| Buraya ilk geldiğimizde, bize bu depoların boş olduğunu söylemişlerdi. | Open Subtitles | لقد أخبرونا فى التعليمات الأولى .أن هذه المستودعات مهجورة |
| Bunu akademide söylemişlerdi. | Open Subtitles | لقد أخبرونا هذا مرارا فىالأكاديميه |
| Kaza yerinin fotoğraflarını çekmemizi söylemişlerdi. | Open Subtitles | لقد أخبرونا أن نلتقط صوراً لموقع الحادث |
| Bu sadece ilacın yan etkisi. Tekrarlayabilir dediler, değil mi? | Open Subtitles | هذا ضرر جانبيّ, لقد أخبرونا بأن هذا قد يحدث, أليس كذلك؟ |
| Adres de geçerli değil dediler. | Open Subtitles | لقد أخبرونا بأن هذا العنوان لا وجود له |
| Viña'da askerlerin binlerce kişiyi öldürdüğü söylenmişti. | Open Subtitles | لقد أخبرونا في فينيا أن الجيش يعدم الالاف من الناس هنا |
| Bize çocuğun hırsızlık amacıyla bunu yaptığı söylenmişti. | Open Subtitles | لقد أخبرونا أن دافع الفتى هو السرقة.أليس كذلك؟ |
| Buranın güvenli bir mahalle olduğunu söylemişlerdi. | Open Subtitles | لقد أخبرونا أن هذا الحى آمن |
| Benim bir fikrim var annemle babam boşandıkları zaman olay çıkarmayalım diye Benihana'da söylemişlerdi. | Open Subtitles | لدي فكرة ، عندما قام والدي (Benihanas) بالطلاق ، لقد أخبرونا بذلك في مطعم لذلك لن نتسبب بأي مُشكلة في ذلك المكان وضع الشيف الروبيان في قُبعته |
| - Bize öyle dediler. | Open Subtitles | لقد أخبرونا |
| Bize kralla 12 atlının geleceği söylenmişti efendim. | Open Subtitles | لقد أخبرونا بأنكم ستأتون أين الملك؟ |
| Oyunun en başından bize düğme olduğu söylenmişti. | Open Subtitles | لقد ... لقد أخبرونا منذ البداية بأنه يوجد زر |