Diyetim sayesinde günde bir dakika boyunca istediğim şeyi yiyebiliyorum. | Open Subtitles | حميتي هي أن آكل ما أريده لدقيقة واحدة في اليوم |
Rahim ameliyatı olduktan sonra yanımdan bir dakika bile ayrılmadı. | Open Subtitles | عندما أصبت بالحالة الهيستيرية هذا الفتي لم يتركني لدقيقة واحدة |
Delilik, insanların nasıl acı çektiklerini bir dakika bile düşünmeden... onların sefaletinden kaçmaktır. | Open Subtitles | الجنون هو إنشاء ثروة من تعاسة الأخرين بدون التفكير لدقيقة واحدة كم يعانون |
Beni sadece bir dakikalığına izleyin ve her şeyi göreceksiniz. | TED | تسطيعون متابعتي لدقيقة واحدة وسوف ترون كل ذلك |
bir dakikalığına pişmanlık yaşarsın, sonra tekrar yapmaya hazırsındır işte. | Open Subtitles | اندمي لدقيقة واحدة ثم استعدي لكي تفعليها مرة اخرى |
Kızımızla bir dakika daha geçirmek için her birini feda ederdim. | Open Subtitles | أنني سأقوم بمقايضة كل واحدة منهم لدقيقة واحدة أخرى مع ابنتنا |
Çalışan annelerin yüzde 88'i doğumdan sonra bir dakika bile ücretli izin alamıyor. | TED | لن تحصل 88 بالمئة من الأمهات العاملات على إجازة مدفوعة الأجر ولا حتى لدقيقة واحدة بعد الولادة. |
Kendiniz olduğunuz için hayal ettiğiniz şeyleri yapamayacağınızı bir dakika bile düşünmeyin | TED | لا تفكري ولو لدقيقة واحدة أنك بسبب كونك من أنت عليهِ، لا يمكنك أن تصبحي ما تطمحين أن تكوني عليه. |
Bir çalışma gereği öğrenciler bir dakika boyunca 6 metre boyundaki okaliptus ağaçlarına baktı. | TED | إحدى الدراسات تطلب من الطلاب النظرعالياً إلى أشجار الكينا التي طولها 200 قدم لدقيقة واحدة. |
bir dakika beni dinle. | Open Subtitles | الآن ، استمع لي ، جدى استمع لي لدقيقة واحدة فقط |
bir dakika beni dinle. | Open Subtitles | الآن ، استمع لي ، جدى استمع لي لدقيقة واحدة فقط |
bir dakika için bile olsa beni görmek için can atıyor. | Open Subtitles | لا , هو كاد أن يموت من أجل أن يراني حتى ولو لدقيقة واحدة |
bir dakikalığına Carl Wade ile Lucy'nin bağlantısı olduğunu düşündün mü? | Open Subtitles | إعتبرت لدقيقة واحدة الذي الشخص الذي هي توصل إلى هل كارل يخوض؟ |
bir dakikalığına karakterimden çıkabilir miyim? | Open Subtitles | هلا سمحت لي بالتوقف عن التمثيل فقط لدقيقة واحدة ؟ |
Şu flörtü bir dakikalığına keser misin? | Open Subtitles | أيمكنكم أن تتوقفوا عن العبث لدقيقة واحدة ؟ |
Eğer bir dakikalığına çıkarsam, gidecek misin? | Open Subtitles | إذا خرجت إليك لدقيقة واحدة .. هل ستذهب بعدها؟ |
Bana bir iyilik yapıp bir dakikalığına normal davran. | Open Subtitles | قدم لي خدمة وتصرف بشكل طبيعي لدقيقة واحدة |
Emin değilim, çünkü bir dakikalığına ekranının başından ayrılmıştım. | Open Subtitles | لست متأكداً. كنت بعيداً عن الشاشة لدقيقة واحدة |
Bir an olsun baban ve benim böyle bir davranışa müsamaha göstereceğimize inanıyorsan, ...yanıIıyorsun. | Open Subtitles | .. حتى يُمكننا أن نبقي عيوننا عليكِ .. .. إذا إعتقدتِ لدقيقة واحدة بأنّني أنا وأبيكِ .. سنتحمّل مثل هذا السلوك .. |
Bahçıvanımla konuşmak için bir anlığına çıkıyorum ve toplantının içine ediliyor. | Open Subtitles | أترك الغرفة لدقيقة واحدة لأتكلّم مع منسّق حدائقي ويتم تخريب الإجتماع؟ |
Bu kapıdan geçmek için sadece bir dakikaya ihtiyaçları vardı. | Open Subtitles | لذا احتاجوا لدقيقة واحدة فقط لفتح حفرة في الجدار. |
bir dakikalık benden kaçmayı bırakıp açıklamama izin verir misin? | Open Subtitles | أيمكنكِ التوقُف عن الهرب منّي لدقيقة واحدة لِتدَعيني أشرح لكِ؟ |