Tanrı aşkına, Blackadder, mağarada mı yaşıyorsun sen? | Open Subtitles | حباً في الآلهة, بلاكادر، هل كنت تعيش في كهف؟ |
Yani bunca zamandır bu sırla mı yaşıyorsun? | Open Subtitles | إذن كنت تعيش هذا السرّ طوال الوقت لوحدك؟ |
Sen de mi o binada yaşıyorsun? | Open Subtitles | أوه، يا إلهي. لا أستطيع أن أصدق كنت تعيش في هذا المبنى. |
Terbiyeli bir çiftlik çocuğu olarak yaşıyordun. | Open Subtitles | كما ترى، كنت تعيش بيننا كصبي مزرعة متكلف معتدل |
Ne yapacağımı biliyorum. Onunla sen yaşıyordun. | Open Subtitles | لقد كنت تعيش معها ، لقد كانت زوجتك معك كلّ يوم منذ أن قررت البتّ في الخطة |
Ve eğer günde 1,25 dolarla yaşıyorsanız, eğer böyle bir yoksulluk içindeyseniz, bunlar sadece veri değil. | TED | وإذا كنت تعيش على أقل من ١.٢٥ دولار في اليوم، إذا كنت تعيش في هذا النوع من الفقر، هذا ليس مجرد بيانات. |
Burada yaşıyorsan Lou, neden kapının kilidini kırdın? | Open Subtitles | لو كنت تعيش هنا، لماذا إذن كسرت قفل الباب الأمامي ؟ |
Onunla beraber yaşıyordunuz. Kirasını ödediniz. Korumasını kırdınız. | Open Subtitles | كنت تعيش معها وتدفع إيجارها إلى أن استسلمت إليك |
Bana bağlı yaşıyorsun. | Open Subtitles | عليك أن تفعل شيئا. كنت تعيش فقط قبالة لي. |
Sen de burada yaşıyorsun. O şeye sen de pek çok kez takılmadın mı? | Open Subtitles | كنت تعيش هنا لا يكون لديك تعثر ان الشيء الكثير من المرات؟ |
- Sevgilinin babasıyla mı yaşıyorsun? | Open Subtitles | كنت تعيش مع العميل والد صديقتك هنا نعم ، أنا أعرف أنا أعرف |
Bu yalanla ve kinle nasıl yaşıyorsun? | Open Subtitles | كيف كنت تعيش مع هذه الأكاذيب، هذه الكراهية؟ |
Dur! Evlisin, bu evde bir adamla ve oğlumla yaşıyorsun ve oğlum ona "baba" mı diyor? | Open Subtitles | كنت متزوجا، كنت تعيش في هذا المنزل مع بعض الرجل |
Tanrım, Martin, Neredeyse 10 yıldır bir efsaneyi yaşıyorsun. | Open Subtitles | يا اللهي .يا مارتن انت كنت تعيش اسطوره منذ حوالي 10 سنين |
O zamanlar köyde yaşıyordun değil mi? | Open Subtitles | كنت تعيش في القرية آنذاك، صحيح؟ |
Onun yaşında sen sokaklarda yaşıyordun. | Open Subtitles | عندما كنت في سنها كنت تعيش في الشارع. |
Adadayken burada mı yaşıyordun? | Open Subtitles | هل كنت تعيش في هذا المكان لمّا كنت هنا؟ |
Ve ne çıktı, biliyor musunuz? Daha yürünebilir bir yerde yaşıyorsanız, fazla kilolu olma ihtimaliniz %35, | TED | خمنوا ماذا؟ إذ كنت تعيش في حي أكثر قابلية للمشي، كنت عرضة لزيادة الوزن بنسبة 35 في المئة. |
Daha az yürünebilir bir yerde yaşıyorsanız, fazla kilolu olma ihtimaliniz %60. | TED | اما إذا كنت تعيش في حي أقل قابلية للمشي, كنت عرضة لزيادة الوزن بنسبة 60 في المئة. |
Ailenin bodrum katında yaşıyorsan yeter de artar. | Open Subtitles | جيد و كافي اذا كنت تعيش في القبو الخاص بي عائلتك |
1984'te Miguel Alvarez ile mi yaşıyordunuz, şey durumundayken... porno sinemasında ki malum ilişkiniz? | Open Subtitles | سيد ، باكت هل كنت تعيش مع ميجيل ألفارز ، في عام 1984 عندما مارست الشذوذالجنسي... |
Bunca senedir, seni seven insanların koruması altında yaşadın. | Open Subtitles | فكل هذه السنوات كنت تعيش تحت حماية ناس تهتم بك |
Çünkü burada yaşasaydın, mutlaka tanışmış olurduk. | Open Subtitles | إذا كنت تعيش هنا، كنا قد التقى قبل الآن. |
Sen bu evde yaşadığın sürece.... ...bu kurallara saygı göstereceksin. | Open Subtitles | وذلك في حين كنت تعيش هنا، سوف تحترم هذه القواعد |
Bu tutuklandığın zaman gözetlediğin kadının adı, daha önce beraber yaşadığınız evde yaşayan eşin. | Open Subtitles | إذاً تلك هي المرأة التي كنت تشاهدها بالمكان الذي كنت محتجزاً به إنها زوجتك تعيش بالمنزل الذي كنت تعيش به |