dilini, eğer sağlam olsaydı dişlerinin olduğu yerden uzatan, adam. | TED | يدفع لسانه خلال ثقبٍ كان فيه سنّه، لو كان كاملاً. |
Senin oğlunun, geçen hafta sonu dilini buzluğa yapıştırdığını söylüyorum. | Open Subtitles | أقول أن إبنك لصق لسانه في المجمد نهاية الاسبوع الماضي |
Yalnız, cevap veremez çünkü dilini kopardım geri kalanıyla beraber. | Open Subtitles | لكنّه لن يتمكّن من الشرح لأنّي انتزعت لسانه وباقي إخوته |
Eğer dili bu şekilde hareket edebiliyorsa, bu dille ona neler yapabileceğini düşündü. | Open Subtitles | ولكن إذا لسانه يمكن أن تفعل ذلك، تساءلت ماذا يمكن ان يحدث لها. |
İçtikten kısa süre sonra dili ve boğazı şişmeye başlardı. | Open Subtitles | بعد فقط دقائق قليلة لسانه وحلقه سوف يبدأن في الانتفاخ |
- Eğil. Hastası dilinin çok süngerimsi olduğunu düşünüyor diye kim bana çağrı bıraktı? | Open Subtitles | من سمح للعيادة باستدعائي لأن أحد المرضى اعتقد أن لسانه متبلّد من ؟ |
Anlaşılan, partnerinin dilini savuşturmak için hem kendi dilini kullanıyor hem de alt çenesini yanlara doğru hareket ettiriyordu. | Open Subtitles | يبدو أنّه يقوم باستخدام لسانه لصدّ اللسان الدخيل ولكنّه أيضاً يقوم بتحريك فكّه السفلي بينما يقوم بتضيق شفاهه السفلية |
Bu gerzek herifle tanışıp bu onu öldürene kadar dilini boynuna dolamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن اقابل هذا اللعين و الف لسانه حول عنقه , حتى تقتله |
Kışkırtıcı konuşması ile dalga geçmek adına dilini kestiler ve kimse bedenine ne yaptıklarını bilmiyor. | TED | لقد قطعوا لسانه سخرية من خطابه، ولا أحد يعلم ما الذي فعلوه بجسده. |
Bu bir eksperin hazza tepkisidir ve ağzını açar dilini dışarı çıkarır ve emmeye başlar. | TED | إنه رد فعل مفعم بالفرحة، ويفتح فمه ويخرج لسانه ويبدأ في المص. |
Akşam yemeğine gittik ve arabanın arka koltuğunda birden üstüme atladı ve dilini boğazıma soktu. | TED | وفي المقعد الخلفي للسيارة قفز فوقي فجأة ولصق لسانه اسفل رقبتي |
Sanırım başvuracağı başka yol kalmamıştı ama öyle bile olsa dilini ısırmasına ne demeli? | Open Subtitles | أظن أنه لم يكن لديه سبيلاً آخر ولكنى بالرغم من ذلك أن يقتلع لسانه ؟ |
Arkadaşımı seyredeceğim. Şimdi şu kıza dilini çıkaracak. | Open Subtitles | ، يجب أن أشاهد صديقى سيقوم بإخراج لسانه لتلك الفتاة |
Bana göre akşam yemeği ve sinema ve dilini kulağıma sokan bir sersemle uğraşmam gerekmez. | Open Subtitles | هذا العشاء، و هذه السينما و لا أحتاج للتعامل مع وغدٍ ما يضع لسانه في أذني |
Beyni mantarlaşmamışsa bile, ki mantarlaşmış, uzun zaman önce dilini yutmuş olmalı. | Open Subtitles | حتى لو كان مخه واعيا, ولكنه ليس كذلك فقد مضغ لسانه منذ وقت بعيد |
Bu oranla bir insan olsaydı, 2,5 metrelik bir dili olurdu. | TED | فإذا كان إنساناً، لبلغ طول لسانه تسع بوصات. |
Dudakları fırça, dili de renk spektrumudur. | Open Subtitles | شفتاه مع لسانه هما أداة الرسم ألوان الطبيعة |
Belki onu dev bir karınca yuvasına tıkarsam ufaklığın dili çözülebilir. | Open Subtitles | ربما لو ألصقته في كثبان النمل الصخمه ذلك سيفك لسانه ومن ثم أحصل عليه |
Tüm gece boyunca, mutfağa koşup, dilinin üstüne buz koydu durdu. | Open Subtitles | استمر الذهاب للمطبخ واخذ يضع الثلج علي لسانه. |
dilinde ve parmağında kara bir leke var tıpkı Peder William'ın önceden haber verdiği gibi! | Open Subtitles | لسانه أسود أصابعه سوداء . تماماُ كما تنبأ الأخ ويليام |
kederi yüzünden silip atıyor. Susuz parmağını, diline bastırıyor, ve tuzu tadıyor. | TED | يمسح الأسى من على وجهه، ويضع اصبعه العطشان، على لسانه العطشان، ويتذوق الملح. |
Onun koca ağzı için bir şey yapabilir misiniz? | Open Subtitles | هل من الممكن ان نفعل شىء حيال لسانه الطويل |
O aptalın diliyle beraber nedenini de bilmek istiyorum. | Open Subtitles | وسوف أحصل على سبب ذلك، جنباً إلى جنب مع لسانه |
Ne yazık ki dilinden önce kafasını kaybetti. | Open Subtitles | حسناً ، للأسف فقد رأسه قبل أن يفقد لسانه |
Kendini suça adayan ve ağzını kapalı tutamayan biri gibi. | Open Subtitles | شخص يركب المخاطر شخص يرتكب الجرائم ولا يستطيع إمساك لسانه |
Herhangi biriniz bu çiçeğe el sürmeye kalkarsa, dilinizi bara çivilerim. | Open Subtitles | إن وضع أحدكم يده على هذه الزهرة فأثبّت لسانه على المشرب |
Çünkü hepimizden çok daha uzun süredir bu adada bulunuyor çünkü ihtiyacımız olan bilgiye sahip, çünkü çenesi hariç tamamen zararsız. | Open Subtitles | نبقيه حيّاً لأنّه أمضى على هذه الجزيرة أكثر بكثير من أيّ منّا لأنّ لديه معلومات نحتاجها ولأنّه غير مؤذٍ البتّة بغضّ النظر عن لسانه |