"لقد قلت أنه" - Translation from Arabic to Turkish

• demiştin
• söylemiştin
• olduğunu söyledim
• söyledin
• Hani
• söylemiştim

Güneş patlamasını önceden tahmin etmek imkansız demiştin.
لقد قلت أنه من المستحيل التنبؤ بالوهج الشمسى

-Luke sorun yok demiştin.
لوك لقد قلت أنه لا مشكلة معه إنظرْ الى الطّريق،بو

Çiftliğe sabah 3 civarı gibi geldiğini söylemiştin değil mi?
لقد قلت أنه أتى إلى المزرعة في ال 3 صباحا؟

O ata oynayacak kadar paran olmadığını söylemiştin.
لقد قلت أنه ليس لديك ما يكفى من النقود لتراهن بها على حصان

Onu Collier'a getirmen gerektiğini, onun bunların bir parçası olduğunu söyledim, ve öyle.
لقد قلت أنه يجب أن تحضرها لـ كولير إنها كانت جزء من هذا و ما زالت

Kadından başka kimse olmadığını söyledin ve dışarıya adamın tekini çıkardın. Neler oluyor?
لقد قلت أنه لا يوجد لديك سوى النساء ثم أعطيتنا رجلا ماذا يعنى هذا؟

Hani sadece ikimiz olacaktık?
لقد قلت أنه سنكون نحن الأثنان فقط

Sana burada sığınacağın bir yer olduğunu söylemiştim. Yanılmışım. Sana sığınacak yer yok.
لقد قلت أنه يوجد هنا ملجأ لك لقد كنت مخطئة ، ليس لك ملجأ هنا

Pekala, bir sürü şey sordu demiştin. Başka neler söyledin?
لقد قلت أنه سألك عن أمور، ما الذي أخبرته غير ذلك ؟

Olgunlaştıklarında eve dönebiliriz demiştin.
لقد قلت أنه يمكننا العودة للمنزل عندما ينضجون

Üç kişi olacağız, bir girip çıkacağız demiştin. Sorun çıkmayacaktı.
لقد قلت أنه سنكون نحن الثلاثة فقط ندخل و نخرج بدون تعقيدات ؟

Hiç başkaları olmayacak demiştin, Barry.
لقد قلت أنه لن يوجد أى معارضة , يابارى

Duş yapabilir demiştin.
لقد قلت أنه يمكنه أن يأخذ حماماً.

Bana göl kenarında bir ev yapacağını söylemiştin.
,لقد قلت,أنه عندما ينتهي كل شئ سوف تبني لي منزل علي البحيرة

Dostum, evden ayrılamayacağını söylemiştin.
داد , لقد قلت أنه لا يستطيع أن يغادر منزله

Hiçbir şeyin seni olmak istediğin adam olmaktan caydıramayacağını söylemiştin.
لقد قلت أنه لن يمعنك شيئاً عما تريد أن تكون عليه

Kız arkadaşı ve annesini öldürmekle suçlandığını söylemiştin.
لقد قلت أنه مدان بسبب قتله لحبيبته وأمها

Delilik olduğunu söyledim, yapmayacağımızı söylemedim.
لقد قلت أنه جنون , لم أقل .أننا لن نقوم به

Sana bir adam olduğunu söyledim.
لقد قلت أنه كان رجلاً لقد كان رجلاً

Hani mikroskopları bitti demiştin? !
لقد قلت أنه لم يبق معه مناظير

Eğer bu kasetteki konuşmaları duyduysan, tam olarak ne demek istediğimi de bilmelisin seninle birlikte olmanın kolay ve eğlenceli olduğunu söylemiştim, bu nedenle devam etmek istediğimi söylemiştim.
لو سمعت حقاَ هذا الحوار فأنت تعرفين بالضبط ما قلت لقد قلت أنه ممتع وسهل أن أكون معك أنني أريد صنع عمل معك