"لا أكثر" - Translation from Arabic to Turkish

    • daha fazla değil
        
    • fazlası değil
        
    • başka bir şey değil
        
    • En fazla
        
    • Başka yok
        
    • Artık değil
        
    - Çağıracağım tanık salonda değil. - Üç dakika. daha fazla değil. Open Subtitles ــ شاهدي القادم ليس في قاعة المحكمة ــ ثلاث دقائق، لا أكثر
    Beş dakika. On dakika... daha fazla değil. Sonra... ben yokum. Open Subtitles خمس أو عشرة دقائق لا أكثر وبعد ذلك سأختفي من حياتك
    Ha'La'Tha; küçük beyinli, ahlaksız bir gruptan fazlası değil sadece bir miktar güçleri var. Open Subtitles إنهم مجموعه من أصحاب العقول الصغيرة بلطجيه حقراء لا أكثر مع كميه قليله من القوه
    Rutin bir ameliyat öncesi ziyaret. Daha fazlası değil. Open Subtitles 00، إنّها زيارة روتينية تسبق الجراحة، لا أكثر
    Babana kendimi kanıtlayabildiğim... ..ki ondan tek isteğim rızasıydı başka bir şey değil o zaman, işte sadece o zaman sana döneceğim. Open Subtitles عندما يمكن إثبات إلى والدك أنة كل ما طلبتة منه هو الموافقة لا أكثر ولا أقل ثم، وبعدها ثم، هل سأعود لكِ
    En fazla yavaşlatabilirim ama bu ancak kaçınılmazı geciktirmeye yarar. Open Subtitles أفضل ما أستطيعه هو إبطاؤه لكنّه سيؤخّر المحتوم لا أكثر
    Başka yok, yemin ederim! Bir fahişe olduğumu mu düşünüyorsun? Open Subtitles لا أكثر , أنا أقسم هل تظن أننى عاهرة ؟
    -Hayır. Artık değil. Open Subtitles نعم، لديها دلالة أخرى هذا لا أكثر
    daha fazla değil. Geçen gece birkaç tur fazla attırdık ve her çatıdan dışarıya gitmeyi denedi. TED لا أكثر. الليلة الماضية جعلتها تدور دورات بعض الدورات الفائضة عن اللزوم. و لقد حاولت أن تصدم السطح أيضاً.
    Ama odadan sadece bir, iki dakika için ayrıldı, eminim daha fazla değil. Open Subtitles ولكنها كانت خارج الغرفة لدقيقتين فقط لا أكثر
    Sadece üç günlük yiyeceğimiz kaldı. daha fazla değil. Open Subtitles لا نمتلك طعاما يكفي إلا لثلاثة أيام لا أكثر
    Gürültü yapmayın. Ben gidiyorum. daha fazla değil. Open Subtitles لن أسبب لكِ ضوضاء, سأغادر لا أكثر من ذلك
    Bir cömert kralın beğendiği biriyim daha fazlası değil. Open Subtitles والذي قد أعجب به ملك محب للخير,لا أكثر ولا أقل.
    CIA mevcut dengeyi korumak istiyor. fazlası değil. Open Subtitles تريد وكالة المخابرات المركزية الحفاظ على الوضع الراهن لا أكثر.
    20 dakikalık uçuş süresi. fazlası değil. Open Subtitles ثمة وقود في تلك الطوافات يكفي لـ 20 دقيقة طيران، لا أكثر
    Basit objeler başka bir şey değil Ama bu kapının arkasında bir şey saklı Open Subtitles أجسام بسيطة، لا أكثر لكن هناك شيءَ مخفيَ خلال الباب
    Basit objeler başka bir şey değil Ama bu kapının arkasında bir şey saklı Open Subtitles أجسام بسيطة، لا أكثر لكن هناك شيءَ مخفيَ خلال الباب
    Ben aslında bir şoförüm. başka bir şey değil. Kaderim buymuş. Open Subtitles . الحقيقة هي أنني سائق سيارة أجرة , لا أكثر
    Elbisenin üzerindeki atış artığı miktarı ve yanığı silahın kurbandan En fazla 2,5 metreden uzaktan ateşlendiğini kanıtlıyor. Open Subtitles حجم نارية بقايا وحروق على تأكيد الملابس أطلق سلاح لا أكثر من ثمانية أقدام من الضحية.
    - Dersler adam başı yüz dolar, bir grupta En fazla yedi kişi olabilir. Open Subtitles الدروس مقابل مائة دولار للشخص لا أكثر من سبعة أشخاص بالمجموعة
    5 tane resim var. Başka yok. Open Subtitles لقد كانوا في سن الخامسة لا أكثر
    Ben sanıyorum, ama Artık değil. Open Subtitles ميوجيل: يعمل، لكن ليس لا أكثر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more