Küçük Kevin gelince, anne çok mutlu oldu, bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | ماما كانت سعيدة قبل ولادة كيفن هل تعلم هذا ؟ |
Kolyeyi bulunca, çok, çok mutlu oldu. | Open Subtitles | عندماوجدتالعُقد.. الآن، كانت سعيدة جداً! |
Büyükannen çok mutluydu, ben de o mutlu olduğu için mutluydum. | Open Subtitles | جدتك كانت سعيدة جداً، و أنا كنت سعيدة لأنها كانت سعيدة. |
Rose'a Rita ile evleneceğimi söylediğimde mutlu olmuştu. | Open Subtitles | .. عندما أخبرت روز أني سأتزوج ريتا كانت سعيدة |
Daireyi ilk gördüğünde, o kadar sevindi ki kendini tutamayıp ağladı. | Open Subtitles | عندما رأتها لأول مرة ، كانت سعيدة جدا انهارت و بكت |
Bunca yıldan sonra öğrendiğine memnundu, komşuları onu bir arkadaş olarak düşünüyorlardı. | Open Subtitles | لقد كانت سعيدة لتكتشف بعد كل تلك السنين أنهم يظنونها صديقة منهم |
Şarkıcı, onun karısı. Bu konuda çok mutlu olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | المغنية هي الزوجة، لا أتصور أنّها كانت سعيدة حيال ذلك. |
Senden mesaj aldığında o kadar sevinmişti ki. | Open Subtitles | لقد كانت سعيدة جداً، حينما وصلتها رسالتك |
Bitirmek için gittim ama şu aptal röportaj için çok heyecanlıydı. | Open Subtitles | , ذهبت إليها لفعل هذا لكنها كانت سعيدة بشأن المقابلة |
Ve mutlu oldu çünkü... başardığını düşündü. | Open Subtitles | و كانت سعيدة عندما اعتقدت أنها قتلتني |
Kısa sürede bütün ülke mutlu oldu. | Open Subtitles | سريعاً، البلاد كلها كانت سعيدة. |
- Sanırım mutlu oldu. | Open Subtitles | - اعتقد أنها كانت سعيدة - حسناً، كل ماعلينا |
Ona çıkma teklif ettiğim için mutlu oldu önce polis olmadığıma onu ikna ettim. | Open Subtitles | كلاّ، كانت سعيدة عندما طلبتُ الخروج معها... حالما أقنعتها أنّي لستُ شُرطياً. |
Oh, çok mutluydu. Henüz benimle tanışmamıştı. | Open Subtitles | أوه، كانت سعيدة جدا لأنها لم تقابلني بعد |
- Herkese'"A" verdi. Bugün çok mutluydu. | Open Subtitles | الجميع حصل على ممتاز هي كانت سعيدة كل الوقت |
Geçtiğimi söylediğimde çok mutlu olmuştu. | Open Subtitles | كانت سعيدة للغاية عندما أخبرتها بأنني نجحت |
Yalancıdan geri aldığımda mutlu olmuştu. | Open Subtitles | كانت سعيدة عندما أستعادته من الكاذبة |
Poonam'ın mutluluğunun hatrına... bırak o mutlu ayrılsın annesinin ona dualarıyla. | Open Subtitles | من أجل سعادة بونام دعيها تذهب وهي تشعر بأن أمها كانت سعيدة من أجلها |
Çok sevindi, çünkü seni kaybettiğini düşünmeye başlamış. | Open Subtitles | لقد كانت سعيدة جداً لقد إعتقدت أنها سفقدك |
Darbyshire'deki yeni hayatından memnundu. | Open Subtitles | هي كانت سعيدة في "الحياة الجديدة في "داربشير |
çok mutlu gözüküyordu. Yapamadım. | Open Subtitles | انها فقط كانت سعيدة جدا لم استطع ان افعلها |
Senden mesaj aldığında o kadar sevinmişti ki. | Open Subtitles | لقد كانت سعيدة جداً حينما وصلتها تلك الرسالة منك رسالة ؟ |
Bahse girerim Kyle'in anneside bu konuda öyledir, ama nasıl mutlu olduğunu sende gördün. | Open Subtitles | اراهن ان ام كايل كبرت لتكون موافقة على ذلك لكنت رأيت كيف كانت سعيدة |
Benle olan ilişkisi bakımından çok heyecanlıydı. | Open Subtitles | ومن حيث علاقتها معي, لقد كانت سعيدة حينها. |
Üniversiteye başlamadan önce benim güzel kızım öyle mutluydu ki. | Open Subtitles | قبل أن ترحل إلى الجامعة إبنتي إيميلي كانت سعيدة للغاية |