"لا يريدون" - Translation from Arabic to Turkish

    • istemez
        
    • istemiyorlar
        
    • etmek istemiyor
        
    • istemiyorlardı
        
    • istemiyorlarsa
        
    • istemezler
        
    • istemediklerini
        
    • İstedikleri
        
    • ihtiyaçları yok
        
    • istemiyorlarmış
        
    • istemeyenler
        
    • istemediler
        
    • istiyorlar
        
    Çoğu insan en pahalısını istemez, en ucuzunu da istemez. TED معظم الناس لا يريدون الأكثر غلاءً، ولا يريدون الأقل ثمناً.
    Cevabım hayır, çünkü bu belirli kararı sevmiyorlar, ancak sistemi değiştirmek istemiyorlar. TED وإجابتي لا، لأنهم لا يعجبهم القرار الخاص، لكنهم لا يريدون تغيير النظام.
    O yüzden buradayım, belli ki onlar da yardım etmek istemiyor. Open Subtitles لذا الان انا هنا ومن الواضح انهم لا يريدون مساعدتي ايضًا
    Bu proje ile ilgili kesinlikle bir şey yapmak istemiyorlardı. TED الواضح أنهم لا يريدون أي شيء من هذا المشروع
    Ama eğer Japonların satın almasını istemiyorlarsa satmasınlar. Open Subtitles ولكن إذا كانوا لا يريدون أن تشتريها اليابان لا تبيعوها
    Sakladıklamak zorunda oldukları bir şeyler olduğunu, insanların düşünmesini istemezler. Open Subtitles لا يريدون ان يجعلوا الناس يتسائلون عما هو مخفي لديهم
    Birçok insan sağlıksız beslenmenin kendilerine iyi gelmediğini bilse de işin eğlencesini tehlikeye atmak istemediklerini ve bu yüzden sağlıksız beslenmeye devam ettiklerini savunur. Open Subtitles يمكن أن يجادل الكثير من الناس ذلك حتّى مع أن تناول غذاء غير صحّي ليس جيدًا لهم، لا يريدون التخلّي عن الجانب الممتع فيه.
    Henüz bir şey istemediler. Zamanla ne istedikleri ortaya çıkar. Open Subtitles انهم لا يريدون أي شئ حتي الان ولكن الوقت سيكشف عما يريدونه، وسيكون هذا متأخرا حدا
    Benim gibi yaşlı bir kadına ihtiyaçları yok. Amerika beni alırsa bırakırlar. Open Subtitles انهم لا يريدون سيدة عجوز مثلى هنا سيسمحون لى بالذهاب لو قبلتنى امريكا
    Sanki insanlar bilmeleri gereken şeyleri duymak istemiyorlarmış gibi. Open Subtitles كل شيئ يجب ان يعرفه الناس هم لا يريدون سماعه
    Çevredekiler gürültülü bir kulübün açılıp da sessizliği bozmasını istemez. Open Subtitles الجيران لا يريدون نادي مزعج يأتي عندهم ويزعج هدوئهم، وصدقني
    Sadece bunu yaptığını bilmek istemez. TED هم فقط لا يريدون أن يعرفوا أنهم يقومون بذلك.
    En iyi olmak istiyorsun. İnsanlar en iyiyi istemez. Open Subtitles الناس لا يريدون بطلا إنهم يريدون أن يأكلوا 000
    Anladığım kadarıyla, artık çocuklar bu dünyanın bir parçası olmak istemiyorlar. Open Subtitles نخمن ان الاطفال لا يريدون ان يكونوا جزءاً منه بعد الان
    Mahkemeye gitmek istemiyorlar, biz de anlaşmaya varmaları için gözlerini korkutuyoruz. Open Subtitles نحن نقاضي محرك البحث جامهام هم لا يريدون الذهاب الى المحكمة،
    İnsanlar bunu kabul etmek istemiyor çünkü bu kontrolün olmadığı anlamına geliyor, tek gereken şanslı olmak. Open Subtitles الناس لا يريدون الاعتراف بذلك لأن ذلك يعني فقدان السيطرة ولكن يجب عليك فعلاً أن تكون محظوظاً
    gücün sarhoşluğuna kapılmasını istemiyordu. Ona Kral demek istemiyorlardı, çünkü bunun onun veya onu takip eden kişinin aklına fikirler sokmasını istemiyorlardı. TED أن يصبح مدمنًا للسلطة. كانوا لا يريدون أن يدعوه الملك تحسبًا من أن يعطيه ذلك أفكاراً أو لمن سوف يخلفه.
    İstemiyorlarsa, kimse okulda eğitimle ilgili bir şey yapmak zorunda olmamalı. Open Subtitles لايجب على أحد أن يفعل أىّ شىء تربوى فى المدرسة إذا كانوا لا يريدون ذلك
    Beceremedikleri için hiçbir zaman uzağa gidemezler. Ama aslında bunu istemezler. Open Subtitles لا يبتعدون قطّ لكونهم لا يقدرون، لكن بالواقع لكونهم لا يريدون.
    Ama Smith ve Grimes bizimle konuşmak istemediklerini açıkça göstermiş oldular. Open Subtitles لكن سميث و غرايمز وضحواً الأمر إنهم لا يريدون التحدث إلينا
    Seyahate çıktıklarında tek istedikleri başka Amerikalılar ile tanışmak.... ...ve güzel bir hamburger bulmanın ne kadar zor olduğu hakkında konuşmaktır. Open Subtitles و بعدها لا يريدون أن يقابلوا إلا الأمريكان و يتحدثون عن صعوبة ايجاد هامبرغر جيدة
    Çok fazla nedene ihtiyaçları yok. - Bu hoşuma gitmedi. Open Subtitles ــ إنهم لا يريدون كثيرا من الأسباب ــ حسناً ، أنا لا أحب هذا
    Bizi bu kadınlar gününde rahatsız etmek istemiyorlarmış. Open Subtitles يقولون، هم لا يريدون لإزعاجنا في يوم السيدات
    Bir takım hasta üzerinde cihazı test ederken farkettim ki bütün gece çorapla uyumak istemeyenler için bir çözüm bulmam gerekiyordu. TED اختبار الجهاز على عدد من المرضى جعلني أدرك أني بحاجة لأخترع حل للناس الذين لا يريدون ارتداء جوارب أثناء النوم ليلًا.
    Öyle ki bir yerden sonra artık beni görmek istemediler. Open Subtitles حتى وصلت لنقطة حيث لا يريدون رؤيتى هناك مرة أخرى
    Saglam delile falan ihtiyaçlari yok. Onlar sadece onu bulmak istiyorlar. Open Subtitles لا يريدون دلائل ضده في المحكمة يريدون فقط ان يقبضو عليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more