"في يوم من" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir gün
        
    • " Bir
        
    • de bir
        
    • bir zamanlar
        
    • birgün
        
    bir gün benim izlediğimi anlayıp o da bana gülümser diye umarak. Open Subtitles على أمل أن تكتشف في يوم من الأيام أنني أراقبها فتبتسم لي
    bir gün bu düğün kartlarının içinde benimkinin de olması. Open Subtitles في يوم من الأيام ستكون هذه الدعوات هي دعوات زواجي
    Belki bir gün izin verirler. Bana yardım edebilecek tek kişi sensin. Open Subtitles ربما سيفعلون ذلك في يوم من الأيام انتِ الوحيدة التي تستطيعين مساعدتي
    Ve sonunda bir gün, olan oldu: Tezsler ve ailesi tutuklanıp, Danube'de bir ölüm evine gönderildiler. TED بعد ذلك ,في يوم من الآيام , حدث ذلك :ألقي القبض عليه وعلى عائلته ومن ثم أخذوهم الى بيت الموت على نهر الدانوب.
    bir zamanlar, çocukları telef eden berbat bir hastalık varmış. TED في يوم من الأيام, كان هناك مرض مفزع يهدد الأطفال
    birgün bir adam bozuk bir radyo getirdi, ben de tamir ettim. Open Subtitles في يوم من الأيام , جائني رجل بمذياع مكسور , فأصلحته له
    bir gün, rutin bir sağlık kontrolünde onda tümör olduğu anlaşılıyor. Open Subtitles حتى في يوم من الأيام, وهو يفحص روتينه يكتشف وجود ورم
    Umarım bir gün kendi adıma bir kadın kıyafeti markası çıkarırım. Open Subtitles آمل أن أحقق في يوم من الأيام مجموعة ألبسة خــاصة بي.
    'O hayatı boyunca Tekme'yi aradı ve Tekme bir gün onu buldu.' Open Subtitles كل الإثارة التي أرادها في حياته أتت له في يوم من الأيام
    bir gün yine balığa gidecektik... ama babam eve hiç gelmedi. Open Subtitles في يوم من الأيام كنت ذاهبا الصيد، ولكن أبي لم يحضر.
    Ve bir gün onu bulursan, zamanı gelince yeniden birlikte olabilesiniz diye onu oraya bırakanın ben olduğumu anlarsın. Open Subtitles و، إذا وجدته في يوم من الأيام سوف تعرف أنني تركته هناك بحيث يمكنكما أن تكونا معاً مرة أخرى
    Ama hep aklımdan, bir gün gelip kapıyı çalabileceği geçiyordu. Open Subtitles لطالما ظننت في يوم من الأيام انه ربما يطرق الباب
    Belki bir gün geri dönerim ve karım ve kızım yine orada olur. Open Subtitles من يدري؟ ربما في يوم من الأيام سوف أعود وبناتي ستكون هناك مجدداً.
    Bu, bir gün, umarım buluşuruz ve mutlu olacağımız bir yer. Open Subtitles إنه مكان، في يوم من الأيام أتمني أن نتقابل ونصبح سعداء
    Hâlâ araştırma aşamasında olsa da, kök hücreler bir gün kardiyoloji alanında büyük bir atılımın müjdecisi olabilir. TED في حين ما زال الأمر في طور البحث، الخلايا الجذعية قد تنبئ في يوم من الأيام عن قفزة كمية في مجال طب القلب.
    Gazze'de bir keresinde İngiliz gazeteci Alan Johnston'un kaçırılması sırasında bir Amerikan dergisi benden Gazze'de adam kaçıranlarla bir buluşma ayarlamamı istedi ve ben de ayarladım. TED في يوم من الأيام في غزة، خلال عملية اختطاف الصحفي البريطاني آلان جونستون، طلبت مني مجلة أمريكية بترتيب لقاء مع الخاطفين في غزة، وهذا ما فعلته.
    En çok istediğim şeylerden birisi de, bir gün kendi vücudumuzun parçalarını oluşturmak ya da onarmak, tabii ki bunların hepsini mutfakta kendi başımıza yapmak. TED ما يهمني حقاً هو هل يمكن في يوم من الأيام إصلاح وإعادة بناء وزراعة أجسامنا الخاصة بأشياء نعملها في المطبخ.
    bir zamanlar, kendimi feci bir şekilde tropikal balıklara kaptırmıştım. Open Subtitles في يوم من الأيام وقعت وبشدة في حب الأسماك المدارية
    bir zamanlar mutlu küçük bir bakteri varmış. TED في يوم من الأيام كان هنالك بكتريا صغيرة و سعيدة.
    Eğer deliller bu kadar yetersizken müvekkilimi mahkum ederseniz... sizi temin ederim birgün bir yerde gecenin sessizliğinde... çığlıklar atarak uyanacaksınız. Open Subtitles و انا اقول لك لو تمت ادانته بهذه الادلة الغير كافية اوؤكد لكم ان في يوم من الايام في سكون الليل ستستيقظون علي صراخكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more