"كاهن" - Translation from Arabic to Turkish

• rahip
• papaz
• rahibi
• rahibe
• rahibim
• Peder
• rahibin
• rahiple
• papazı
• Druid
• rahipti
• rahipten
• rahipler
• papazıyım

Peki bizim yapabileceğimiz bir şey var mı? rahip bulalım mı?
فلدينا من هم قادرون على هذا فليكن كاهن او شيىء كهذا

Günah çıkardığım rahip sizin güvenliğiniz için o parayı saklıyor.
كانت محفوظة لكم من قِبل كاهن ، إستمعَ إلى إعترافي

Bir rahip olarak. Ben gerçekten, gerçekten, evet, Tanrı'ya inanıyorum.
بالتأكيد أن أؤمن بالله و في الواقع أنا كاهن إنجيلي

O, şehir merkezine doğru ilerlerken bir papaz da sırtında bir kadın taşıyarak piramidin tepesine çıkıyor.
تشق طريقها إلى وسط المدينة، حيث يحمل كاهن امرأة على ظهره إلى أعلى الهرم.

Bu haberi hazırlarken tanıştığım Amerikalı bir donanma rahibi vardı. Evinde 75 çocuğa bakıyor,
حسنا كنت قد قابلت كاهن بحرية أمريكي في أثناء عملي على القصة وكان لديه 75 طفلا يعيشون في بيته.

Bir psikiyatra ya da rahibe göründün mü?
هل حاولتى الذهاب الى طبيب نفسانى او كاهن ؟

Aşağıda bir rahip var. Parmağını suya batırsak nasıl olur?
يوجد كاهن في الأسفل ألا يمكننا أن نغمس إصبعه فيها؟

Aslında, kişisel olara, ben asla yaptığı şeyi para için yapan bir rahip ve bir papaz ve vaizle karşılaşmadım.
في الواقع، أنا شخصياً، لم أقابل قط كاهن أو قس يفعل شئ من أجل المال.

Sen uçmuşsun. rahip öldüremezsin.
أنت تتكلم خلال قبعتك أنت لا تستطيع ضرب كاهن

Bu polis işi, Peder. rahip daha sonra gerekecek.
هذه وظيفة الشرطة، أيها الاب هو سيحتاج الى كاهن لاحقاً

Piskopos veya rahip fark etmez, suçlu ölmeli.
الجانى يجب ان يموت حتى ولو كان أسقف أو كاهن.

rahip bizi götürecek.
يبدو مثل كاهن عجوز يأمل أن يدعنا شارد نذهب

Krala hizmet etmeyen her piskopos veya rahip, onun yolundan gider.
واى أسقف او كاهن لن يقوم بخدمة الملك أولا فسيحظى بنفس المصير.

Karşı köşedeki bir papaz dışında kimse bakmıyordu.
لم يكن أحداً يفعل باستثناء كاهن يجلس أمامي

San Filmino rahibi, insanları... fılme boykota çağırdı... ama pek etkili olamadı.
كاهن سان فيلمينو هتف بصوت عالِ ضده مُحذر رعيته لمقاطعته لكن دون تأثير يذكر

Bu alelade bir koku değil. Bu şeyden kurtulmak için bir rahibe ihtiyacın var.
تلك ليست مجرد رائحة، يلزمك كاهن للتخلص من هذا الشيء

Unutuyorsun galiba, ben rahibim, sen de günahkar.
أنت نسيت انه صادف أن كنت كاهن وأنت المخطئ

Buradasın öyleyse beraber çalışabiliriz! Bu bir rahibin işi değil.
أنت هنا لكي نعمل معاً ، ذلك ليس عمل كاهن

Bir doktor yerine bir rahiple daha kolay vakit geçireceğini düşündün.
كنت الفكر وكنت لها الوقت الأسهل مع كاهن من طبيب حقيقية.

Don Alfonso veya günah çıkartan papazı iste.
اسأل عن السيد الفونسو كان هو كاهن اعترافاتها

Küçük bir Druid arıyoruz. - Bu tarafa geldiğini düşünüyoruz.
حن نبحث عن صبي كاهن ,نظن أنه أتى من هنا.

Evet ama son 2 dosya bir polis katili ve pedofil bir rahipti bunlar yüksek profilli dosyalar.
نعم, ولكن أخر قضيتين كانتا عن قاتلين للشرطة و كاهن متحرش بالأطفال. هؤلاء قضايا مهمة أكثر

Bir düğünde ereksiyon olmuş bir rahipten daha kötü bir şey olamaz.
لا شيء في العُرس أسوأ من كاهن في حالة إنتصاب

rahipler buradan geçiyorsa, bir yerlerde bir giriş olmalı.
اذا استطاع اى كاهن النزول هنا, اذا فنحن نستطيع

Ben ordu papazıyım. Beni dene. Yaptığım iş bu.
انا كاهن فى الجيش , جربنى هذا هو عملى