"كإنسان" - Translation from Arabic to Turkish

• bir insan gibi
• insanlar gibi
• insanken
• İnsan gibi
• insana
• İnsani
• insan olarak

Bilmiyorum, belki de o esnada normal bir insan gibi düşündüm.
لا أعرف، ولكن من ناحية ثانية أفكر كإنسان وكبشري بدم أحمر

Tıpkı düşmeden ayakta duran bir insan gibi, Entropica'nın tekerlekli aracı kullanarak çubuğu dengede tutmaya çalıştığını görüyoruz.
تماماً كإنسان يقف مستقيماً من دون أن يقع، هنا ترى إنتروبكا يوازن بشكل آلي عصا باستخدام عربة.

Neden normal insanlar gibi gitmesinden dolayı üzgün olduğunu ona söylemiyorsun?
لم لا تخبره فحسب أنك حزينٌ لأنه سيغادر، كإنسان عاديّ؟

Erkekleri de yanımda gönder. Ama insanken de iz sürebilirim.
أرسل الرفاق معي لكني أستطيع التقفي كإنسان

Tuhaf, neredeyse insana benziyordunuz.
الأمر مضحك, أنت تكاد تجعل نفسك تبدو كإنسان

Bir zorunluluk dürtüsü etkisindeydim, uçmayı öğrenmeye yönelik ilkel bir dürtü, tıpkı bir insan gibi.
لقد تملكني شعور قسري، دافع بدائي لتعلم كيفية الطيران، كإنسان.

bir insan gibi yetistirildiysen de onlardan biri degilsin.
مع إنك نشأت كإنسان عادى أنت لست واحد منهم

Oğlun olduğumu unut ve bana bir insan gibi davran.
بعض الأحيان انسي أنني ابنك وعاملني كإنسان

İlk defa bir polis gibi değil, bir insan gibi hareket ettin.
الشيئ الجيد انه عندما تحتدم الأمور فأنت تتصرف كإنسان عادي بدلاً من أنت تكون شرطي

Düzgün bir insan gibi birisinden ayrılmaya cesaretin yok. Onun yerine bunları yaşatıyorsun.
ربما ليس لديكِ الشجاعة لتنفصلي عن شخص كإنسان محترم، لذاعوضاًعنهذاتقومينبهذاالهراء..

Yani bir manyak gibi arkanızdan takip mi edeyim yoksa bir insan gibi sizin arabaya binebilir miyim?
يمكنني اللحاق بكم كالمعتوه أو أرافقكم في السيارة كإنسان

Biz diğer insanlar gibi yiyip,içip sıçtığın ve siktiğin günler geride kaldı.
زمنك على هذه الأرض كإنسان يأكل .ويتغوط ويضاجع مثل بقيتنا..

Normal insanlar gibi neden onunla bir süre buluşmuyorsun?
لماذا لا تواعدها فقط كإنسان عادي؟

Keşke normal insanlar gibi bunu Şükran Gününde düşünmeden söyleseydin.
أتمنى أنك قلته في عيد الشكر كإنسان عادي

İnsanken ne yapabileceğini ikimiz de biliyoruz.
كلانا نعرف ماذا يستطيع ان يفعل كإنسان

Damon'un insanken nasıl biri olduğunu bilmiyorsun.
إنّك لم تعرفي (دايمُن) كإنسان.

İnsana hiç benzemiyordu.
هو كان بالكاد السهل التمييز كإنسان.

Şey... İnsani ilişkilerim pek iyi sayılmaz. Yazmak yapabildiğim tek şey.
حسناً أنا لا أتصرف كإنسان إذا كنت لا أكتب

Bu size kalmış, bir şehir planlamacı değil, bir insan olarak.
حسنا، والأمر متروك لكم، ليس كمخطط مدينة ولكن كإنسان.