"كان هناك شيئ" - Translation from Arabic to Turkish

    • şey varsa
        
    • şey vardı
        
    • bir şey olduğunu
        
    • bir şeyler vardı
        
    Eğer Paul'le daha mutlu olmamızı sağlayacak bir şey varsa, bunu öğrenmek zorundayım. Open Subtitles أحتاج أن أعرف إذا كان هناك شيئ سيجعلني أسعد من وجودي مع بول.
    Havaya bakarak öğrendiğim bir şey varsa, o da, değişse bile devamlılık göstermesidir. TED وإذا كان هناك شيئ تعلمته من النظر إلى الهواء، هو أنّه علي الرغم من أنّه يتغيّر إلا أنه ما زال مثابرًا.
    Bize söyleyeceğin bir şey varsa, şimdi tam sırasıdır. Open Subtitles اذا كان هناك شيئ لتخبرينا به فهذا هو الوقت المناسب.
    Ama kafamı kurcalayan bir şey vardı. Open Subtitles لكن كان هناك شيئ واحد لم استطع اخراجه من تفكيري
    Yazık, çünkü... yapması gereken bir şey vardı. Open Subtitles لأنه كان هناك شيئ عليه القيام به
    Bunu çekerken çok özel bir şey olduğunu düşünmüştüm, bunu biliyordum. Open Subtitles لقد علِمت ذلك عندما إلتقطتُها لقد كان هناك شيئ مميز فيها
    Halk, suda ağaçların uzamasını sağlayan bir şey olduğunu söylerdi ve canlanmasını. Open Subtitles أعتاد الناس قول أنه كان هناك شيئ ما في الماء الذي يجعل الأشجار طويلة و تصبح حية
    Bugün bardaki herkese bakış şeklinde bir şeyler vardı. Open Subtitles كان هناك شيئ ما في طريقة نظرتك في لكل واحد في الحانة اليوم
    Eğer öğrenilecek bir şey varsa, yanlış yoldan gitmezsiniz... eğer kalbinizi takip ederseniz ve şarkı ile bitirirseniz. Open Subtitles لو كان هناك شيئ واحد نتعلمه, هو أنك لا يمكن أن ؟ تخطئ لو أتبعت قلبك و أنتهيت بأغنية.
    Ve Sadie' nin sevmediği bir şey varsa, o da insanların bu kuralları çiğnemesidir. Open Subtitles و اذا كان هناك شيئ واحد لا يحبه سايدي ويخرقوا الناس القواعد
    Emin olmak için bir kaç test yapacağım, yanlış bir şey varsa görelim diye. Open Subtitles أتعرفين فقط لنكون على مأمن سأجري بعض الفحوصات لنرى ان كان هناك شيئ فية
    Söylemek istediğin bir şey varsa sana engel olmayım. Open Subtitles إذا كان هناك شيئ تريدي قوله لي لا تجعليني أوقفك
    Seninle ilgili endişe etmediğim bir şey varsa, o da tekrar harika olabileceğin bir şey bulabileceğindir. Open Subtitles إذا كان هناك شيئ واحد لست قلقة بشانه فيك, أنك سوف تجد شيئاً لكي تكون عظيماً فيه مرة أخرى
    Hayalperest müşterilerimin fantezilerinden öğrendiğim bir şey varsa,... ..o da, bazen bir sorunla başa çıkmanın en iyi yolunun, sorunu yok saymak olduğudur. Open Subtitles لو كان هناك شيئ واحد تعلمته من اشباع الرغبات الجنسية للرجال انه احياناً
    Çünkü yapması gereken bir şey vardı. Open Subtitles لأنه كان هناك شيئ عليه القيام به
    Bunda bir şey vardı, ne demek istediğimi anlıyor musun? Open Subtitles كان هناك شيئ بشأنها أتعرف ما اعنيه ؟
    Orada bir şey vardı. Open Subtitles مع ذلك كان هناك شيئ بها
    Halk, suda ağaçların uzamasını sağlayan bir şey olduğunu söylerdi ve canlanmasını. Open Subtitles أعتاد الناس قول أنه كان هناك شيئ ما في الماء الذي يجعل الأشجار طويلة و تصبح حية
    Benimle Tom arasında bir şey olduğunu uzun zamandır biliyordum. Open Subtitles انا دائما كنت اعرف انه كان هناك شيئ بين "توم" و بيني لوقت طويل
    bir şey olduğunu biliyordum. Open Subtitles علمت أنّه كان هناك شيئ.
    Sonra seninle ilgili bir şeyler vardı ve sonra bana sarıldı. Open Subtitles لكن كان هناك شيئ عنك وبعد ذلك عانقتني
    Dediğim gibi, onda korkutucu bir şeyler vardı. Open Subtitles كما قلت كان هناك شيئ ما مخيف متعلق به

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more