Leo onları duygusu ve iyi olduğundan emin olmak için mümkün olacak. | Open Subtitles | ليو قد يكون قادراً على الإستشعار بهم و التأكد من أنهم بخير |
Ama görenler ve kahinler bir listesini yaptık ve öngörmek mümkün olabilir herkes onu geri almak için mücadele etmek gerekir kim. | Open Subtitles | . لقد صنعت قائمة بالعرافين و الحكماء و أي أحد قد يكون قادراً على التنبؤ . من يجب أن نقاتل حتى نستعيده |
Saat 8'de onu seviyordum saat 9 olduğunda ise varlığına bile dayanamıyordum. | Open Subtitles | بلحظة ما كنت واقعاً بالحب وبعد ساعة لم أصبح قادراً على تحملها |
Bu onda büyük suçluluk duygusuna yol açmış. onu iyileştirebilir miyim bilmem. | Open Subtitles | إنه يسبب له شعور بالذنب، لا أعلم إن كنت قادراً على علاجه |
Elimizdeki kartuşla araştırmasını karşılaştırdıktan sonra bir geçit adresi bulmayı başardım. | Open Subtitles | بعد التمعن التام فى بحثها وكذلك مع ما لدينا أصبحتُ قادراً على تفعيل عنوان البوابة |
İkinize de mutluluklar dilerim ama korkarım ki düğüne gelmem mümkün değil. | Open Subtitles | أتمنى لكم الأفضـل لكـن أخشى أنني لـن أكون قادراً لحضـور حفل زواجهـا |
Ama su, başının üstüne çıkmadan önce seni kurtarmam mümkün olmayacak. | Open Subtitles | لكنني لن أكون قادراً على تحريرك قبل أن يغطي الماء رأسك. |
Başarı bahsediyoruz edişinin. I yaptım ya da kendi ı söylemek mümkün olan. | Open Subtitles | أنّي أقصد الإنجازات، أن تكون قادراً على القول بأنّك فعلت هذا وحظيت بهذا. |
O kadar yoğun çalışıyorum ki, bir kızla çıkmaya bile vakit ayıramıyorum. | Open Subtitles | كنت أعمل بجد كبير لم أعد قادراً على أن أحصل على موعد |
Ortak, karşından gelip, sana sarılsam bile sen beni yine de tanıyamazsın. | Open Subtitles | شريكي ، حتى ان أتيت أمامك وحضنتك فلن تكون قادراً على معرفتي |
Ben de bir gün onların arasında, bu şekilde gülebilecek miyim? | Open Subtitles | يوماً ما سأكون قادراً على الضحك بينهم هكذا أليس كذلك ؟ |
Bahsettiğim güvenlik protokolünü belirlemeyi başardım. | Open Subtitles | حسنا , لقد كنت قادراً على تحديد نظام الأمان الذي كنت أتحدث عنه |
Ekibi ilk hücre evini açığa çıkarmayı başardı. Otobüse düzenlenen saldırıdan 36 saat sonra. | Open Subtitles | كان فريقه قادراً على أخذ الخلية الأولى خلال 36 ساعة للهجوم على 87 حافلة |
Belki de onun kardeşi olduğu için yetenekli bir katil olduğuna inanmak istemedim. | Open Subtitles | ربما أنا فقط لا أريد أن أصدق أن أخوها كان قادراً على القتل |
Bu canavarın neler yapabileceğini bilemediğimiz için önce kim olduğunu bulmaya çalışalım. | Open Subtitles | وبما أننا لانعرف مايكون قادراً عليه هذا الوحش دعونا نحاول على الاقل معرفة من يكون أولاً |
bize yardım edebilecek, içerden biriyle bağlantı kurdum. | Open Subtitles | كنت قادراً على الإتصال بشخص في الداخل يُمكنه مساعدتنا |
Onun yapamadığı bir şeyi ben niye yapabileceğimi zannediyorum ki? | Open Subtitles | لماذا أفترض نفسي قادراً على شئ وهو لم يستطيع فعله؟ |
Zaten yolculuğa çıkacak durumda değilim. | Open Subtitles | عموماً، أنا.. أنا لست قادراً على تحمل رحلة طويلة كهذه |
Ama belki kızınızın tam olarak tutulduğu yeri tespit edebilirim. | Open Subtitles | لكن قد أكون قادراً على التحديد بدقة الموقع المُتواجدة فيه. |
Bu konuşmanın yararı olmadıysa uyuyabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | حسنٌ, لا أعتقد أنني سأكون قادراً على النوم إن لم أشعر أن هذه المحادثة الصغيرة قد ساعدتكِ. |
Çünkü hala bunu yapabilecek kadar yürekli misin, merak ediyorum. | Open Subtitles | لأني اتسائل ما اذا كنت لاتزال قادراً على فعل هذا |
Çünkü artık büyük bir adamım ben veya yakında olacağım... | Open Subtitles | وأكون قادراً على أن أخبركِ كيف أبلى وأريكِ تقريري العلمي |