İki hafta önce onun davranışlarını sebep göstererek transferini istedin. | Open Subtitles | حفظت امرا للنقل قبل إسبوعين يقول ان سلوكه كان السبب |
Bilgisayardaki mailleri iki hafta önce fark ettim. Dünyam başıma yıkılmıştı. | Open Subtitles | وجدتُ الرسائل الإلكترونيّة على جهازها المحمول قبل إسبوعين ، عالمي بأسره قد إنهار |
Çin mahallesindeki dövme salonunda iki hafta önce görüldü. | Open Subtitles | في صالة إستقبال الوشوم في الحي الصيني قبل إسبوعين |
Yürürlükteki sendika sözleşmesi işçilerin, işi bırakmadan iki hafta önce bunu bildirmesini gerektiriyor. | Open Subtitles | ينص عقد النقابة الحالي على أن على الموظف أن يعلمنا قبل إسبوعين من تركه لموقع عمله |
İki hafta önce sağlıklıydı ve aklı dengesi yerindeydi. | Open Subtitles | قبل إسبوعين , هذا الرجل كان بصحّة جيّدة ومستقِرٌّ عقلياً |
Connecticut'tan iki hafta önce geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت إلى هنا من كونيكتيكت قبل إسبوعين. |
Bir kaç hafta önce kaybettim. Yenisi gelmek üzere. | Open Subtitles | فقدت محفظتي قبل إسبوعين و واحدة جديدة في البريد |
2 hafta önce bu yoldan geçmişler. Onları gördün mü? | Open Subtitles | إتجها إلى هذا الإتجاه قبل إسبوعين هل رأيتهما؟ |
Bilgisayardaki mailleri iki hafta önce fark ettim. Dünyam başıma yıkılmıştı. | Open Subtitles | وجدتُ الرسائل الإلكترونيّة على جهازها المحمول قبل إسبوعين ، عالمي بأسره قد إنهار |
Oksitleşme miktarına göre yaklaşık 2 hafta önce meydana gelmiş. | Open Subtitles | و مقدار التأكسد يدل أنهُ قد حدث قبل إسبوعين |
Eminim, birkaç hafta önce öldüğünden haberdarsınızdır. | Open Subtitles | أنا واثق بأنكَ على علم بأنها توفيت قبل إسبوعين |
Birkaç hafta önce kas ağrıları ve bulantıları başladı. | Open Subtitles | لقد بدأت تشتكي من ,الصداع و الالآم العضلية ,قبل إسبوعين على ما أظن |
Ama birkaç hafta önce onun eşiyle bir büyükelçilik görevinde tanışmıştım. | Open Subtitles | لكني قد قابلت زوجته, بإحتفال بالسفارة قبل إسبوعين |
Ruslar kutuplarda bize saldırmadan iki hafta önce Sergei'yi aradım. | Open Subtitles | ثمّ قبل إسبوعين من هجوم ,الروس علينا ونحن ع الجليد أتصلت على سيرجي |
Yani iki hafta önce silah zoruyla kaçırılıp buraya getirilmenden iki hafta önce ben buraya gelmeye karar vermeden bir hafta önce öğle yemeğine gitmek için tam olarak nereden alınacağımı biliyordun ha? | Open Subtitles | قبل إسبوعين من إختطافك تحت تهديد السلاح وأحضروك إلي هنا رغماً عنك قبل أسبوع من أن أفكر حتي في القدوم إلي هنا |
Ölmeden iki hafta önce... bana Kore savaşında ruhunu... kaybettiğini hissettiğini anlattı. | Open Subtitles | قبل إسبوعين من وفاته أخبرني بذلك ...... في الحرب الكوريه |
Ama iki hafta önce içinde para olan bir mektup aldım. | Open Subtitles | قبل إسبوعين استلمت رسالة تحوي مالاً |
Belgeleme bölümü tarafından iki hafta önce kontrol edilmiş... | Open Subtitles | إدارة التوثيقات نقلته قبل إسبوعين... إلى... الد. |
! Sözde üç hafta önce geri dönüyordun ve... | Open Subtitles | كان من المفترض أن تعد قبل إسبوعين و.. |
Evet, FBI bir kaç hafta önce muhtemelen yönetimi devralmak için Tokyo'dan geldiğini söyledi. | Open Subtitles | -أجل، المباحث الفيدرالية تقول أنه جاء قبل إسبوعين |