"لكن حين" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ama sonra
        
    • geldiğinde
        
    • hâlde ama hava kararır
        
    Ama sonra babam beni bahçenin dışına çıkarırken içimi garip bir duygu kapladı, Bonnie'yi bir daha göremeyeceğimi hissettim o benim son gidişimdi. Open Subtitles لكن حين كان أبى يصطحبنى إلى خارج الفناء تملكنى أغرب شعور أننى لن اراها بعد الآن و أن هذه هى المرة الأخيرة
    Onlardan hep çok yiyorum Ama sonra parmagimi bogazima sokuyorum ve yediklerimi kusuyorum. Open Subtitles وأنا أأكل الكثير ، لكن حين آكل كثيراً أُدخل إصبعي داخل حلقي وأتقيأ الأكل
    Ama sonra daha önce bir yerlerde duyduğum bir isim kulaklarımda çınladı! Open Subtitles و لكن حين ذاك جُذب انتباهي لإسمٍ قد سمعته بمكانٍ ما من قبل
    Bu kız 12 yaşına geldiğinde birçok federal şeriften daha iyi iz takip eder hâle gelmiş. Open Subtitles لكن حين بلغت هذه الفتاة الـ 12 استطاعت تقفّي الأثر أكثر من معظم مارشالات أمريكا
    Günışığı yüzüğü olmadan okulda hapis hâlde ama hava kararır kararmaz peşimize düşer. Open Subtitles حبيسٌ في المدرسة دون الخاتم النهاريّ، لكن حين يغيب النهار سيسعى للنيل منّا.
    Ama sonra Mary Alice'le birlikte Deirdre'nın bebeğine benim bebeğime, baktıklarını söyledi. Open Subtitles لكن حين قال لي "أنهما اعتنيا بطفل "ديردرا .. طفلي
    Ama sonra an geliyor, en kötü zamanında gitmek istediğin tek yer onların yanı oluyor. Open Subtitles نعزل انفسنا في حياتنا الخاصة لكن حين تحدث المصيبة, فالمكانالوحيدالذيتتوقللذهاباليه...
    O da onun ölümsüz olmasına yardımcı olmuş Ama sonra öğrenmiş ki Silas bu büyüyü onun değil başkasının üzerinde kullanmayı istiyormuş. Open Subtitles ساعدَت بجعله خالدًا، لكن حين علمت أنّه خططلاستخدامالتعويذةعلى امرأةأخرى ...
    Ama sonra buraya geliyorsun ve öyle olmadığını anlıyorsun. Open Subtitles لكن حين يصل الى هنا و لا يجد ذلك
    Ama sonra Felicity rüyanda Sara'yı öldürdüğünü gördüğünü söyledi. Open Subtitles لكن حين أخبرتني (فليستي) بأنّك تحلم بقتل (سارّة)
    Haklısın. Ama iş ailelerimize geldiğinde ikimiz de doğru düşünemiyoruz. Open Subtitles لكن حين يتعلّق الأمر بعائلتينا، فلا أنا ولا إيّاك يفكّر بوضوح.
    Ama yardım etme sırası bana geldiğinde onu yüz üstü bıraktım. Ve onu bıraktığım için Kar Kraliçesi onu yakaladı. Open Subtitles لكن حين جاءت فرصة لأساعدها خذلتها، ولأنّي فعلت، أسرتها ملكة الثلج
    Cinayetlerin önlenmesini ben de istiyorum ama DNA ekibi geldiğinde hemen bir Portal açıp kaçtım. Open Subtitles أنا أود وضع حد لجرائم القتل هذه، لكن حين جاءت كتيبة الحمض النووي، انتقلت عبر البوابة وهربت.
    Günışığı yüzüğü olmadan okulda hapis hâlde ama hava kararır kararmaz peşimize düşer. Open Subtitles حبيسٌ في المدرسة دون الخاتم النهاريّ لكن حين يغيب النهار سيسعى للنيل منّا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more