Giydiğiniz şeylerin sanki sizin için üretilmiş gibi olduğunu söyledi.. | Open Subtitles | قالت أنك كنت ترتدي ثياباً كما لو أنها أحيكت خصيصاً لك |
Annen yıl boyunca şeref listesinde olduğunu söyledi. Bu müthiş! | Open Subtitles | أمك قالت أنك كنت على لائحة الشرف طوال السنة هذا مذهل |
Kaldırdığın son hatun bize bir yemek uzmanı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | سيدتك الصغيرة قالت أنك نوعا ما خبير بالطبخ |
Üzgünüm rahatsız ettim ama bayan sizin hala uyanık olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | آسف على أزعاجك، السيدة قالت أنك لازلت مستيقظاً. |
Brennan, ona anlam ifade eden tek psikolojik tip olduğunuzu söylüyor. | Open Subtitles | برينان قالت أنك الطبيب النفسي الوحيد الذي جعلها تشعر بالعقلانية في كلامه |
Annem Dedi ki sen 3 yaşındayken karşısında durup ayağına işemişsin. | Open Subtitles | أمي قالت أنك تبولت على ساقها عندما كان عمرك 3 سنوات |
Doğrusu senin bir pasif agresif olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | في الحقيقة، لقد قالت أنك شخص سلبي عدواني |
Osuran kadın aradı ve hasta olduğunu söyledi, bu yüzden sana tavuk çorbası yapaya geldim. | Open Subtitles | المرأة ذات غازات البطن إتصلت و قالت أنك مريض لذا قد أتيت لأصنع لك حساء الدجاج |
- Kendra, sırtında kırık olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أجل , كيندرا قالت أنك تعاني من كسر في العنق |
Evlenmek ve çocuk yapmak istediğini, ama bunun için çok erken olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنك ترغب في الزواج،أنجب أطفال، لكن، تعلم، لقد كان قريباً جداً. |
Sen ve cyrus'un bu tip bir şeyleriniz olduğunu söyledi... bir anlaşma. | Open Subtitles | قالت أنك انت وسايروس نوعا ما من هذا الترتيب |
Bir savaş kahramanı olduğunu ve babanın eskiden önemli bir bölge savcısı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنك بطل حرب وكان والدك مدعى عام مشهور سابقاً، |
Alaska'da olduğunu söyledi? | Open Subtitles | نعم, نعم. لقد قالت أنك في ألاسكا |
Sekreterinle konuştum ve ailenle birlikte olduğunu söyledi. | Open Subtitles | - تحدثت مع سكرتيرتك الخاصة و قالت أنك مع عائلتك |
Ona bir şey borçlu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | -لقد قالت أنك تدينها بمعروف . يجب أن نذهب. |
Sen kız kardeşimin bahsettiği kişisin. Senin şey olduğunu söyledi... Bir çeşit danışman? | Open Subtitles | أنت من تحدثت أختي عنه ، قالت أنك مستشار (ناصح) نوعاً ما ؟ |
İkinizin iyi arkadaş olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنك و هو كنتما في الواقع مقربين جداً |
Ve bana Çin'den dönüş yolunda olduğunuzu söyledi? | Open Subtitles | نعم. لقد قالت أنك في رحلة عائدة من الصين؟ |
Senin beni tanıdığını söylüyor ve açıkçası, tanımıyorsun. | Open Subtitles | لقد قالت أنك تعرفنى و .. و من الواضح أنك لا تعرفنى |
Judy Nash mutsuz bir hayata doğru sürüklendiğini söylüyor. | Open Subtitles | أو أنهيه فقط جودي قالت أنك تعيشين حياة غير سعيدة |
Kızı Dedi ki onu yatırıp kukusuna ellemişsin. | Open Subtitles | ابنتها قالت أنك طرحتها أرضا ولمست عانتها |
Götün teki olduğunu söylemişti fakat sen aşmışsın. | Open Subtitles | حسناً، لقد قالت أنك وغد لكن هذا يفوق ما قالته |