"لأنه بمجرد" - Translation from Arabic to Turkish

    • Çünkü
        
    Çünkü bir kere trilyonlarca atomu topladığınızda, o kuantum tuhaflığı birden dağılır. TED لأنه بمجرد أن تضع تريليونات الذرات معاً، فإن دهشة الكم تتلاشى تماماً.
    Çünkü buradan çıkınca yapmak üzere Tanrı'dan yeni bir görev aldım. Open Subtitles و لكن لأنه بمجرد خروجي من هنا الرب أعطاني مهمة جديدة
    Çünkü kendimize hayal etme izni verdiğimiz an, işimizin çoğunu birbirine bağlayan ipler aşikar hale geldi. TED لأنه بمجرد أن سمحنا لأنفسنا بأن نحلم، أصبحت الروابط بيننا بديهية.
    Çünkü düzenleme yapabilme meziyeti bile hikâyenin ne olabileceğine dair çok fazla ihtimali barındırıyor. TED لأنه بمجرد الاستناد إلى التحرير، فسيكون لديها الكثير من الاحتمالات لما يمكن للحبكة أن تصبح عليه.
    Oyun her durakta büyür Çünkü asansör durduğu anda müzik de durur. TED تكبر اللعبة مع كل وقفة، لأنه بمجرد توقف المصعد، ستتوقف الموسيقى.
    Çünkü buraya gelir gelmez kontrolü ele alacaktır. Open Subtitles لأنه بمجرد أن يشاهده أعرف أن سيعجبة ويكملة
    Dünyadaki kasırgalar asla bu kötü çocuk kadar büyük olmaz... Çünkü sahile vurduklarında, frenler devreye girmiş olur. Open Subtitles لا تصبح الأعاصير شديدة لهذا الحد على الأرض لأنه بمجرد أن تصطدم باليابسة تكون بمثابة عائق لها
    Çünkü bu iş bittikten sonra bütün dünya beni arıyor olacak. Open Subtitles لأنه بمجرد انتهاء الأمر فسيبحث العالم كله عني
    Çünkü bir kez tattın mı başka bir şey içmek istemiyorsun. Open Subtitles كلا, لأنه بمجرد تذوقه مرة لن تشربى غيره.
    Çünkü Dante gittikten sonra, benim yeni en iyi arkadaşım olacaksın. Open Subtitles لأنه بمجرد ذهاب دانتى سوف تصبح أفضل صديق لى
    Çünkü bir kere oraya girdin mi onlar seni girdiğin gibi çıkarmayı bilirler. Open Subtitles لأنه بمجرد دخولك انت وبشرتك البيضاء الى هناك سيتولون عملية حملك واخراجك من هناك بنفس الطريقة الللتي ادخلوك بها
    Çünkü bir kez açıldı mı Aile beni bulabilir. Open Subtitles لأنه بمجرد فتحها ستصير العائلة قادرة على إيجادي
    Çünkü, yapabileceğini bir kez öğrendi mi bir daha istemeyecektir. Open Subtitles اعطيها له لأنه بمجرد أن يعرف أنه سيحصل على هذا...
    Çünkü kapıdan bir girdi mi, bunun geri dönüşü yok. Open Subtitles , لأنه بمجرد أن تدخل من هذا الباب لا يوجد طريق للعودة
    Çünkü o tümörü çıkardığımızda, hepsi kaybolacak. Open Subtitles , لأنه بمجرد أن نزيل الورم كل هذا سيختفي
    Emin değilim ama mahkemeleri araştırabilirsin Çünkü bir tutuklama yapılırsa her zaman kayıtları halka açık olur. Teşekkür ederim. Open Subtitles لأنه بمجرد الإعتقال فإنها تكون سجلات عامة
    Çünkü bu piç avukatları aradan çıkardın mı, işte o zaman kaymağını yiyebilirsin. Open Subtitles لأنه بمجرد تجاوزك للمحامين يمكنك فعل الكثير
    Buraya gelirken yanımızdan birkaç tren geçti ama onun buna binmek istediği belli Çünkü görür görmez arabadan inmiş. Open Subtitles أجل ، لقد شاهدنا عدة قطارات في طريقنا إلى هنا ، ولكن هذا هذا القطار هو ما أرداه ، لأنه بمجرد رؤيته له ، قام بترك سيارته
    Çünkü barı geçersen işler karışır. Open Subtitles لأنه بمجرد عبور البار فان الأمور تصبح فوضوية
    Sonunu yazamıyorsun Çünkü bittiği an Tom'u bir daha asla görmek için nedenin olmayacak. Open Subtitles لا يمكنك الكتابة إنهاء لأنه بمجرد الانتهاء من وضعها، سيكون لديك أي سبب لرؤية توم مرة أخرى.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more