"لاتعرف" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilmiyorsun
        
    • bilmiyor
        
    • bilemezsin
        
    • tanımıyorsun
        
    • bilmiyorsan
        
    • bilmiyorsunuz
        
    • bilmezsin
        
    • tanımıyor
        
    • bilmediğini
        
    • bilemezsiniz
        
    • haberin
        
    • bilmiyordun
        
    • tanımıyorsunuz
        
    • bilmeyen
        
    • bildiğin
        
    Choi Hye Joo'nun ne iğrenç bir sürtük olduğunu bilmiyorsun. Open Subtitles انت لاتعرف كم هي حقيرة وشريرة , تشوي هاي جو
    Belli ki, bir lider olmanın ne demek olduğunu bilmiyorsun. Open Subtitles بوضوح , أنت لاتعرف شيئا حول أن تكون قائد الرجال
    Bu Maria'nın suçu değil. Mary'nin kuzusu olduğunu bilmiyor olabilir. Open Subtitles ليس خطأ ماريا كونها لاتعرف أنه كان لماري حمل صغير
    O gece olanlarla ilgili hiçbir şey bilmiyor, güvenin bana. Open Subtitles ثقن بي، إنها لاتعرف شيئًا حول ما حدث تلك الليلة
    Hiçbir zaman gerçekte ne olduğunu bilemezsin. Diğer insanların arasında kucak dansı garipti. Open Subtitles لانك لاتعرف بالضبط ماعليك فعله فمن الغريب أن تحصل على رقصة في أحضانك
    O kadar kolay değil. Onu tanımıyorsun. Yüzleştirmeyle o kadar iyi başa çıkamaz. Open Subtitles الأمر ليس بهذه السهولة، لاتعرفينها، لاتعرف كيف تتعامل مع المواجهة
    Okumayı bile bilmiyorsun, bir çocuğa nasıl bakacaksın. Hiçbir şey bilmiyorsun. Open Subtitles أنت لاتعرف كيف تقرأ، فكيف ستتعامل مع طفل إنك لاتعرف شيئاً
    Adamlarımı bilmiyorsun. Hepsi sert, yürekli ve bir Meksikalı vatansever. Open Subtitles انت لاتعرف رجالي ، كلهم مكسيكيون اقوياء وشجعان ووطنيون.
    Ömrünün sonuna kadar bu arabayı süreceksin. Hiçbir şey bilmiyorsun. Open Subtitles عليك قيادة السيارة بقية حياتك فأنت لاتعرف شيئ
    Ama mazimi bilmiyorsun. Open Subtitles لَكنك لاتعرف شيء عن حياتي قبل أن إجتمعنا
    Belki yerini bilmiyorsun, ama birlikte onu bulabiliriz. Open Subtitles ربما لاتعرف أين مكانها ولكن ربما نساعد بعضنا البعض على إيجادها
    Benim yaşadığım bölgede hiç görmedim seni. Nerede yaşadığımı bilmiyorsun. Open Subtitles لم أرك في الأحياء التي أعيش فيها أنت لاتعرف أين أسكن
    Bir motosiklet çetesine sızmak istiyorsun ve nasıl motosiklet sürülür bilmiyor musun? Open Subtitles تريد أن تتسلل الى عصابة دراجات وأنت لاتعرف كيف تسوق دراجة ؟
    Senle 100 km geleceğim ve bilmiyor musun? Open Subtitles اطلب منى الذهاب 60 ميلا معك وانت حتى لاتعرف
    Belki bunu bilmiyor, fakat doğum gününü kutlamalı. Open Subtitles ربما لاتعرف هذا , ولكنها تحتاج إلى أن تحتفل بميلادها
    A.. ık görsen s.. sen mi yalasan mı bilemezsin! Open Subtitles إذا رأيت المهبل، لاتعرف ماتفعله أتضاجعه أو تدخل صحناً فيه
    Ne kadar şanslı olduğunu bilemezsin. Sadece albayın eline iyi kağıt geliyor. Open Subtitles انك لاتعرف كم حظنا ، الكولونيل يسحب أوراقا رائعة
    Sen bu kadını tanımıyorsun. Ben tanıyorum, ve keşke sadece namıyla olsa. Open Subtitles أنت لاتعرف هذه المرأة أنا أعرفها لو كان بمجرد السمعة فقط
    Eğer bir şeyi korumayı bilmiyorsan, ona sahip olmayı hakketmiyorsundur. Open Subtitles إن كنت لاتعرف كيف تعتنى بشئ فا أنت لاتستحقه
    Saygısızlık olarak almayın ama neyle karşı karşıya olduğunuzu hiç bilmiyorsunuz. Open Subtitles بدون إستهزاء، أنتَ لاتعرف لديكَ ادنى فكرة عن الذي تتعامل معهُ.
    Sen bir hayvansın, iman ile küfür arasındaki farkı bilmezsin. Open Subtitles أنت حيوان لاتعرف الفرق بين الإيمان
    Annem beni artık tanımıyor, klinikteki en iyi oda onunkisi. Open Subtitles أمي التي لاتعرف عني شئ لها افضل غرفة في العيادة
    Yani odamda kendini öldüren çocuk hakkında hiçbir şey bilmediğini mi söylüyorsun? Open Subtitles تعني انك لاتعرف عن هذا الطفل الذي قتل نفسه في غرفتي؟
    Ya da neyin abartıldığını ya da gerçek olduğunu. Neye inanacağınızı bilemezsiniz. Open Subtitles أنت لاتعرف أبدا ماهو الملفق وما هو المبالغ فيه , وما الحقيقي
    Sokaklarda ölsem haberin olmaz. Open Subtitles كَانَ يمكنُ أَنْ أكُونَ ميتة في الشارعِ ثلاث مراتِ . و انت لاتعرف أي شيء عن ذلك.
    Senin adının konduğunu bilmiyordun. Open Subtitles اني في غاية الغرابة انت لاتعرف اسمه ؟
    - Köpekleri tanımıyorsunuz. - Hayır hiç köpeğim olmadı. Open Subtitles يبدو انك لاتعرف الكثير عن الكلاب لا لم اقتنى واحد من قبل
    Hiçbir şey bilmeyen kız olmak da bir o kadar berbat. Open Subtitles أجل، إنه سيء بقدر اعتباري الصديقة الحميمة التي لاتعرف بشكل كافِ
    Hayatta tek yaptığım çalışmaktı. Bir bok bildiğin yok! Open Subtitles كل ما كنت افعله هو التمرُن انت لاتعرف شئ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more