"في أيدي" - Translation from Arabic to Turkish

    • ellerdesin
        
    • ellerde
        
    • ellerine
        
    • elindeydi
        
    • eline geçerse
        
    • ellerdeyiz
        
    • 'un eline
        
    • eline teslim
        
    • eline düşerse
        
    • ellere geçerse
        
    • ellerinde
        
    • ellerindeydi
        
    • elinde
        
    Rahatla, güvenli ellerdesin. Şimdi, haydi bakalım. Seni yukarı çekiyorum. Open Subtitles استرخي, أنت في أيدي أمينة, الآن, هيا, سأسحبك للأعلى
    - Nerede şimdi? - Çok emin ellerde Bayan Lyle. Open Subtitles يمكنني أن أؤكد لكم أنها في أيدي ممتازة، والسيدة لايل.
    Yapmaya çalıştığım şey, hayatını adadığı bir ilacı kaynakları onu tamamlamak için yeterli olan bir şirketin ellerine bırakmak. Open Subtitles ما أرغب بفعله هو وضع العقار الّذي كرّس حياته من أجله في أيدي الشّركة الّتي تملك مصادر كافية لإنهائه
    Yönetim el değiştirmeden önce bu eserlerin çoğu... tek bir özel koleksiyoncunun elindeydi... Open Subtitles قبل التغيير الكلي اكثرهم كان في أيدي أغرب جامع
    Bu formül yanlış kişilerin eline geçerse, sonuç korkunç olabilir. Open Subtitles إذا هذه الصيغةِ كَانتْ أَنْ تَقعَ في أيدي الغير، النتائج يُمْكِنُ أَنْ تُدمّرَ.
    Sanırım çok uzun zamandan beri ilk kez emin ellerdeyiz. Open Subtitles أعتقد أنه ولأول مرة منذ وقت طويل أننا في أيدي سليمة
    Hisar sırlarının Federasyon'un eline geçmesi riskini göze alamayız. Open Subtitles لا يمكننا أن نخاطر أسرار القلعة الوقوع في أيدي الاتحاد.
    Mesleğimi her gün bu kadının eline teslim ediyorum desem abartılı olmaz. Open Subtitles هي لَيستْ مبالغةً لقَول أنا وَضعتُ ي إنطلقْ في أيدي هذه الإمرأةِ كُلّ يوم
    Ancak böyle bir alet veya mucidi düşmanlarımızın eline düşerse... Open Subtitles ولكن إذا وقع جهاز كهذا أو مُخترعه في أيدي أعدائنا
    Bu mühür yanlış ellere geçerse kaç hayat son bulacak, hiç düşündün mü? Open Subtitles لم تفكرَ أبداً أنّ وقع هذا الختم في أيدي الغير كم عدد الأرواح
    Öncelikle, bu silahların sizin ve benim gibi, ailemizi güvende tutmak dahil bizim tüm istediklerimizi isteyen, iyi ve yasalara saygılı insanların ellerinde ve evlerinde olduğunu anlamak önemlidir. TED بداية، من المهم أن ندرك أن تلك الأسلحة معظمها في أيدي ومنازل أناس محترمين ويتقيدون بالقانون مثلي ومثلك، والذين يريدون ما نريده جميعاً بما في ذلك ضمان سلامة عائلاتنا.
    Güzel. Zaten emin ellerdesin, onun sana karışmasına izin verme. Open Subtitles عظيم ، أنت في أيدي أمينة ولكنها فقط ستحتاج إلى غسيل
    Emin ellerdesin. Oldukça tecrübeliyimdir. Open Subtitles الآن أنت في أيدي أمينة أنا أتمتع بالخبرة الجيدة
    Yatak başı konuşması geleneksel değildir ama uzman ellerdesin. Open Subtitles مواساتها للجريح غير تقليدية ولكنك في أيدي أمينة
    Özerk robot silahlar çok fazla gücü çok az olan gizli ellerde toplayacaktır, ve bu temsili hükumete yıpratıcı olacaktır. TED الأسلحة الروبوتية ذاتية الحكم ستركز الكثير من السلطة في أيدي قليلة جداً ومخفية، وستعمل على تقويض الحكومة المنتخبة.
    Yazık, kendimi yetkililerin ellerine teslim etmek için sabırsızlanıyordum. Open Subtitles للأسف، كنت أتطلع أن أضع نفسي في أيدي السلطات
    Kaderleri, onları yenen Rus, Amerikan, İngiliz ve Fransızların elindeydi. Open Subtitles كانت مصائرهم في أيدي الروس والأمريكان والبريطانيين والفرنسيين وهم المنتصرون عليهم
    Eğer Necromonicon ölülerin eline geçerse, bütün insanlık bu şeytan tarafından yutulur. Open Subtitles إذا سقط الكتاب في أيدي الديديتس كل البشرية ستهلك بهذا الشر
    Bu benzersiz bir durum ama iyi ellerdeyiz. Open Subtitles هذه حالة فريدة من نوعهَا، ولكن نحَن في أيدي أمينَة.
    Eğer ana gemi Rittenhouse'un eline düşerse, bu çok tehlikeli olur. Open Subtitles ولكن إذا كانت الأم ل يقع في أيدي ريتنهاوس، و أنه من الخطير جدا.
    Ah Charles, Diello'yu kardinalin eline teslim etmekten başka çarem yok. Open Subtitles قـُبض عليهم وعوقبوا أيضاً .. .. تشارلز) أنا يآئسة بشدّة) - .. لوضع (دياللو) في أيدي الكاردينال ..
    Ancak böyle bir alet veya mucidi düşmanlarımızın eline düşerse... Open Subtitles ولكن إذا وقع جهاز كهذا أو مُخترعه في أيدي أعدائنا
    Yanlış ellere geçerse, bu kılıç, felâket getirir. Open Subtitles ؟ في أيدي خاطئة هذا السيف يمكنه فعل الأمور الشريرة العظيمة
    Daha önce de dediğim gibi, ... ... ellerinde çok az sayıda yiyecek bulunduğu için ... ... sorumlulukları vardır. TED لم يحدث من قبل ، كما قلت ، أن كانت مسؤولية توفير الغذاء في أيدي عدد قليل جدا.
    Seçim senin ellerindeydi; çünkü seçimi ellerine Yaradan verdi. Open Subtitles تم وضع الخيار في أيدي الخاصة بك لأنه وضعه هناك.
    Savunmamız için dizayn edilen şifreli yazılım şu anda Çinlilerin elinde. Open Subtitles نِظام التشفير ذلك كانَ مصمماً لدفاعنا والآن أصَـبح في أيدي الصيـنيَّـن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more