزٌ في خان ٍ فخم ... يطلعلىالمحيط،لكن لكن كيف لذلك أن يضاهي فندقاً جميلاً ومذهلاً كهذا ؟
    Marshall, Lily'nin çalışmalarını özellikle veterinerlere satmak için Afili bir site hazırladığını açıkladı. Open Subtitles شرح (مارشال) أنه يبني موقع الكتروني فخم مخصص لبيع فن (ليلي) للأطباء البيطريين
    40'ıma bastığımda, Roberto beni şık bir restauranta götürmüştü. Open Subtitles اليوم الذي بلغت فيه 40 سنة, روبرتو أخذني إلى مطعم فخم
    Olabilecek en şatafatlı doğum gününü düzenleyeceğim, sen de davetlisin. Open Subtitles وسأقوم بالتنظيم النهائي للأحتفال بعيد ميلاد فخم وأنت المدعو له
    Yaşamak için ne kadar güzel bir yer değil mi? Open Subtitles يا له من مكانٍ فخم بالتأكيد أليس كذلك يا عزيزاتي؟
    Belki hiçbir zaman zengin olamayacağım, belki bu gösterişli kulübe hiçbir zaman üye olamayacağım, ama bunların hiçbirisi bana bir anlam ifade etmiyor. Open Subtitles وربما لن أكون غني ابدا وربما لن أكون ابدا عضو في نادى فخم لكن كل هذا لا يهمني
    Yıl sonu, aile buradan taşınacak Çünkü San Bernabe'de lüks bir otel açılacak . Open Subtitles بنهاية العام، العائلة سوف يرحلون بعيداً بسبب فندق فخم سوف يبنى في سان برنابيه
    Şey, lüks bir restoranda çalışıyorum. Open Subtitles حسناًً أنا اعمل في مطعم فخم وكبير أنا غسالة الصحون
    Watsuhita onu yıkıp lüks bir otel inşa etmek istiyor. Open Subtitles واتسوهيتا تريد ازالته و بناء فندق فخم مكانه
    Watsuhita onu yıkıp lüks bir otel inşa etmek istiyor. Open Subtitles واتسوهيتا تريد ازالته و بناء فندق فخم مكانه
    Sen de bu çocuk senin için pamuk toplasın diye geçen hafta gidip süslü püslü bir kanun hazırladın. Open Subtitles ثم تقوم باستخدام قانون فخم منذ الأسبوع الماضي ليأخذ هذا الولد لقطف القطن لك
    süslü bir beyaz mahallesinde güzel bir araba sürüyorum, sen de çekiyorsun. Open Subtitles وأقود سيارتي في حيّ فخم يسكنهُ البيض، وسيارتي جميلة، فتوقفني.
    Evimiz pek süslü püslü değil ama siz ikinizi misafir etmeyi çok isteriz. Open Subtitles بيتنا ليس فخم ولكنن سنحب ان يأتي معنا شخصين اخرين
    Çok muhteşem şeyler beklemeyin. Open Subtitles لا تتوقعي أن تجدي أي شيء فخم.
    - muhteşem. - Olağanüstü. Open Subtitles ـ إنه جميل ـ فخم ورائـع
    Afili kelimesi uygun değil belki. Sekiz yıldır falan giymedim gerçi. - Üstüme olur mu tam emin değilim. Open Subtitles ربما "فخم" كلمة غير مناسبة لم أرتده منذ 8 سنوات
    Posta kutusunda bulduğumuz şu taytın poposunda da "şatafatlı" yazıyor. Open Subtitles وهذه السراويل التي وجدناها محشوة في صندوق البريد مكتوب عليها "فخم" على المؤخرة
    Yaşamak için ne kadar güzel bir yer değil mi? Open Subtitles يا له من مكانٍ فخم بالتأكيد أليس كذلك يا عزيزاتي؟
    Henüz bilmiyoruz. gösterişli bir şey değil. Open Subtitles لا نعلم هذا بعد ولكن لا شيء فخم
    Vay be. Hiç böyle cafcaflı bir takı mağazasına gitmemiştim. Open Subtitles لم يسبق لي أن دخلت محل مجوهرات فخم مثل هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more