Ona bir türlü ulaşamadım, belki buradadır diye Bunca yolu geldim. | Open Subtitles | لم أستطع الوصول إليه ولذلك جئت كل هذا الطريق إلي هنا |
Bunca yolu geldik ve bu kadar sey yaptiktan sonra. | Open Subtitles | لقد قطعنا كل هذا الطريق و قمنا بكل هذا العمل |
Ve Bu kadar yolu boşa geldiğiniz için de üzgünüm. | Open Subtitles | وانا اسف انكم اتيتم كل هذا الطريق ل لا شيء |
buraya kadar tüm yolu teptiyse kendini oldukça kötü hissediyor olmalı. | Open Subtitles | يبدو أنه شيء سيء اذا قطع كل هذا الطريق الى هنا |
Bütün bu yolu bunları söylemek için mi geldiniz? | Open Subtitles | لقد أتيت بعد كل هذا الطريق حتى تقول لنا هذا الكلام؟ أرجوكم.. |
Geldiğin için çok teşekkür ederim. Onca yolu ışınlanarak gelmen büyük bir incelik. | Open Subtitles | شكراً علي حضورك كان لطيفاً منك أن تتنقل إلي هنا كل هذا الطريق |
Tüm bu yolu, tüm yolu geri dönmemiz gerektiğini öğrenmek için geldik, öyle mi? | Open Subtitles | لقد قطعنا كل هذا الطريق لنكتشف أنها موجودة هناك بالخلف |
Korkunç bir hastalık ama benimle konuşmadan Bunca yolu kat etmemen gerekirdi. | Open Subtitles | مرض فظيع لكن .. لم يتوجب عليك ان تاتى كل هذا الطريق |
Neden Bunca yolu sahte bir şeyi düzeltmeye geldiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | لا اعلم لما اتيتَ كل هذا الطريق لإصلاحِ مادةٍ مزيفة |
Tabi Bunca yolu gelirken biraz ezildi. | Open Subtitles | إنها مخربشة بعض الشيء. من حملي لها كل هذا الطريق. |
Bunca yolu geldiniz, üzgünüm. | Open Subtitles | انا اسفة لانك اضطررت ان تقطع كل هذا الطريق |
- John Henry, Bu kadar yolu geldikten sonra en azından bir merhaba diyebilirsin. | Open Subtitles | جون هنري، أقل ما يمكنك القيام به بعد قطعي كل هذا الطريق هو ان تقول مرحبا |
Annesine nasıl söyleriz Bu kadar yolu kendini öldürmek için geldi diye ? | Open Subtitles | كيف سنقول لامه انه سلك كل هذا الطريق لكي ينتحر |
Bu kadar yolu hala sana kızgın mıyım değil miyim Diye görmeye geldin değil mi? | Open Subtitles | وقطعت كل هذا الطريق إلى هنا لترى إن كنت لا زلت غاضبةً منك؟ |
Demek beni buraya kadar paranın yarısını verebilmek için getirdin. | Open Subtitles | إذاً , جذبتني كل هذا الطريق لتستطيع وهب نصف أموالك |
buraya kadar bile gelerek hak ettiğinin ötesinde bir şey yaptın. | Open Subtitles | ،توقّـف هُـنا، على الرغم من مجيئك كل هذا الطريق فأنت وصلت لأكثر مما تستحِـقّ |
Bütün bu yolu bir kız için geldiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق انك جئت كل هذا الطريق من أجل فتاة |
Bütün bu yolu boşa geldiğimizi mi söylemek istiyorsun? | Open Subtitles | ماذا تقول , هل أتينا كل هذا الطريق من أجل لا شئ ؟ |
Ve siz çocuklar Onca yolu bana bunu söylemek için mi geldiniz? | Open Subtitles | و انتم يا رفاق حضرتم كل هذا الطريق لتخبروننى فقط بذلك ؟ |
Tüm bu yolu sana bunu söylemeye geldim. | Open Subtitles | سلكت كل هذا الطريق لإخبارك بهذا |
Ta Chicago'ya kadar, beni ofisimde ziyaret etmeye mi geldin? | Open Subtitles | هل قطعت كل هذا الطريق من شيكاغو لزيارتى فى مكتبى؟ |
Tüm o yolu bu sorunu tartışmak için yürüdü, Alfred. | Open Subtitles | لقد أتى كل هذا الطريق إلى هُنا لمناقشة هذه المسألة ، ألفريد |
Bütün yolu tam sana göre küçük bir ev bulduğumu söylemek için geldim. | Open Subtitles | قطعت كل هذا الطريق لأخبرك بأننى قد وجدت المنزل المناسب لكِ. |
Ödlek olma. O kadar yol geldik, keyfini çıkarın, tamam mı? | Open Subtitles | كف عن كونك جبانا فلقد قطعنا كل هذا الطريق , استمتع , حسنا ؟ |
Arabayı orada alırsam, o kadar yolu da sürmüş olmam. | Open Subtitles | و اترك السيارة هناك. لا يجب أن أقود كل هذا الطريق |
O kadar yoldan geliyorsun ve beni ormana çekip bunları söylüyorsun. | Open Subtitles | هل ستأتي كل هذا الطريق إلى هنا لتقول لي هنا بالغابة |
Harika, bu kadar yol geldik, ve gittik yanlış adama çattık. | Open Subtitles | عظيم، قطعنا كل هذا الطريق وأخطئنا العنوان. |