"لأكله" - Translation from Arabic to Turkish

    • yiyecek
        
    • yemeye
        
    Yemek yakalamak için yemi yok, yakalasa bile yiyecek dişleri yok. TED ليس لديه طعم لجذب الطعام او أسنان لأكله عندما يحصل عليه.
    yiyecek hiç bir şey bulamıyorum. Her şey midemi bulandırıyor. Open Subtitles لا استطيع ايجاد شيء لأكله كل شيء يجعلني أتقزز
    Ne oldu tatlım? yiyecek hiç bir şey bulamıyorum. Her şey midemi bulandırıyor. Open Subtitles لا استطيع ايجاد شيء لأكله كل شيء يجعلني أتقزز
    Tabi ben acıkınca, Paul; "Ben gidip yiyecek birşeyler alayım" diyene kadar. Open Subtitles ولكنى اصبت بالجوع و "بول" قال انه يجب ان احضر شيئا لأكله
    Sadece seni bunu yemeye ikna edip edemeyeceğimi görmek istedim. Open Subtitles اردت فقط ان اري ان كنت استطيع دفعك لأكله
    Bana yiyecek bir şeyler getirdi. Sonra konuşmaya bir başladı... Open Subtitles جلبت لي شيئا لأكله وبدأت تتحدث وتتحدث وتتحدث
    Önce bana yiyecek bir şeyler hazırlasan da onları sonra götürsen, olmaz mı? Open Subtitles حسناً ، الأ يمكنك عمل شيء لي لأكله ثم تأخذهم؟
    Yem için sosisleri kullanmasaydınız yiyecek çok şeyimiz vardı. Open Subtitles كان لدينا ما يكفي لأكله لولا لم تستعملوا النقانق كطعم
    yiyecek bir şeyler bulmak için çöpü karıştırıyordum. Open Subtitles لقد كنتُ وقتها أنُبّش القمامة .للحصول على شيئاً ما لأكله
    Şeker mi şaka mı, geliyorum birazdan yiyecek güzel bir şeyler ver. Open Subtitles خدعة أم حلوة, و رائحة كاللحم أعطني شيئاً جيداً لأكله
    Size kahvaltı hazırladım. Oturun, yiyecek çok şey var. Open Subtitles أعددت لكما بعض الإفطار اجلسا، يوجد الكثير لأكله
    yiyecek bir şeyler alabilir miyim? Open Subtitles هل تعتقد أنه يمكنني الحصول على شىء بسيط لأكله
    Parkta yiyecek yemek bulmak zor olsa gerek. Open Subtitles لا بد أنه من الصعب إيجاد طعام كاف لأكله في الحديقة
    Elektriği kestiler ve yiyecek hiçbir şeyim yok. Open Subtitles لقد قطعوا الكهرباء وليس لدي شيئاً لأكله
    Bana yiyecek bir şey bıraktığını sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أنك تركت لي شيئاً لأكله
    Tamam, önce yiyecek bir şeyler alacağım. Open Subtitles حسننا علي فقط أن أجد شيئا لأكله
    Şimdi bana yiyecek bir şeyler getir. Open Subtitles الان اذهبي و احضري لي شيئا لأكله
    yiyecek bir şey aldın mı bana? Open Subtitles انا جائعة .. هل يوجد لديك شيء لأكله ؟
    yiyecek bir şeyler hazırlayacağım. Open Subtitles سأحصل على شىء لأكله
    yiyecek bir şeyler alacağım. Open Subtitles سأحضر شيئا لأكله
    Kızlarla yemek yemeye gidecektik ama bilmiyorum istersen seninle takılabiliriz. Open Subtitles -كان يفترض أن أحضر شيء لأكله مع الفتيات ولكن لا أعلم ، يمكننا المكوث سوياً إن أردت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more