- Korkunu gizlemek için onu kullanıyorsun. - Merak etme, ufak kardeş... | Open Subtitles | تستغلها لتخفي خوفك لا تقلق، يا أخي الصغير |
Yüzün gizlemek için yüzünü boyadı. Gözleri derin bir suya benziyordu. | Open Subtitles | إنها تزين وجهها لتخفي وجهها عيناها كالماء العميق |
Gırtlağında adem elması olmadığını gizlemek için hep dik yakalı şeyler giydi. | Open Subtitles | دائما كانت تلبست ربطة عنق السلحفاة لتخفي تفاحة آدم |
Daha kötü bir travmayı örtmek için bir yalan söyledi. | Open Subtitles | لن تكون كذبتها الأولى لقد كذبت بشأن صدمةٍ لتخفي الصدمة الأعظم |
Bir cinayeti örtmek için seri cinayetleri sen planladın. | Open Subtitles | اخترت سلسلة جرائم لتخفي الجريمة الحقيقية |
Aşka şans vermemenin gerçek sebebini... saklamak için böyle söylüyorsun. | Open Subtitles | تقولين هذا فقط لتخفي السبب الحقيقيّ لرفضك فرصة الحبّ |
Neden bir şey yapmıyorsun? Yalanınızı örtbas etmek için insanları öldürmeyin. | Open Subtitles | لم لا تفعل شيئاً.ألغ العملية لا تقتل هؤلاء الناس لتخفي كذبتك |
Planlarımın doğasını gizlemek için de, biri lazımdı. | Open Subtitles | هي الدرع الجسديّ التي صُممت لتخفي صلتي بكم |
Ağabey, He Yi ile beraber olduğun yalan mıydı yani Mi Nam'ın kimliğini gizlemek için miydi? | Open Subtitles | هيونج ، كذبت حول ألأجتماع بـ هيي يوو لتخفي هوية مي نام ؟ |
Ve bence yazamadığın gerçeğini gizlemek için bunları uyduruyorsun. | Open Subtitles | و قد اختلقت كل هذا لتخفي هذه الحقيقة |
Bu yüzden insanlar kimliklerini gizlemek için bir şeye ihtiyaç duydu. | Open Subtitles | لذلكَ الناس تريد طريقة لتخفي هويّاتها. |
Adayı terk ettiğini gizlemek için beni kullanıyor. | Open Subtitles | إنها تستخدمني لتخفي أنها ستغارد الجزيرة |
Orada olanı gizlemek için. | Open Subtitles | . لتخفي ما يوجد هناك |
Bu utancı gizlemek için beni evlat edinmiş. | Open Subtitles | تبنّتني لتخفي عار العائلة. |
Bir cinayeti örtmek için seri cinayetleri sen planlamıştın. | Open Subtitles | اخترت سلسلة جرائم لتخفي الجريمة الحقيقية الوحيدة |
Ama bir hanımefendi erkeği seks için aradığında pompişlenmek istediği gerçeğini örtmek için saygın bir bahane yaratır. | Open Subtitles | لكن الفتاة حين تتصل برجل، تختلقعذرمعتبر.. لتخفي حقيقة أنها تود بأن تتم معاشرتها بنحوٍ مذهل |
- Malını saklamak için berbat bir yer. | Open Subtitles | إنّه مكان سيّء لتخفي أغرضك |
Paranın kaynağını saklamak için. | Open Subtitles | لتخفي مصدر المال. |
- Ertesi gece, arabandaki hasarı örtbas etmek için bir ağaca sürdün. | Open Subtitles | وفي الّليلة التالية اصطدمتي بشجرة . لتخفي الأضرار في سيّارتكِ |
Yasadışı hamurişini örtbas etmek için, bize dövme yaptığını söyledi. | Open Subtitles | لتخفي خبزها الغير مشروع. |