"قواهم" - Translation from Arabic to Turkish

• güçleri
• Güçlerini
• gücü
• güçlerinin
• gücünü

güçleri size ne kadar tuhaf gibi... görünse de tüm hasımlarınızın üstesinden gelebilirsiniz.
يمكنكم أن تتغلبوا على أي منافس كان مهما بدت قواهم غريبة الأطوار لكم

Ne yazık ki insanlar yok edici güçleri kullanırın.
من المحزن، أن يرى البشر فقط قواهم التدميريه

Yanına arkadaşlar yaratmış. Çoğunun kendi süper güçleri var.
لقد أحاطت نفسها بأصدقاء معظمهم لديهم قواهم الخاصة

İçlerindeki Terrigen'ı daimi olarak tetiklemeden Güçlerini tespit edebileceğimizi kast ettim.
ما قصدته،أنه يمكننا تحديد قواهم بدون إثارة دائمة للتريجنسيس في الشخص

"Hepsi çocuklar için, alışmalarına yardım edip içlerindeki gücü çıkaralım."
"انه للأولاد يجب ان نتطور قواهم." - عن ماذا تتكلم؟

Kitabımın sonlarındaki yazılardan birinde ailemizin topluluğunun yaptıkları için cezalandırıldığını ve güçlerinin alındığını söylüyor.
واحدة من اخر المداخل في كتابي تتحدثُ عن معاقبة دائرة اهالينا لأفعالهم وجعل قواهم تؤخذ منهم

Çünkü bir kez biz Kitap almak , onların Güçlerini çalmak olacak ve sonra üç kendi gücünü oluşturur. - Ve bu ne anlama geldiğini biliyorum. - Hayır
سنسرق قواهم ثم سنشكل قوانا الخاصة بنا وأنتن تعرفن ماذا يعنى ذلك ؟

Kim olduklarını ve sahip oldukları güçleri bile bilmez.
هم حتى لا يعلمون من هم حقاً ولا يعلمون قواهم الداخليه

Onların büyük güçleri için burada bu gün meditasyon yapmalıyız.
في قواهم العظمى علينا التأمل هنا في هذا اليوم

Zayıflık hariç bütün güçleri var.
يمتلك كل قواهم و لكن لا شيء من نقاط ضعفهم

Onların güçleri bu yaşa dışı organizasyonlarına hizmet ediyor.
تخدم قواهم جداول أعمال اقتصاصاتهم السرية

Kendi güçleri var..ama ayrıca kendi zayıflıkları da var
عندهم قواهم ولكن أقزام العيد عندهم أيضاً نقاط ضعف

Eninde sonunda güçleri tükenmiş ve kendilerini yukarı çekememişler.
وفى النهاية، ستخور قواهم ولن يكون بمقدورهم رفع أنفسهم

Hikayeleri çok iyi anlatılmış, çok ünlü ikonik karakterler o kadar iyi yazılmışlar ki bu gerçekliğe kendi güçleri ile ayak uydurabiliyorlar.
شخصيات رمزيَّة حيث رواياتها محبوكة وشهيرة ومنظومة بكفاءة كافية لاندماجهم بهذا الواقع تحت قواهم الخاصَّة.

Onları, seni sadece dinlemeye güçleri yetecek kadar yorarsın.
تنهك قواهم حتى لا يصغون إلى سواك

Bu ayazda, güçleri çabucak erir.
ففى هذا البرد تخور قواهم سريعا

Biz istiyoruz ki, gelecek nesil otizmli bireyler sadece Güçlerini ifade edebilmekle kalmasınlar sözlerini sonuna kadar yerine getirebilsinler.
لا نريد للأجيال القادمة من المصابين بالتوحد أن يعبروا عن قواهم فقط لكن أن يحققوا النجاح.

Karmaşık görevlerin üstünden gelebilmek için Güçlerini birleştirebilirler.
يمكنهم تجميع قواهم للتعامل مع مهام أكثر تعقيدًا.

Beşini de öldürdüğün zaman onların gücü bir yerde toplandı.
عندما تمّت مكافأة مجلس الخمسة بالموت تمّ جمع قواهم و توحيدها و أنا أريدها

Ufacık bile olsa kısıtlı gücü olanların Güçlerini arttırabileceğini sandım.
اعتقدت أنها ستسمح للأشخاص ذوي القوى المحدودة أن يصلوا إلى كامل قواهم.

Birimden birinin, güçlerinin varlığını dışarıdan birisiyle paylaşırsa ne olur merak ediyordum.
كنت أتساءل ما هي سياسة التسامح للأشخاص الذين يشاركون قواهم مع الأُناس العاديين

Denekler, biz güçlerinin kaynağını... ve onları iyileştirecek bir tedavi bulana kadar iş birliği yapmayı kabul etti.
العناصر وافقوا على التعاون معنا حتى نجد مصدر قواهم, و أحتمالية علاجهم

Birisi çok güçlü bir cadının yöntemini birebir kopyalıyor. Kurban ettiklerinin gücünü emiyorlar.
ثمّة أحد يقلّد ساحرًا خطيرًا جدًّا، إنّهم يستمدّون قواهم من التضحية.