Avukatım olmadan başka bir soruya cevap ... verebileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لا اظن اننى اريد الاجابة عن اسئلة اخرى.. بدون محامى. |
Ben kimsenin gerçekten, birilerinin birkaç tane kedi yavrusunu kurtarmasını umursayacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا اظن ان اي احد سيهتم بشأن نكرة تنقذ حفنة من القطط |
Peki, ben hangi evin satılacağı konusunda anlaşabileceğimizi sanmıyorum öyleyse ne yapalım, yazı-tura? | Open Subtitles | حسنا لا اظن اننا سنتفق اي منزل سنقوم ببييعه سنقوم ببييعه ماذا نفعل؟ |
Fakat Çin dövüş sanatlarının Japon dövüş sanatlarından daha iyi olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | ولكنى لا اظن ان فنون القتال الصينية افضل من فنون القتال اليابانية |
O odada başka bir kimsenin olması Bence iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | ان نستعين بمستشار قانوني داخل تلك الغرفة لا اظن انها فكرة جيدة |
Evet, polisin masum insanları tutuklamak için... etrafta dolaştığını sanmıyorum | Open Subtitles | نعم,لا اظن ان الشرطة تحوم بالأرجاء و تعتقل الناس البريئين |
- Siktir oradan. - Çocuklar, ormana dalmanın iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ـ تباً لك ـ يا رفاق , لا اظن علينا الذهاب الى الغابة |
Üzgünüm yüzbaşı Bence kötü bir başlangıç yaptık hiç sanmıyorum, Mills. | Open Subtitles | انا اسفة يا كابتن لقد فهمت خطا لا اظن يا ميلز |
Hayır, ben öyle sanmıyorum, benim yerimde olsaydın tam olarak aynısını yapardın. | Open Subtitles | نعم, حسنا لا اظن هذا واذا كنت في موقعي لفعلت نفس الشيء |
Hiç öyle sanmıyorum, taşa dikkat et. Tamam. İnsanları kafana takma. | Open Subtitles | لا اظن ذلك، لكن انتبهي لتلك الصخرة لا تهتمي بالناس، هم فقط يروننا بتلك الثياب |
Bu insanların yalnız seyahat edebileceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا اظن ان هؤلاء الناس يستطيعون السفر بمفردهم |
Tabii, kimsenin onu gerçekten kovalamak istediğini de sanmıyorum. | Open Subtitles | انا لا اظن ان اى احد على الاطلاق اراد ان يمسك به , على ايه حال |
Hayır, etrafa bakınıyordum. Bir şey yaptığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا ، أنا كنت فضولي قليلاً لا اظن أن له يد |
Hayır, aptal olduğunuzu sanmıyorum, ama sizi nasıl şaşırtacağımı biliyorum. | Open Subtitles | لا , لا اظن انكم اغبياء لكني اعرف كيف ابقيكم متشوقين كيف؟ |
Belki Duncan bir fare görmüş ve beyin ameliyatı yapmak istemiştir ama sanmıyorum. | Open Subtitles | ربما رأي دنكان فأرا و قرر ان يقوم بعملية جراحية علي مخ الفأر و لكنني لا اظن ذلك |
Hayır, sanmıyorum. | Open Subtitles | , هل نتعرض للمشكلة؟ ـ كلا , كلا, لا اظن ذلك |
Açıkçası, kimsenin bu kadar patırtı kopacağını umduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | بالتاكيد، لا اظن ان اي احد توقع كل هذه الهربلة |
Henüz o aşamada olduğumuzu düşünmüyorum. | Open Subtitles | حسنا .. لا اظن اننا وصلنا الى هذه المرحلة بعد لكن لاتشعري بالذنب، لقد قابلنا بعضنا للتو |
Bence bu kadar şey alacaksan dolaşmaya hiç vaktin yok. | Open Subtitles | لا اظن ان عندك وقت لشراء هذه مشياً على الأقدام |
Bütün bu zahmete sırf Tanrı'yla sohbet etmek için katlandığını sanmam. | Open Subtitles | لا اظن انها فعلت كل هذة المشاكل فقط لتتحدث مع الرب |
Bu ilan işinden pek emin değilim beyler. | Open Subtitles | يا شباب, لا اظن انني افهم فكرة المنشورات هذه حقاً؟ |
Gerçi çıplak olduğumuzu düşünürsek, pek de iki erkek kardeşe benzemiyoruz, değil mi? | Open Subtitles | على الرغم من اننا عرايا بهذا الشكل لا اظن اننا نشبه الاخوان بتتاتا? |
Kaygılanmaya gerek olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا اظن ان هناك الكثير من الأمور لنقلق بشأنها |
- Arkadaş götüremezsin sanırım. | Open Subtitles | لا اظن انه بامكانك ان تصطحبي صديقاً ليس تماماً |