"لا تجعلي" - Translation from Arabic to Turkish

    • izin verme
        
    • hale getirme
        
    • sakın
        
    • canını sıkmasın
        
    • izin vermemelisin
        
    • haline getirme
        
    Lütfen bu kararın benim adıma kötü ebeveynlik olmasına izin verme. Open Subtitles أرجوكِ لا تجعلي هذا القرار يأتي سلباً على جانبي من التربية
    Ailemle bu kadar yakınsam ne olmuş? Bunun aramıza girmesine izin verme. Open Subtitles انا قريب من عائلتي لا تجعلي هذا يقف في طريقنا
    Geçmişinin seni kim olduğun konusunda yönlendirmesine izin verme, onu gelecekte olacağın kişinin bir parçası haline getir. Open Subtitles لا تجعلي ماضيك يملى عليك من انت لكن اجعليه جزء مما ستكونين
    Bu adamı birşeylerin peşinden koşar hale getirme... özellikle geçmişini temizlemeye çalışan biriyken. Open Subtitles لا تجعلي ذلك الرجل يعود إلى شيء أخذه بعيداً وطويلا جداً أن يرى طريقه واضحة هو أهم شيء
    İnatçı ruhuna izin verme sakın. Open Subtitles لا تجعلي مما عمدتي اليوم ان يجعلك منبوذة
    Bu canını sıkmasın. Open Subtitles لا تجعلي ذلكَ يُحطمُكِ
    Kişisel şeylerin, fikrini etkilemesine izin vermemelisin. Open Subtitles لا تجعلي الامور الشخصية تؤثر على قرارك لا
    Bana bol geliyolar. Koca kıçının seni görevinden alıkoymasına izin verme. Open Subtitles انها واسعه علي لا تجعلي مؤخرتك السمينه تعطلك عن مهمتك
    Aptal bir skandalın seni kaçırtmasına izin verme. Open Subtitles لا تجعلي بعض الفضايح الغبية تجعلك تهربين
    Sen benim prensesimsin, ve ne olursa olsun, hiç bir nedenle, asla bir adamın sana "orospu" demesine izin verme. Open Subtitles انظري انتي اميرتي لا تقلقي من اي سبباً لا تجعلي الرجل يقول لك عاهرة
    - ama bu serserinin sana ne hissedeceğini söylemesine izin verme. Open Subtitles ولكن لا تجعلي هذا الغبي يخبرك كيف يجب أن تشعري تجاه نفسك
    Kimsenin sana ne yapamayacağını söylemesine izin verme. Open Subtitles لا تجعلي أحدا يخبرك بما يمكنك أو لا يمكنك فعله في الحياة.
    Bunun seni üzmesine izin verme. Olur böyle şeyler. Open Subtitles لا تجعلي الأمر يؤثر فيكِ هكذا تتم الأمور أحيانا
    Bu kasabanın herkese yaptığı gibi seni de alaşağı etmesine izin verme. Open Subtitles لا تجعلي هذه المدينة تُسقطِك كما فعلت مع الآخرين
    Hayatını, olduğundan daha acı hale getirme. Open Subtitles فقط لا تجعلي حياته مؤلمه أكثر مما هي الأن
    Bunu olması gerekenden daha zor hale getirme. Open Subtitles لا تجعلي الامر عصيباً أكثر مما هو عليه
    Gündüz vakti adamı satırla doğramaya falan kalkma sakın. Open Subtitles لا تجعلي تلك افكارك البراقة تجعلُكِ تأتين بساطور وتضربيه في وسط النهار.
    Teker üstündeyken, hiçbir şeyin dikkatini dağıtmasına izin vermemelisin telefonun, mesajların ya da... Open Subtitles يجب ان لا تجعلي اي شيء يشتت تركيزك الهواتف النقالة ، الرسائل
    Neyse, bu ilk gün. Alışkanlık haline getirme. Open Subtitles إنه اليوم الأول فقط لا تجعلي منها عادةً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more