"قاربت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Neredeyse
        
    • az
        
    • üzere
        
    • nerdeyse
        
    • sona
        
    • bitmek
        
    • kaldı
        
    • bitecek
        
    • Birazdan
        
    Yani güzel bir kadın ve Neredeyse dört dörtlük birisidir diyebilirim. Open Subtitles أعني إنها امرأة جميلة و أستطيع القول أنها قاربت حد الكمال
    Bir akşam hipotermiden Neredeyse bayılmak üzereyken, Tarka bu fotoğrafımı çekti. TED إلتقط تاركا لي هذه الصورة ذات مساء بعد أن قاربت على فقد الوعي بسبب هبوط حرارتي
    Su Neredeyse kaynamış olmalı. Open Subtitles الغلاية يجب أَن تكون قد قاربت على الغليان
    Ama çok az yakıt bize de bizim uçuş ekibini unutmayınız. Open Subtitles لكن الوقود قاربت على الإنتهاء انصتوا جيدأ إلى طاقم الطيران
    Bu pasta patlamak üzere, mumları üflesen iyi olacak. Open Subtitles هذه الكعكه قاربت ان تنفجر لذا من الأفضل ان تطفئ الشموع
    Tamam, bugün Perşembe ve saat Neredeyse beş. Hadi. Open Subtitles حسناً , اليوم هو الثلاثاء والساعة قاربت على الخامسة , لذلك هيا بنا
    Çocuklarımız Neredeyse cepheye gönderilmek üzeredir. Open Subtitles و التى قاربت بالفعل على الخروج من مأزقها
    Gürültü için özür dilerim. Neredeyse bitirdim. Hiçbir şey duymadım Open Subtitles ـ أنا آسفة على هذا الازعاج ـ لقد قاربت على الانتهاء ـ أنا لم أسمع شيئاً
    Bugün Neredeyse kıçına tekmeyi basacaktım. Open Subtitles أردت أن أخبرك، لقد قاربت على أن أجعلك تعمل بجهداليومبسببالحركةالتي فعلتها.
    Acaba dürüstçe hissediyor musunuz, bir erkek olarak Neredeyse kırk yaşındasınız, tek bacağınız var. Open Subtitles هل تشعر بأمانة بأنك وقد قاربت سن الاربعين و لك ساق واحدة
    Neredeyse 7. Tanrım, gözlerimi sadece bir dakikalığına kapamıştım. Open Subtitles قاربت السابعة إلهي لقد أغلقت عيني لدقيقة
    Neredeyse bitiyor, kazanmak üzereyim. Open Subtitles انظر لقد قاربت على النهاية خانات قليلة و أفوز
    - Neredeyse yaptım. Sadece biraz daha zaman. Open Subtitles لقد قاربت على فعلها، أنا بحاجة للمزيد من الوقت
    Karen halkına karşı kanlı kampları olan ordu, Neredeyse 60 yıldır halka kan kusturuyor. Open Subtitles تلك الحرب ضد هؤلاء الناس قاربت على 60 عام
    Neredeyse tüm ev elektrik hatlarının döşenmesi için hazırdı. Open Subtitles لقد قاربت علي الانتهاء من تجهيزه بالوصلات
    Penisimi yüzümün yakınında hissettiğimde az kalsın bayılacaktım. Open Subtitles قاربت على الاغماء حينما احسست بـ عضوه بالقرب من وجهي
    Hey, Cruzito, bitmek üzere mi, adamım? Elbiselerimi dikmeni istiyorum. Open Subtitles كريزيتو, لقد قاربت على الإنتهاء أريدك أن تضع لي وشما على مؤخرتي
    Sonsuza kadar böyle zaman öldüremem, nerdeyse 33 yaşındayım! Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار هكذا للأبد فلقد قاربت الثالثة و الثلاثين
    En son buraya geldiğimde, şarkımın yakında sona ereceğini söylemiştin. Open Subtitles آخر مره كنت هنا أخبرتني أني أغنيتي قاربت على الإنتهاء
    Lütfen, Ernesto, yüksek lisansı tamamlamana sadece 3 tez kaldı... Open Subtitles إرنيستو ، لقد قاربت على إنهاء رسالة الدكتوراه
    Okul bitecek, Carley hala Memo'yu bulamadı. Open Subtitles كارلي لا تعلم أن السـنة الدراسـية قاربت على الانتهاء
    Birazdan burada olur. Neyse, siz keyfinize bakın. Open Subtitles لقج قاربت على الانتهاء على كل ، الحق نفسك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more