"لحسن حظك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Şansına
        
    • için şanslısın
        
    • Şanslısın ki
        
    • Neyse ki
        
    • Şanslısınız
        
    • Çok şanslısın
        
    • için çok şanslısın
        
    • şanslı
        
    • Ne şanslısın
        
    • Senin şansına
        
    • Şansın varmış ki
        
    • sanslisin
        
    • için şanslısınız
        
    - Şansına, Unity Lisesi'nin erkekler soyunma odasına girmenin 5, çıkmanın 6 yolunu biliyoruz. Open Subtitles لحسن حظك هناك الكثير من الطرق للدخول إلى صناديق وحدة الفتيان
    Şansına olayı tatlıya bağlamak için imdadına koşuldu. Open Subtitles لحسن حظك ان الفآرس كان هناك ليخفف من توتر الأمور
    O adamları dolandırdıktan sonra kurtulmuş olduğun için şanslısın. Open Subtitles لحسن حظك أن رجلي أبعدوا مسجلي الرهانات عنك عندما جاء
    Ne Şanslısın ki bir zamanlar olduğun adama dair bir kayıt var. Open Subtitles لحسن حظك لديك سجل ورقي عن الرجل الذي كنت عليه
    Sen de ceza aldın! Neyse ki sadece bir maçlığına. Open Subtitles و بسبب ما فعلته فقد تم توقيفك لمباراة واحدة ، لحسن حظك
    Şansına inek takımının kaptanı cebinde. Open Subtitles حسناً، لحسن حظك أن خبير التقنيات رهن إشارتك.
    Antika eski ve kullanılmış demektir ama Şansına, yeni kreasyonum seni takdiminde kurtaracak işe sahip. Open Subtitles هل تقصدي انه قديم ومستعمل ؟ لحسن حظك لدي افضل خطوط الموضه للحفاظ علي مظهرك في الحفل
    - Senin Şansına hayatımda beni deli eden yeni bir erkek var. Open Subtitles لا , لحسن حظك هناك رَجٌل جديد في حياتي يدفعني للجنون
    Şansına tehdit ettiğin kadın kasabadan gitmiş. Open Subtitles لحسن حظك المراءة التي هددتها تركت المدينه
    O cümleye nükteli bir cevap hazırlamaya zamanım olmadığı için şanslısın. Open Subtitles لحسن حظك أنّي مشغولة على أن أبدي ردًّا فكاهيًّا حاليًا.
    Sen sadece bu bilgi Şirket'in değil de bizim kulağımıza geldiği için şanslısın. Open Subtitles لحسن حظك قد أتى المخبر إلينا بتلك المعلومة وليس الشركة
    -Evet keş kıçına polisleri takmadığımız için şanslısın. Open Subtitles أجل، لحسن حظك أننا لم نبلغ الشرطة عنك أيها المدمن
    Onu cidden temsil edeceğiz ve öyle Şanslısın ki, davadaki ikinci avukat sensin. Open Subtitles علينا فعلا أن نقوم بإعادة تقديمه و ، لحسن حظك ، أنتي الآن في المقعد الثاني
    Şanslısın ki hemfikir olmamız gerekiyordu. Open Subtitles لحسن حظك كان يجب أن يكون القرار بالإجماع
    Ama ne Şanslısın ki öldürdüğün adam hapiste çürüdüğünü görmeyi tercih ederdi. Open Subtitles لكن لحسن حظك , الرجل الذي قتلته يفضل ان يراك تتعفن فى السجن
    Neyse ki ben daha dünyevi bedeller peşindeyim. Hizmetinin sonunda takdim edilecektir. Open Subtitles لحسن حظك أنا أسعى لمدفوعات أرضية، لكي أمنحك خدماتي.
    Şanslısınız ki Fransız değilim, yoksa Tanrı aşkına sizi yanaklarınızdan öperdim. Open Subtitles ، لحسن حظك أنني لستُ فرنسياً أقسم أننـي كنتُ سأقبل خديك
    Soruyu duyacak kulağın kaldığı için Çok şanslısın. Open Subtitles لحسن حظك أنه طلب مني طرح السؤال عليك
    Bunları vaktinde bulduğumuz için çok şanslı bir genç bayansın. Open Subtitles ولكن لحسن حظك ياسيدتي الصغيرة أننا اكتشفنا ذلك في الوقت المناسب الكثير الكثير منه في نظامك
    Şansın varmış ki, iyi eğitimli, güvenilir bir sağlık uzmanının karşı dairesinde oturuyorsun. Open Subtitles حسناً لحسن حظك أنتِ تعيش بالمقابل منك شخص مدرب علي أعلي مستوي , وجدير بالثقة
    Kaçagiz biz. Kaçaklar çalar. Seni öldürmedigimiz için sanslisin. Open Subtitles لا تندهش، نحن خارجون عن القانون لحسن حظك لم نزهق روحك
    Onu bayıltmaya ayarladığım için Şanslısınız. Open Subtitles لحسن حظك أننى عايرته ليصعق فقط.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more