Ocağın arkasında Duvarda bir delik buldum ve para içindeydi. | Open Subtitles | وجدتُ حفرة في الحائط وراء الفرن وكان المال في الداخل |
Belki de senin şu kalın kafanı kullanarak Duvarda bir delik açarım. Yaa, Sefelt... | Open Subtitles | وربما سوف استعمل جمجمتك السميكة و اصنع ثقبا في الحائط |
Duvardaki şu hayvanlar burayı sanki bir doğa tarihi müzesine çevirmiş. | Open Subtitles | كل هذه الحيوانات في الحائط .. إنه يبدو كمتحف للتاريخ الطبيعي |
Hatırlıyorum çünkü Duvardaki deliğe çarpmıştım beni oraya itmiştin ya | Open Subtitles | كان هناك حفره في الجدار عندما دفعتني برأسي في الحائط |
Ya duvarın içinde, duvarın dışındaki birinin istediği bir şey vardı ya da daha sıkıntılısı duvarın içinde, dışarı çıkmak isteyen bir şey vardı. | Open Subtitles | هناك شيء في الحائط الذي يريدة شخصٌ خارج الحائط أو شيء مثير للقلق أكثر شيء في الحائط أراد الخروج |
Bunca zaman boyunca o duvarın içinde olduğunu düşününce... Biri böyle bir şeyi ona neden yapmış olabilir? | Open Subtitles | لم اتخيل أنه هناك في الحائط طوال تلك المدة. |
Duvarların içinde ne olduğunu öğrenmek ve hissetmek için küçük ellere ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نريد أيدي صغيرة يمكن أن تدخل في الحائط لنكتشف ما يركض داخله |
Belki de senin şu kalın kafanı kullanarak Duvarda bir delik açarım. | Open Subtitles | وربما سوف استعمل جمجمتك السميكة و اصنع ثقبا في الحائط |
Duvarda bir sürü kemik parçası var. | Open Subtitles | . نعم . هذه شظايا من الانفجار كل هذه الشظايا للعظام هنا في الحائط |
Onlar, buzdolabını kırdı Duvarda bir delik var ve tuvalet tıkalı. | Open Subtitles | هناك من كسر الثلاجة واحدث ثقبا في الحائط وسد المرحاض |
Tabelayı astıklarında Duvarda bir delik kaldı. | Open Subtitles | عندما تم إنشاء ذلك المكتب تركوا ثغرة في الحائط |
Duvarda bir delik açabilirim ama sadece bir tane ateşleme fitilimiz var. | Open Subtitles | أستطيع إحداث فجوة في الحائط لكن لدىّ ما يكفي من أسلاك التفجير لمُحاولة واحدة فقط |
Duvardaki prizden aldığın şey, gerizekalı. | Open Subtitles | يعني أن يقومي بتوصيل المقبس في الحائط وذلك يعطيك القوة ياغبية |
Bu yangının sebebi, Duvardaki elektrik yüklenmesiydi. | Open Subtitles | لقد احترق من الداخل إلى الخارج سبب الحريق كان زيادة الضغط الكهربائي في الحائط |
Duvardaki kadın cesedini bulmak için bana bir ipucu verdin. | Open Subtitles | أنتأعطيتنيذلك الرأس. لإيجاد جسم الإمرأة في الحائط. |
duvarın içinde. Çık git buradan adamım. | Open Subtitles | انها في الحائط اذهب من هنا واعتني بيدك |
İblis duvarın içinde, değil mi? | Open Subtitles | إنه في الحائط . أليس كذلك؟ |
Yani doğruca içeriye girdin, duvarın içinde saklanan çocuğu buldun, sonra da sadece bir avuç insanın bildiği Sylar adını telâffuz ettin. | Open Subtitles | , إذاً أنت إندفعت إلى الداخل , وجدت فتاة مختبئة في الحائط , (ثم نطقت بإسم (سايلار عندما يكون المسئولون منا هم فقط من يعرفون هذا الإسم |
- Duvarların içinde. - Yeraltında. Gidiyorum ben. | Open Subtitles | إنه في الحائط - إن تحت الأرضية - سأغادر - |
O yüzden duvardan yan binaya delik açacaksınız. | Open Subtitles | انتم يا جماعة ستحفرون حفرة في الحائط إلى المبنى المقابل |
Ve benzer şekilde duvara bir delik açtım. | TED | لكني بنيت فتحة في الحائط مشابهة. |
FBI parayı bulamıyor çünkü duvarın içine sakladı. Biliyorum! | Open Subtitles | المباحث الفدرالية لم يجدوا النقود لأنه يخفيها في الحائط, أنا أعرف عنه |