"لا أنت" - Translation from Arabic to Turkish

    • sen değil
        
    • Hayır sen
        
    • sen ne
        
    • Ne sen
        
    • seni değil
        
    • sen değilsin
        
    • Sen de
        
    Çok güzel bir kızsın sen. Değil mi? Evet, öylesin. Open Subtitles لا , أنت مثل هذه الفتاة الجميلة أليس كذلك ؟
    Hayır, haklısın. Onunla sen değil, ben konuşmalıyım. Open Subtitles لا أنت محق, لا يجب عليك التكلم معه أنا سأفعل
    Hayır, sen kendi suçunu gizlemek için benim suçumu gizlediğimi söylüyorsun. Open Subtitles لا, أنت تقول بأني أُغطي على نفسي لكي تُغطي على نفسك
    "...ne sen ne de bir başkası, onun senden olmadığını ispatlayamayacak." Open Subtitles لا أنت ولا أحد غيرك يستطيع أن يثبت أنه ليس إبنك
    Babam beni kürsü başkanı yaptı, kuzen, seni değil. Open Subtitles أترى ، والدي جعلني المسؤول . لا أنت يا قريبي
    Ama biz niyeti kanıtlayamayız. Burada yaralanan eski kocan, sen değilsin. Open Subtitles ولكن لا يمكننا برهنة النوايا طليقك هو المصاب بالجراح هنا، لا أنت
    Bence Sen de geldiğin gibi geri dön. Open Subtitles سيارة أجرتي في الطّريق، لذا الذي لا أنت فقط تَكُونُ على طريقِكَ، أيضاً؟
    Kararları ben veririm, sen değil. Open Subtitles أنا أقرّر ما هو صائبٌ بالنسبة لنا لا أنت
    Dün gece ben ölüyordum, sen değil. Open Subtitles ‫أنا من كادت أن تموت ليلة البارحة لا أنت‬
    Kararları ben veririm sen değil. Open Subtitles لا أعتقد هذا أنا من يتخذ القرارت. لا أنت.
    Hayır, tabii ki hayır. Sen ve Bay Kennedy erkekleri giydiriyorsunuz. Open Subtitles لا, بالطبع لا, أنت و السيد كينيدي مسؤولان عن إلباس الأولاد
    Hayır, sen kimseye bir şey yaptırmazsın ama yine de, aç susuz halde buradasın. Open Subtitles لا, أنت لا تجبر أحد على فعل أي شىء و في النهاية ها أنت, جائع و متعطش
    Hayır, sen ona yeni ayakkabılar alıp,.. Open Subtitles لا أنت لا تفعلين، أنتِ تفكرين في شراء زوج من الاحذية له
    "...ne sen ne de bir başkası, onun senden olmadığını ispatlayamayacak." Open Subtitles لا أنت ولا أحد غيرك يستطيع أن يثبت أنه ليس إبنك
    Kimse güvende değil, ne sen ne de biz. Kaçmamız lazım...hemen! Open Subtitles لا أحد آمن لا أنت ولا نحن يجب أن نهرب الان
    Zalime git ve ona söyle, ne sen ne de Kazım bu sırrı benden asla alamayacaksınız. Open Subtitles عودي إلى جزارك وقولي له انه لا أنت ولا قاسم يمكنهم أن يعرفوا شيئا مني
    Bana bütün takımını yok etmek emredildi, sadece seni değil. Open Subtitles تعليماتي هي القضاء على الفريق بأكمله، لا أنت وحسب
    Beni görmeye geldiler, seni değil. Open Subtitles لقد جاءوا لرؤيتي أنا، لا أنت.
    Benim ustam sen değilsin. Lou Zabel'dı. Ve kabul etsen de etmesen de senin operasyonun Zabel'ı batırdı ve onu intihara sürükledi. Open Subtitles لقد كان "لويس زيبل" , وسواء اعترفت بذلك أم لا أنت قمت بتحطيمه ودفعه للأنتحار
    Bu arada Sen de... ... çocuklarıyatırsana. Open Subtitles في هذه الأثناء، الذي لا أنت إحصل على الأطفال إستقرّ في

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more