Emin değilim fakat insanlar onun için önceliklerinden biri değilI. | Open Subtitles | لست واثقاً لكني لا أعتقد أن الناس هم أولويته الأولى |
Belki ona yem atsalar bülbül gibi şakıyacak biridir, Emin değilim. | Open Subtitles | أو ربما يحب أن يحرك فمه ليقوم بالأذى ، لست واثقاً |
- pek Emin değilim ama babacık artık prenses oldu galiba. | Open Subtitles | ـ يا إلهي. ـ لست واثقاً, لكن أظن أنني أصبحت أميرة. |
Size anlattığımdan haberi olsa beni affedeceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لست واثقاً أنّ سيسامحني لو علم أنني أخبرتك |
Bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لست واثقاً من أنني كنت لأفعل المثل لو كنت بمكانه |
Mikrodalga firin da olabilir emin degilim ama sirketin ana hattini ararsin anneleri Dorothy açar telefonu. | Open Subtitles | لست واثقاً و لكني اتصلت بالشركة و الام دوروثي أجابت و هي لطيفة جداً شركتهم - في الحقيقة لا أعرف أي شيء عنهم غير هذا - |
Görevin, acı sonumu hazırlamak... onun için sana başarılar dilemeli miyim Bilemiyorum... ama eminim çok eğleneceğiz. | Open Subtitles | عملكِ هو تضعي نهاية لحياتي لذا لست واثقاً كم أتمنى أن توفقي في مهمتك لكنني واثق من أنني سأستمتع بذلك كثيراً |
Şu an gerçekten aşık mıydım çok Emin değilim ama sanmıştım deyince kendimi kötü hissettim çünkü o öldü. | Open Subtitles | انه بسبب انني لست واثقاً بعد الآن إذا كنت بالفعل أحببته لكن قد أقول ذلك لأني لم اشعر بالبرود |
Yaralanmayı da değerlendirmem gerekiyor ama bunu nasıl ele alacağımdan tam Emin değilim. | Open Subtitles | كما علي أن أقيم درجة الإصابة. و لكنني لست واثقاً كيف أفعل هذا. |
Ordu sana cesareti öğretmiş olabilir, Mark, fakat senin yargı gücünden Emin değilim. | Open Subtitles | ربما الجيش يعلمك الشجاعة لكني لست واثقاً من قوة أحكامك |
- Tam Emin değilim, ama bence onun önceliği insanlar değil. | Open Subtitles | لست واثقاً لكني لا أعتقد أن الناس هم أولويته الأولى |
Emin değilim ama bir kadın sesi duydum sanmıştım. | Open Subtitles | لست واثقاً من ذلك و لكني أعتقد أني سمعت صوت امرأة |
Pencere olduklarına inanıyorum, ama ruh konusunda Emin değilim. | Open Subtitles | أنا أؤمن أنهما نافذتان, لكني لست واثقاً أن ما أراه روح |
Emin değilim... Belki ciltçiyi biraz uğraştırabilir. | Open Subtitles | لست واثقاً ، قد يجد المجلد صعوبة في تصليحها |
Bakın şuraya, genç kız ve ucube de burada. Gerçi hanginiz hangisi Emin değilim. | Open Subtitles | انظر، إنهما البنت والمسخ رغم أنني لست واثقاً من منهما مَن |
Başka ortak yanımız olduğuna Emin değilim. | Open Subtitles | و لكنني لست واثقاً إن كان لدينا اهتمامات متشركه |
Oğlum kafamı topa karışmak için yukarı kaldırabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | بني، لست واثقاً أني أستطيع رفع رأسي، فما بالك بالكرة |
Brown'a uygun olduğunuzu sanmıyorum. Ders dışı aktivitelere katılır mısınız? | Open Subtitles | لست واثقاً من أنكِ تستحقين جامعتنا, أليس لديكِ نشاطات غير مدرسية؟ |
Ondan şüphelenmek istemiyorum ama bana karşı dürüst olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أشك فيها لكنني لست واثقاً من أنها صريحة معي |
Mikrodalga firin da olabilir emin degilim ama sirketin ana hattini ararsin anneleri Dorothy acar telefonu. | Open Subtitles | لست واثقاً و لكني اتصلت بالشركة و الام دوروثي أجابت و هي لطيفة جداً شركتهم - في الحقيقة لا أعرف أي شيء عنهم غير هذا - |
- Tırnakların ne kadar yardımı dokunur, Bilemiyorum. | Open Subtitles | انا فقط لست واثقاً ان عينات الاظافر ستوصلنا لشيء ما |
Her şeyden önce Miles Durham'ın kayboluşu bir cinayet mi emin değilsin. | Open Subtitles | أولا أنت لست واثقاً حتى إختفاء مايلز دورهام كان جريمة قتل |
Kimseye söyleyemedim çünkü ne hissettiğimden emin olamadım. | Open Subtitles | و لم أخبر أحداً لأنني لست واثقاً من مشاعري |
Ben tekini verirken bile emin olamıyorum. | Open Subtitles | .. خيار لست واثقاً أنني مرتاح له لإتخاذه |