"فكره" - Translation from Arabic to Turkish

    • fikir
        
    • fikrim
        
    • fikri
        
    • arada
        
    • fikirdi
        
    • fikriniz
        
    • biliyor
        
    • fikriydi
        
    • bilmiyorum
        
    • farkında
        
    • haberi
        
    • düşünce
        
    • fikrimiz
        
    • bilmiyorsun
        
    • bilmiyordum
        
    Dijital muhafaza amacıyla yenilikçi teknolojiler kullanan arkeologlar olarak aklımıza bir fikir geldi. TED وبما أننا علماء آثار نستخدمُ التقنية المبتكرة للحفظ الرقمي، خطرت في بالي فكره.
    Gördün mü? Yastık almanın iyi bir fikir olduğunu söylemiştim. Open Subtitles اترى الم اقل لك ان تلك الوسائد ستكون فكره جيده
    Saklambaç oynuyoruz da, ama nerede olduğuna dair fikrim yok. Open Subtitles نحن نلعب لعبة الإستغماء وليس لدي أدنى فكره عن مكانها
    Bunu gördüm ama ne olduğu konusunda bir fikrim yok. Open Subtitles أنا أراه، ولكن ليس لدي أدنى فكره عما يعنيه ذلك
    Belki Curtis'in son film fikri hakkında bir şey biliyordur. Open Subtitles ربما هو يعرف شيئا ما عن فكره اخر افلام كورتيس
    - Elbette. İkiye sıfır durumundayken, bir fiyatına iki iyi fikir olur dedim. Open Subtitles منذ ان كنا صفر إلى إثنان ظننت ان الإثنان لواحد كانت فكره جيده
    Hepimiz birden gidersek ürkebilir, yani tek başıma gitmem iyi bir fikir olabilir. Open Subtitles رُبَّمَا يخجل إذا ظهرنا كلنا لذا ستكون فكره جيده لى أن أذهب بمفردى
    Bunu iyi bir fikir gibi göstermeye çalışma çünkü değil. Open Subtitles لاتحاولي أن تجلعي هذه وكأنها فكره جيده لأنها ليست بذلك
    Kevin, Gina'yı kazanmak için aptalca bir hafta sonu geçirmek kötü bir fikir. Open Subtitles كييف , الحصول على عطله مجنونه للرجوع الى جينا انه بالفعل فكره سيئه
    Bu iyi fikir. Spor salonu olduğu için romantik olmaz. Open Subtitles نعم، انها فكره جيده انه نادي رياضي، ليس مكاناً رومنسي
    Mümkünse sabah yürüyüşüne çıkmak çok iyi bir fikir olabilir bence ve siz de postaneye çok uzak değilsiniz, hem herkesin özel hayatı vardır. Open Subtitles أ أ أعتقد انها فكره جيده لأخذ جولة كل صباح إن امكن وانتي لستي ببعيدة عن مكتب البريد وايضا , بالطبع, هناك مسألة الخصوصية
    Kusura bakmayın. Onun kim olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok. Open Subtitles انا اسف في الحقيقه انا لا املك فكره عن من بكون هذا
    İletişim cihazıyla şansım yaver gitmedi, ...ama başka bir fikrim var. Open Subtitles حسناً لم يصادفنى الحظ مع جهاز الإتصال ولكن لدى فكره أخرى
    Yapacağım şey hakkında en ufak bir fikrim yokken, nasıl yardım edebilirim? Open Subtitles كيف يمكني المساعدة لو أنه ليس لدي أي فكره عما أفعله ؟
    - Theresa, ben... benim "herkes adil yargılanmalı" fikrim var. Open Subtitles تيريزا , اعرف فكره ان الجميع من حقه تمثيل عادل
    Böyle bir şeyi almaya gücü nasıl yetti hiçbir fikrim yok. Open Subtitles ليس لدى أى فكره كيف يمكنه تحمل ثمن شئ مثل هذا
    Aslında, onu yeniden titling hakkında Nick'in fikri Shitty Parenting Aptallar için tekrar metafor kullanmak istiyorsanız sağlam bir fikir. Open Subtitles لماذا هذا الكتاب موجود؟ فى الحقيقه, فكره نيك فى اعاده تسميه الكتاب كتيب تعليمات الاب السئ للبلهاء هي فكرة جيده.
    Bu arada, artık eminim ki, bütün bu şiir okumalar, ve dolambaçlı yollardan geçmeler sana göre bir özür dileme biçimi. Open Subtitles على فكره,أنه واضح لى تماما ً أن كل هذا من إلقاء الشعر والطرق الملتفه الآخرى . مجرد وسيله للأعتذار
    - Sadece bir fikirdi. - Su kayağı demek, öyle mi? Open Subtitles لقد كانت فكره فقط هل أنت متأكد أنك كنت تتحدث عن زلاجات المياه
    Benden ne istediğiniz hakkında en ufak fikriniz yok, tamam? Open Subtitles انتِ ليس لديكِ اى فكره عما تسألين بما أفعل هُنا؟
    Ne kadar çok insana öbür tarafa geçmeleri için yardım ettim biliyor musun? Open Subtitles هل لديكِ فكره كم عدد الأشخاص الذين ساعدتهم في العبور إلى ذلك العالم؟
    Bu Harvey'in fikriydi. Ama ben neden kanepede uyuyamıyorum? Open Subtitles هذه هى فكره هارفي لماذا لا استطيع النوم على الاريكه؟
    Şu düğme ne işe yarar bilmiyorum. Open Subtitles ليس لدى فكره عن الذى أفعلة , ليس لدى فكرة هذا الزر , لا أعلم ماذا يفعل
    Külahıma anlat, az önce ne bok yediğinin farkında mısın sen? Open Subtitles تباً لك انت، هل لديك اي فكره عن مدى جرم مافعلته؟
    Müdür bey Henri Young'dan basitçe kurtulamazdı çünkü orada olduğundan kesinlikle haberi yoktu. Open Subtitles السجان هامسون لم يستطع ببساطه ان يبعد يديه عن هنرى الصغير لانه لم يكن لديه فكره عن وجوده هناك
    Bu da farklı bir düşünce, bizim liseler arası değişim programlarımız var. Burada New York'dan dışarı çıkan öğrenciler var. TED ولكن أيضاً، هنالك فكره آخري لدينا -- هو برنامج تبادل الطلاب حيث هناك طلبة بذهبون من نيويورك إلي خارج الحدود،
    Kablolar kasırgaya bile dayanabilir ama yine de kopup düşmüş. Hiçbir fikrimiz yok. Open Subtitles يمكن للكابل الصمود أمام الأعاصير و إلى الأن ليس لدينا فكره كيف سقط.
    Hiçbir şey bilmiyorsun, Eric. Kulüpte ona küfür eden birini. Open Subtitles ليس لديك ادني فكره, اريك شخص ما أهانه في النادي
    Bugüne kadar ağabeyinin ne kadar iyi bir terapist olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles حتى هذا اليوم ,لم يكن لدي أي فكره كم هو عبقري طبيب نفسي هو أخوك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more