"فقد بدأ" - Translation from Arabic to Turkish

    • başladı
        
    • başlamış
        
    • başlamıştı
        
    Benim hileye olan ilgim Enron'un ortaya çıkışı ve aniden patlaması sırasında başladı ve bu süreçte yaşananları değerlendirmeye başladım. TED لذا، فقد بدأ إهتمامي بالكذب حينما جاء إنرون إلى المشهد، وإنفجر فجأةً، وقد بدأت بالتفكير حول ما الذي يحدث هنا.
    Amiri özellikle yeni, çekici fahişelerle tanıştırıldıktan sonra görevlerini ihmal etmeye başladı. Open Subtitles فقد بدأ يهمل واجباته بعد أن قُدّمت إليه بعض المحظيات الجديدات المغريات
    Amy, neredesin? Sabahki grup sohbeti bir saat önce başladı. Open Subtitles أين أنتِ يا آيمي فقد بدأ اجتماع الصباح منذ ساعة
    Asıl sen bir an önce toparlanmaya çalış. Adamlar söylenmeye başlamış. Open Subtitles ،يجب أن تتعافى بأسرع ما يمكن فقد بدأ المدير بالتذمُّر
    Markale'deki çiçekçi de kâğıttan çiçek yapmaya başlamış. Open Subtitles لذلك فقد بدأ بائعو الزهور في ماركال بصنعها من الورق
    Şimdi de yönetim üzerinde düşünmeye başlamıştı. Strateji üzerine, ve taktikle üzerine düşünüyordu. Open Subtitles لذا فقد بدأ يفكر بإعتبارات سياسية وإستراتيجية
    Sonbahar geldiği için okul yılı başlamıştı. Open Subtitles والآن بما ان فصل الخريف قد حل فقد بدأ العام الدراسي الجديد
    Hastalarının göğüslerine ve karınlarına hafifçe vurmaya başladı. TED فقد بدأ بالطرق الخفيف على صدور مرضاه وعلى بطونهم.
    Jason 18 Mart 2010'da DARPA'da çalışmaya başladı. TED فقد بدأ جيسون في داربا في 18 مارس، 2010
    Sebebi her neyse kalpler 13. yüzyılda aşıkların resimlerinde görünmeye başladı. TED وبغض النظر عن السبب، فقد بدأ القلب يبرز خلال القرن 13 بلوحات المحبين.
    Böylece adam içten içe, parçalanmaya başladı. Open Subtitles لذا فقد بدأ يشعر بما يشبه التمزق الداخلي
    Özür dilerim. Yoldayken yağmur başladı, ama pastaya bir şey olmadı. Open Subtitles فقد بدأ المطر بالتساقط في طريقي الى هنا ولكن الطعام لم يفسد
    Hepimizin başını belaya soktuğum gündü, ve hepsi bir lanetle başladı. Open Subtitles وفى هذا اليوم أوقعتهم بأكبر مشكلة بحياتهم فقد بدأ اليوم بنحس كبير
    Benzeri siteler, dedikodu olarak başlamış. Open Subtitles وكـ سائرِ المواقع فقد بدأ على هيئةِ إشاعاتٍ منقولة
    Güçlerini kazandığı anda suçlularla dövüşmeye başlamış. Open Subtitles كما تعلمين، فقد بدأ بمحاربة المجرمين عندما حصل على قواه مباشرة
    Her ne olduysa, altıncı katta başlamış. Open Subtitles أيا كان ما حدث فقد بدأ في الطابق السادس
    Balayındayken otel masözü ile başlamış. Open Subtitles فقد بدأ منذ شهر العسل مع مدلكة في فندق
    Kelime oyunları Tolkien için yeni bir şey değildi, henüz çocuk yaşta kendi terimlerini bulmaya başlamıştı. Open Subtitles التلاعب بالكلمات (لم يكن جديدا على (تولكين فقد بدأ بابتكار عباراته الخاصة به منذ أن كان طفلا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more