"فقال" - Translation from Arabic to Turkish

    • dedim
        
    • demiş ki
        
    • o da
        
    • dedi ki
        
    • " dedi
        
    • diye sordum
        
    • da "
        
    • adam
        
    Bir karım ve babasına ihtiyaç duyan, küçük bir kızım var" dedim. Open Subtitles بحاجة لوالدها، فقال لي حتى لو كان لدي هدف أسمى،فبعد أن أخرج
    dedim. "İyi mal var adamım. Kolombiya malı. En iyisi, en üstünü." TED فقلت له : "لماذا؟" فقال "إنّها سلعة جيّدة، يا رجل. من كولومبيا.
    adam gidip sormuş: "Amca, derdin ne?" adam demiş ki: "Kısa süre önce yirmi beş yaşında bir kadınla evlendim." Tamam mı? Open Subtitles تقدم نحوه فتى وقال أيها العجوز ما المشكلة؟ فقال العجوز لقد تزوجت الآن من فتاة جميلة عمرها 25 سنة
    Akşamları biraz serin oluyor dedim, o da... Open Subtitles لقد أشرت بأن الليالي أصبحت قارسة ، فقال.. أيطعمكِ أيضا؟
    Ve dedi ki, "Ee, finansal servisler." TED فقال لي .. حسناً .. لقد انتقلت للعمل في المجال الاقتصادي
    Ben de “Ama birileri bunlar için para ödemez mi?” diye sordum. Babam “Belki” dedi. Unutmayın, 10 yaşında – yani 34 yıl önce TED وقلت له .. هل يمكن ان نبيعها لاحد ما .. فقال .. ربما كنت في 10 من عمري فحسب .. واليوم وبعد 34 عاما
    "Tommy'ye merhaba de",dedi bende dedim. Open Subtitles فقا ل إن تومي هناك .. فقال اذهبي وسلمي عليه ، ففعلت
    Bu konuda konuştuk. Ben "İstediğim bu" dedim, o da "Ben istemiyorum" dedi. Open Subtitles تكلمنا عن ذلك لوقت طويل، قلت أن ذلك ما أريد، فقال أنه لا يريد ذلك
    Ben de henüz çıktım, meteliksizim dedim. O bir fıkri olduğunu söyledi. Open Subtitles فقلت أننى خرجت للتو من السجن , وأننى مفلس فقال أن لديه حلا
    " Esmer ekmek var," dedi. Ben de, "Sevmem ama getir," dedim. Open Subtitles فقال ان لدينا خبز بنى فقلت انا لا احب الخبز لبنى ولكننى ساتناول بعضه
    adam sormuş: "Öyleyse niye ağlıyorsun?" Yaşlı adam demiş ki... Open Subtitles عندها قال الفتى : حسناً إذاً لماذا تبكي ؟ فقال العجوز
    Soshidoto’da ona bakıyormuş bir dilek tutmuş ve demiş ki; "Tanrım, lütfen bu kişiyi iyileştir, eğer bu kişiyi iyileştirisen TED وقد قال، "لو تحققت أمنيتي" --- شخص ما كان مريضًا واضطر هو لمراقبته فقال "يارب، اشفه أرجوك،
    Sonra, haham demiş ki, "İki yüz yıl kadar önce, ...Yahudiler masum İsa'yı ölüme mahkum ettiler. Open Subtitles فقال الحاخام انه قبل 2000 سنة تقريبا... حكم اليهود على يسوع البريء بالموت
    o da yarın beni eve seve seve bırakabileceğini söyledi. - Çok güzelsin. Open Subtitles فقال أنه سعيد جداً لأنه سيوصلني للمنزل غداً.
    Sen patronuna buraya, benimle tanışacağını söyledin, ve o da sana: Open Subtitles أخبرتَ رئيسك بأنك آتٍ إلى هنا لتقابلني فقال لك
    Ve o gün bende kalan bir arkadaş vardı ve dedi ki, "Neden bir süre beklemiyorsun." TED وصدف انه كان بالقرب مني صديق فقال لي: لماذا لا تتنتظر
    Ve dedi ki, “Valla, bir şeye karar vermeden önce tanışmalıyız.” TED فقال: يجب أن نلتقي أولاً ثم نقرر كل شيء
    Ona daha önce tanıştık mı diye sordum ve hayır dedi. Open Subtitles لقد سألته إذا ما كنا قد إاتقينا من قبل فقال كلا.
    adam, "Ona hemen 2 bin dolar götürmezsem arkadaşım evden çıkarılacak." TED فقال: " صديقي سيُطرد مالم أحصل له على ٢٠٠٠ دولار حالاً".

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more