"قاطع" - Translation from Arabic to Turkish

    • haydut
        
    • kesici
        
    • sağlam
        
    • Kesen
        
    • makası
        
    • kesinlikle
        
    • gangster
        
    • kesin
        
    • soyguncu
        
    • haydudun
        
    • haydutun
        
    • hayduttan
        
    • kati
        
    • Eşkıya
        
    • Sökücü
        
    Bu metafor, Sue'yla ilişkime daha uygun asker ve haydut arasındaki ilişkiye. Open Subtitles ولقد انطبق هذا الكلام على علاقتى معها الصداقة بين قاطع الطريق والشرطى
    İlk önce Oğlak habis bir dük için çalışan bir haydut. Open Subtitles في البداية كان كابريكورن قاطع طريق لص يعمل لمصلحة دوق الشر
    Bir plazma kesici buldum ama trinium'u geçmek zaman alacaktır. Open Subtitles وجدت قاطع البلازما ولكن سيأخذ بعض الوقت لأصل إلى الترينيوم
    sağlam nedenlerden dolayı, kesin bir kanıta asla erişemeyeceğimizi düşündük, ama bu kesin bir kanıt. TED لعدة أسباب معتبرة، لم نكن نتوقع أننا سنرى دليلا قاطعا عنها، وهذا دليل قاطع.
    Yani sirf adam Parmak Kesen oldugu için mi pesindesin? Open Subtitles أذا أنت أيضاً تطارده لأنه هو قاطع الأصابع
    Pekâlâ, tel makası, İngiliz anahtarı ve bir cıvata keskisi. Open Subtitles الموافقة، قواطع سلكِ , cresent مفتاح وa قاطع مزلاجِ.
    Şu sarı şapkalı haydut tam menzile girmişti. Open Subtitles قاطع الطريق ذو القبعة الذهبية وقعت عينى عليه
    haydut karıma tecavüz ettikten sonra, onu teselli etmeye çalıştı. Open Subtitles بعد أن هاجم قاطع الطرق زوجتى حاول مواساتها
    Kötülüğü ile nam salmış haydut Tajomaru sana elleri ve dizleri üzerine kapanmış yalvarıyor. Open Subtitles قاطع الطرق سيىء السمعة تاجومارو يتوسل إليك و هو منحنى على ركبته
    Ankara'ya giden şu yol Türkiye'de ne kadar haydut, Eşkıya varsa onların yuvası. Open Subtitles مع ذلك فان هذه الطريق الى أنقرة تشكل مرتعا لكي قاطع طريق لقيط في تركيا
    Geldiğimiz yerde, sefaletten ölmek istemiyorsan ya rahip olmak zorundaydın, ya da haydut. Open Subtitles من حيث أتينا ، كلانا لا يريد أن يموت من الفقر أصبح أحدنا قس والآخر قاطع طريق
    Bu örnekte, plazma kesici ve ayrıca kereste frezesi olarak iki iş görüyor. TED وفي هذه الحالة، فهو يطابق قاطع البلازما وأيضاً هناك جهاز لتسوية الخشب.
    En azından bizde çift hızlı çalı kesici var. Open Subtitles حسناً .. على الأقل نحن لدينا قاطع حائطي ذو إتجاهين
    Çocuklar kilit kesici mi getiriyorlar dersin? Open Subtitles أتريد أن تخبرني أن الأطفال أحضروا قاطع أقفال؟
    Bir adama çamur atan gösterişli teoriler, hem de tanınmış bir şahsiyete tek bir sağlam kanıt zerreciği olmadan. Open Subtitles نظريات مبهرجة ستشوّه الرجل، ورجل ذو سمعة بدون أدنى دليل قاطع
    Bu düşük katran, düşük nikotin ya da filtreleme sistemlerinin akciğer kanserine yol açan maddeleri engellemediği yönünde sağlam kanıtlar var. Open Subtitles هناك دليل قاطع بان ليس كلّ مِن القطران المخفف والنيكوتين المخفف ونظام الفلاتر لديها أي تأثير عن إحتماليـة الإصابة بـ
    Ders sırasında proktoloji hocasının sözünü Kesen tıp öğrencisi fıkrasını biliyor musun? Open Subtitles هل سمعت عن هوية الطالب الطبي.. و الذي قاطع طبيب المستقيم و الشرج خلال المحاظرة؟
    Onu koparmak için çelik makası gerekir. Open Subtitles قاطع الأقفال قد يرد عليه بقوة لا مشكلة
    Bu veriyi profesyonel bir sürücüden elde ettiğimiz veri ile karşılaştırdığımızda benzerlik kesinlikle inanılmaz. TED قارنّا تلك البيانات مع التي نقوم بتسجيلها من سائق محترف، ووجدنا التشابه واضحا بشكل قاطع.
    Tanınan hiçbir gangster buluşmaya yanında kas gücü olmadan gitmez. Open Subtitles لا قاطع طريق شرعي يذهب إلى اللقاء من لوحدهِ
    Ve kız kardeşi kendi yaşam izin o kesin bir delil olmadığı sürece, o muhtemelen popo gerektiğini ki. Open Subtitles أنه إذا لم يكن لديها دليل قاطع فمن الأغلب أن عليها أن لا تتدخل و تدع شقيقتها تعيش حياتها
    Garip olan, başka bir soyguncu geldi ve bu sefer ben onu kurtardım. Open Subtitles ما كان غريبا كان ركضنا إلى قاطع طريق آخر و هذه المرة ، وأنا أنقذته
    Munna, niyeti benden para koparmak olan haydudun teki. Open Subtitles مونا قاطع طريق وهو يحاول الحصول على المال مني
    Bu sözler üzerine haydutun bile rengi soldu. Open Subtitles حتى قاطع الطرق وجهه شحب من تلك الكلمات
    Bir hayduttan para almanız ve kocanızın da yanınızda olmamasının dışında siz nasılsınız? Open Subtitles أعني، بغض النظر عن حقيقة أخذك للمال من قاطع طريق ولم يعد زوجك للمنزل كيف حالك؟
    Erkeklerin mi kadınların mı daha çok zevk aldığı sorulduğunda kati surette kadınlar erkeklerden 9 kat fazla zevk alıyor demiş. Open Subtitles وعندما تم سؤاله من يحظى بالمتعة الأكثر الرجل أو المرأة فجاوب بشكلٍ قاطع
    Sen ve ben Tırnak Sökücü hakkında konuşacağız. Open Subtitles أنت وأنا سنتحدث عن قاطع الاصابع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more