"قال بأنّه" - Translation from Arabic to Turkish

• söylemişti
• olduğunu söyledi
• dedi
• olmadığını söyledi
• söylüyor

Eğer babam içeride birini yakalayacak olursa onu kıyma yapacağını söylemişti.
أبي قال بأنّه إذا علم بوجود أحداً في الداخل سيكون ميتاً

Babasına para teklif etmiştim... ama o müziğinin satılık olmadığını söylemişti.
عرضت المال على أبّيها فقال الموسيقى ليست للبيع قال بأنّه قد يسأل عن الأجر في الوقت المناسب

Başka bir olay hakkında bilgisi olduğunu söylemişti.
هذا الرجل قال بأنّه عنده معلومات على الحالة الأخرى.

Son hakem gördüğü en iyi çük ve taşaklara sahip olduğunu söyledi.
الحكم الآخير قال بأنّه يملك أفضل قضيب وخصيتين قد رأهما في حياته..

Beni nasıl bulduğunu tanrı bilir, ama bana borçlu olduğunu söyledi.
اللهيعرفكيفوجدني, لكنّه قال بأنّه مدان لى.

Doktor bir gün daha lazım dedi. Bir gün sonra gidebilirmiş.
الطبيب قال بأنّه سيخرج اليوم وبعدها سنرحل بعد ذلك بيوم

Rolo'ya otu var mı diye sormuştum ve olmadığını söyledi.
سألت رولو إذا كان عنده أيّ عشب وهو قال بأنّه لا يملك أيا منها

Kendisinin de bir kral olduğunu ve o zaman onun da sizi dinlemeyeceğini söylüyor.
قال بأنّه أيضاً مـــلك وهو لا يريد لإستماع أيضاً

Hatırlıyorumda, zehir kadar öldürücü olabileceği için dövüş sanatlarını asla öğretmeyeceğini söylemişti.
أتذكّر بأنّه قال بأنّه لن يعلّم فنون الدفاع لأنها يمكن أن تكون قاتله كالسمّ

Bana, üzerine bir kaç not alacağını söylemişti, çalacağını değil.
قال بأنّه كان سيعطيني بعض الملاحظات عليها،و ليس سرقتها.

Cüzzamlı yıllardan beri eve gitmediğini söylemişti.
المصاب بداء الجذام قال بأنّه ما كان عنده بيت في سبع سنوات.

Light, bununla yeni bir dünyanın Tanrısı olabileceğini söylemişti.
لايت قال بأنّه يمكن أن يكون إله العالم الجديد بذلك.

Ağabeyi Zac de toplantıya geleceğini söylemişti. Öyleyse onu bekleriz.
حسنا.أخّوه زاك قال بأنّه سيأتي سننتظره حتى يأتي

Evet. Fazladan para kazanmak istediğini söylemişti.
أجل، قال بأنّه يريد أن يجني مزيداً من المال

Kuzeye gideceğini falan söylemişti
قال بأنّه سينهي بعض الأمور وسيتوجّه إلى الشمال.

Çocuklardan biri miymiş? Hayır. Tur operatörü daha büyük olduğunu söyledi.
كلاّ، قال بأنّه أكبر سناً، قبعة، نظارات شمسية لم يترك لنا شيئاً للتعرف عليه، ثمة أمرٌ آخر

Tetikçi burada yaşadığını, kızın sevgilisi olduğunu söyledi,..
،مُطلق النار قال بأنّه يَعيش هنا قال إنّه كان الخليل

4. kartının kız olduğunu söyledi, ve onu bununla ilgili zorladığımda,--
أعني، في البداية قال بأنّه كان يملك 4 ملكات وبعدها عندما ضغطت عليه تغيّر كلامه ..

Aşağı koridordaki kardiyolog ailesel bir sıkıntınız olduğunu söyledi.
طبيِب القلب الذي فالأسفَل قال بأنّه سمع أنه لديَك حالة أسريّة طارئة؟

Sokağın karşısında dükkanı olan Eduardo burada 20 tane çöp torbası buldular dedi.
إدوارد، الرجل مالك المتجر عبر الشارع قال بأنّه رأى قُرابة 20 كيس للنفايات هُنا

Babasına seslendiğini çünkü odada başka biri olduğunu söylüyor.
قال بأنّه دعا أبّه في لأن كان هناك الشيء في غرفته.