Bu tarz fikir yanılgıları senin mesleğin için bir hediye olmalı. | Open Subtitles | أعنى ، هذه الهفوات فى الحكم لابُد أن تكون هدية لمهنتك |
Bunu durdurmanın bir yolu olmalı en kötüye Hazırlıklı olmalısın | Open Subtitles | لابُد أن هناك طريقة لإيقاف ذلك يجب أن تستعد للأسوأ |
Telefonda konuştuğum herifin arabası olmalı bu. | Open Subtitles | لابُد أن هذه سيارة الرجل الذي تحدثت إليه هاتفياً |
Elinizde bir şey olmalı. Aksi takdirde peşinizde olmazlar. | Open Subtitles | لابُد أن عندك شيئاً ما وإلا ما كانوا لاحقوك، ما هو؟ |
Nasıl ikinci subay olmayı başardığın inanılmaz hikâyesini bana anlatman gerek. | Open Subtitles | لابُد أن تُخبرني بالقصة المُدهشة لتمكنك من أن تُصبح ضابط ثاني |
Özlemiş olmalısınız. Flaş haberler sırasında orada olmamak sizi öldürüyor olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن تشتاق لها ، و فواصل الأخبار لابُد أنها تقتُلك... |
Bu rezil ekonomide, o korkak tavuğun işleri öylesine kötü olmalı ki, erkek işi yaptırmaya... küçük bir amcık göndermiş. | Open Subtitles | في هذا الاقتصاد السيئ، لابُد أن الأمور قاسيـة لإرساله عاهرة صغيرة مثلكِ لتقوم بعمل الرجال. |
Burada birçok tavşan olmalı, değil mi oğlum? | Open Subtitles | لابُد أن هناك الكثير من الأرانب بالداخل، صحيح؟ |
İçlerinde para elde edebileceğimiz bir şeyler olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن هناك شيء بهم يمكننا تحويله لنقود |
Pek çok iyi İspanyol da olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن هنالك العديد من الإسبان الجيدين |
Başka biriyle ilgileniyor olmalı. | Open Subtitles | حسناً، لابُد أن يكون مُهتماً بشخصٍ ما. إنهُ شابٌ، أليس كذلك؟ |
Seni öldürüyor olmalı, öyle bir oyuncak bebeği kaybetmek. | Open Subtitles | لابُد أن الأمر يقتلك، خسارة فتاة جميلة كهذه. |
Kurban dükkândan çıktığında Kujo ona nekrozlu sigara verip cebine tarot kartını koymuş olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن كوجو قبل خروج الضحية سلمها سيجارًا بهِ نيكروسس ووضع البطاقة بجيبه بخفية |
Görüntüsünü maske takarak değiştirmesi ayrılmanın kati nedeni olmalı. | Open Subtitles | الحقيقة خلف تغييرها لمظهرها من خلال إرتداء قناع, لابُد أن يكون قرارها الحاسم بالإنفصال. |
Bize gelen sinyal bu olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن هذه الأداة التي تم الإتصال بنا عن طريقها |
- Bize gelen sinyal bu olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن هذا هو جهاز الإستغاثة الذي تواصل معنا |
Adam kızın iyi niyetinden cesaret alıp hata yapmış olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن الرجل أخطأ في تقدير حُسن خُلقها |
Bize gelen sinyal bu olmalı. | Open Subtitles | لابُد أن هذا هو جهاز الإستغاثة الذي تواصل معنا |
Birimizin otelde olması gerek. Devam etmesi gereken çok şey var. | Open Subtitles | واحد منا لابُد أن يكون في الفندق الكثير يحدثُ هناك |
Esir ya da değil, silâh arkadaşlarımıza saygıyla muamele ettiğimizi bilmeniz gerek. | Open Subtitles | ...لابُد أن تعلم أننا نُعامل ضُباطنا بإحترام سواء كانوا أسرى أو لا |
Saraydaki yokluğum fark edilmiş olsa gerek. | Open Subtitles | لابُد أن غيابي من البلاط تمت ملاحظته على ما أظن |