"كل هذا الطريق" - Translation from Arabic to Turkish

• Bunca yolu
• Bu kadar yolu
• buraya kadar
• Bütün bu yolu
• Onca yolu
• Tüm bu yolu
• Ta
• Tüm o yolu
• Bütün yolu
• O kadar yol
• o kadar yolu
• O kadar yoldan
• bu kadar yol geldik

Ona bir türlü ulaşamadım, belki buradadır diye Bunca yolu geldim.
لم أستطع الوصول إليه ولذلك جئت كل هذا الطريق إلي هنا

Bunca yolu geldik ve bu kadar sey yaptiktan sonra.
لقد قطعنا كل هذا الطريق و قمنا بكل هذا العمل

Ve Bu kadar yolu boşa geldiğiniz için de üzgünüm.
وانا اسف انكم اتيتم كل هذا الطريق ل لا شيء

buraya kadar tüm yolu teptiyse kendini oldukça kötü hissediyor olmalı.
يبدو أنه شيء سيء اذا قطع كل هذا الطريق الى هنا

Bütün bu yolu bunları söylemek için mi geldiniz?
لقد أتيت بعد كل هذا الطريق حتى تقول لنا هذا الكلام؟ أرجوكم..

Geldiğin için çok teşekkür ederim. Onca yolu ışınlanarak gelmen büyük bir incelik.
شكراً علي حضورك كان لطيفاً منك أن تتنقل إلي هنا كل هذا الطريق

Tüm bu yolu, tüm yolu geri dönmemiz gerektiğini öğrenmek için geldik, öyle mi?
لقد قطعنا كل هذا الطريق لنكتشف أنها موجودة هناك بالخلف

Korkunç bir hastalık ama benimle konuşmadan Bunca yolu kat etmemen gerekirdi.
مرض فظيع لكن .. لم يتوجب عليك ان تاتى كل هذا الطريق

Neden Bunca yolu sahte bir şeyi düzeltmeye geldiğini bilmiyorum.
لا اعلم لما اتيتَ كل هذا الطريق لإصلاحِ مادةٍ مزيفة

Tabi Bunca yolu gelirken biraz ezildi.
إنها مخربشة بعض الشيء. من حملي لها كل هذا الطريق.

Bunca yolu geldiniz, üzgünüm.
انا اسفة لانك اضطررت ان تقطع كل هذا الطريق

- John Henry, Bu kadar yolu geldikten sonra en azından bir merhaba diyebilirsin.
جون هنري، أقل ما يمكنك القيام به بعد قطعي كل هذا الطريق هو ان تقول مرحبا

Annesine nasıl söyleriz Bu kadar yolu kendini öldürmek için geldi diye ?
كيف سنقول لامه انه سلك كل هذا الطريق لكي ينتحر

Bu kadar yolu hala sana kızgın mıyım değil miyim Diye görmeye geldin değil mi?
وقطعت كل هذا الطريق إلى هنا لترى إن كنت لا زلت غاضبةً منك؟

Demek beni buraya kadar paranın yarısını verebilmek için getirdin.
إذاً , جذبتني كل هذا الطريق لتستطيع وهب نصف أموالك

buraya kadar bile gelerek hak ettiğinin ötesinde bir şey yaptın.
،توقّـف هُـنا، على الرغم من مجيئك كل هذا الطريق فأنت وصلت لأكثر مما تستحِـقّ

Bütün bu yolu bir kız için geldiğine inanamıyorum.
لا أصدق انك جئت كل هذا الطريق من أجل فتاة

Bütün bu yolu boşa geldiğimizi mi söylemek istiyorsun?
ماذا تقول , هل أتينا كل هذا الطريق من أجل لا شئ ؟

Ve siz çocuklar Onca yolu bana bunu söylemek için mi geldiniz?
و انتم يا رفاق حضرتم كل هذا الطريق لتخبروننى فقط بذلك ؟

Tüm bu yolu sana bunu söylemeye geldim.
سلكت كل هذا الطريق لإخبارك بهذا

Ta Chicago'ya kadar, beni ofisimde ziyaret etmeye mi geldin?
هل قطعت كل هذا الطريق من شيكاغو لزيارتى فى مكتبى؟

Tüm o yolu bu sorunu tartışmak için yürüdü, Alfred.
لقد أتى كل هذا الطريق إلى هُنا لمناقشة هذه المسألة ، ألفريد

Bütün yolu tam sana göre küçük bir ev bulduğumu söylemek için geldim.
قطعت كل هذا الطريق لأخبرك بأننى قد وجدت المنزل المناسب لكِ.

Ödlek olma. O kadar yol geldik, keyfini çıkarın, tamam mı?
كف عن كونك جبانا فلقد قطعنا كل هذا الطريق , استمتع , حسنا ؟

Arabayı orada alırsam, o kadar yolu da sürmüş olmam.
و اترك السيارة هناك. لا يجب أن أقود كل هذا الطريق

O kadar yoldan geliyorsun ve beni ormana çekip bunları söylüyorsun.
هل ستأتي كل هذا الطريق إلى هنا لتقول لي هنا بالغابة

Harika, bu kadar yol geldik, ve gittik yanlış adama çattık.
عظيم، قطعنا كل هذا الطريق وأخطئنا العنوان.