Milyonlarca kişi her gün jambon yiyor. Bundan çıkarak solucan düşünmek baya zor. | Open Subtitles | ملايين الناس تأكل لحم الخنزير يومياً إنه استنتاج ضخم أن تفكر بالدودة الشريطية |
Doğal olarak porsiyonlar biraz daha ufaldı, ama doymazsak yumurta, jambon ve peynir de var. | Open Subtitles | ..من الواضحأنالكميةبسيطة . لكن هناك بيض لحم الخنزير و جبن |
Bu gece domuz eti var. Yemek için hazır olalım. | Open Subtitles | سوف يقدمون لحم الخنزير الليلة علينا أن نستعد لدق الجرس |
Allah'ı buldum... domuz eti yemiyorum, daha iyi bir insan oldum. | Open Subtitles | لقد عرفت الله .أنا لا آكل لحم الخنزير انا رجل أفضل |
Esnaflar, ben de bir esnafım, yumurta ve pastırma rulolarını çok severiz. | TED | يحبونه بشكل خاص وأنا حرفي بنفسي، نحب البيض مع لفائف لحم الخنزير. |
İyi bir parça jambonu gerçekten severim ama bir çift güzel bacağı daha çok severim. | Open Subtitles | أحب كثيراً القطعه الجيده من لحم الخنزير لكنني أَحب بدرجه أكبر الزوج الجميل من السيقان |
Ben jambonlu sandviç ve bira alacağım. | Open Subtitles | شكرا لك ، صاحب الجلالة ، سآخذ شطيرة لحم الخنزير وبيرة |
Size konserve et ve fasulye yedirmemi mi tercih edersin? | Open Subtitles | أتفضل أن أحضر لكم الفول و لحم الخنزير على هذا؟ |
Yumurtalarımız, sucuk, jambon, dereotu ve turşumuz hazır. | Open Subtitles | لدينا بيض , سجق , لحم الخنزير , و مخللات ماذا يكون هذا ؟ توست |
"Bir sürü sosis ... ve saIam, jambon, sığır konservesi, et ... pastırma, kızarmış domuz eti ve işkembe yedik. " | Open Subtitles | أكلنا الكثير من المقانق و لحم الخنزير لحم البقر، لحم الغداء لحم الخنزير، لحم خنزير مشوي و مقلي |
— Hayır jambon değil seni şişko...! Canın cehenneme. | Open Subtitles | ــ ليس لحم الخنزير أيّها الغبي ــ بلى، إنه لحم الخنزير، صحيح؟ |
jambon, sosis, peynir. Ne isterseniz var. | Open Subtitles | سجق ، لحم الخنزير ، والجبن ، كل ما تريدان. |
Bak sana içinde yumurta dolu bir sepet yolladı, ayrıca jambon da var, ...ve bak bir tane de el işi. | Open Subtitles | أنظر إنه أرسل سلة مع البيض وبعض من لحم الخنزير |
Her gün milyonlarca insan domuz eti yiyor. Tenya olduğunu düşünmek mantıklı değil. | Open Subtitles | ملايين الناس تأكل لحم الخنزير يومياً إنه استنتاج ضخم أن تفكر بالدودة الشريطية |
Her gün milyonlarca insan domuz eti yiyor. Tenya olduğunu düşünmek mantıklı değil. | Open Subtitles | ملايين الناس يأكلون لحم الخنزير يومياً استنتاج ضخم أن تفكر في الدودة الشريطية |
domuz etli fasulye, dehşet bir şey! Siz kovboylar nasıl hazmediyorsunuz acaba? | Open Subtitles | لحم الخنزير والفاصولياء، مهلكان لا أرى كيف تتحملون ذلك أنتم رعاة البقر |
Orada onu bekleyen iyi bir domuz pastırması yağı var. | Open Subtitles | هناك قطعة جيدة من دهن لحم الخنزير هنا من أجله |
Krep, gözleme, kızarmış ekmek ve yanında harika pişmiş pastırma ve sosisimiz var. | Open Subtitles | حصلنا الفطائر والفطائر و بعض النخب الفرنسية، لحم الخنزير المقدد والسجق، طهي تماما. |
diye Açıkçası pastırma gibi kokuyor. | TED | وعلى ما يبدو أنها تنبعث منه رائحة لحم الخنزير المقدد. |
Jimmy jambonu çıkardığında orada olmamak beni üzer. | Open Subtitles | هل تعلم .سأكره عدم كوني هناك عندما جيمي يحضر لحم الخنزير الكبير |
Tavada jambonlu yumurta kaç para? | Open Subtitles | ـ ما ثمن لحم الخنزير مع السبيض؟ ـ 180 فرنك. |
pastırma gerekli 5 kilo kuru et, atlar için de 10 kilo arpa. | Open Subtitles | سوف نحتاج بعض من لحم الخنزير و عشر باونات من لحم البقر ، و عشرون باون من حبوب الحصان |
Ben çocukken, domuz pirzolası ("Pork chops") ile karatedeki vuruşun ("karate chops") aynı şeyler olduğunu düşünürdüm. | TED | عندما كنت طفلا، كنت أعتقد أن شرائح لحم الخنزير وضربة الكاراتيه القاطعة هما شيء واحد. |
Ham at binecek durumda değil, Dan. | Open Subtitles | لحم الخنزير ولا يصلح للحصول على حصان، دان. |
Tek düşündüğün vaaz veren, domuzdan korkan bir sersem. | Open Subtitles | كل ما تفكرين فيه هو هذا الواعظ الغريب الذي يخاف من لحم الخنزير |
Bacon nineyi banyodayken beslemek istemiyorum ama. | Open Subtitles | انا لا اريد ان اطعم الجده لحم الخنزير بينما هي في حوض الاستحمام |