"لم يترك" - Translation from Arabic to Turkish

    • bırakmadı
        
    • bırakmamış
        
    • bıraktı
        
    • bırakmaz
        
    • terk etmemiş
        
    • kalmadı
        
    • bırakmıyor
        
    • hiç ayrılmadı
        
    • vermedi
        
    • kalmamış
        
    • terk etmedi
        
    Fakat bana hiç para bırakmadı. Banka müdürüne konuştun mu? Open Subtitles . صحيح، من السيء أنه لم يترك لي بعض المال
    Her şey bir yalanmış! Bize hiçbir şey bırakmadı, çünkü hiçbir şey yokmuş. Open Subtitles الأمر برمته احتيال، لم يترك لنا شيء، لأنه لا يوجد شيء من الأساس.
    Frankie bir not bile bırakmadı, nerede olduğunu kimse bilmiyordu. Open Subtitles فرانكي لم يترك رسالة و لم يعرف أحد أين ذهب
    Asıl sorun, bombayı yapan kendine has bir imza bırakmamış. Open Subtitles المشكلة أن صانع القنبلة لم يترك خلفه أي توقيع فريد
    Ayrıca kendine başka birini bul. Rahibe Maria! Schmidt çekici bize bıraktı mı? Open Subtitles حسنا، يمكنك الحصول على صبي آخر. لم يترك شيئا لا شى.
    Corporal Joshua "Tehlikeli" Nolan savaş alanında kimseyi sağ bırakmaz! Open Subtitles القائد "جوشا" يا "نولان" الأحمق لم يترك أحد على قيد الحياة على أرض المعركة
    Tahminen birkaç haftalık. Yuvayı hiç terk etmemiş. Open Subtitles الأرجح أن عمره أسبوعان فقط لم يترك عشه بعد
    Ama o benim depolama ünitesi ile bir yönlendirme adresi bırakmadı. Open Subtitles ولكن قالت انها لم يترك عنوان الشحن مع وحدة تخزين بلدي.
    Baban iyi bir adın altına gizlenmiş borçlardan başka birşey bırakmadı bize. Open Subtitles والدك لم يترك لنا شيء ما عدا ميراث من الديون المعدومة . . مخفية باسم جيّد
    Baban bize, ödenmemiş borçlardan başka şey bırakmadı. İyi biri bunları örtbas etti. Open Subtitles والدكِ لم يترك سوى إرثاً من ديون متوارية وراء اسم راقٍ.
    - Kimse bende senin gibi iz bırakmadı. Open Subtitles لم يترك أي أحد بي جرحا مثلما فعلت ماذا تريدين ..
    Frankie bir not bile bırakmadı ve nereye gittiğini kimse bilmiyordu. Open Subtitles لم يترك فرانكلن ملاحظه عن مكانه ولم يعلم أحد بمكانه
    Horatio ve Brad'in konumlarından yapılan atışlar yankı izi bırakmadı. Open Subtitles لقطات من هوراشيو وموقف براد لم يترك طابع الصدى.
    İzini sürmeyi denedim, ama pek iz bırakmadı. Open Subtitles حاولت تتبعه، لكنه لم يترك أثراً واضحاً وراءه
    Adamın biri iki defa aramış, ama mesaj bırakmamış. Open Subtitles جاءتك مكالمتين ولكن المتصل لم يترك أية رسالة
    Saç ve lif döküntüleri umut verici ama adam hiç iz bırakmamış. Open Subtitles سحب الشعر والليف بعض الوعد القطع، لكنّه لم يترك أيّ طبعات.
    Duvarlarında birkaç çivi ve tel dışında hiçbir şey bırakmamış. Open Subtitles على حيطانهم لم يترك أي شيء لكن ترك بعض الخطافات وبعض الأسلاك
    Arkasında yalnızca trombonunu ve eski caz plaklarını bıraktı. Open Subtitles لم يترك خلفه سوى الترومبون وجبل من اسطوانات الجاز
    Corporal Joshua "Tehlikeli" Nolan savaş alanında kimseyi sağ bırakmaz! Open Subtitles القائد "جوشا" يا "نولان" الأحمق لم يترك أحد على قيد الحياة على أرض المعركة
    Bay Başkan son aldığımız istihbarata göre Guevara Kongo'yu terk etmemiş. Open Subtitles سيدي الرئيس, وفقاً لمعلومات الإستخبارات جيفارا لم يترك الكونغو.
    Sadece, final maçının öncesinde, takımı bırakmakla kalmadı, kendiyle birlikte en iyi oyuncuları da beraberinde götürdü. Open Subtitles لم يترك الفريق فقط عشية المباراة النهائية لكنه أخذ أفضل اللاعبين معه أيضا
    Bu düşmanca tavır bize güç kullanmaktan başka seçenek bırakmıyor. Open Subtitles هذا لعمل العدائي لم يترك لنا خيار سوى الرد بقوّة
    Bildiğim kadarıyla o evden hiç ayrılmadı. Open Subtitles على حد علمي لم يترك المنزل ابدا
    Ve annenin bazen biraz takıntılı olabileceğini biliyordu ama bunun kendini etkilemesine izin vermedi. Open Subtitles وقد عَلِمَ انهُ يمكن أن تكونَ مستحوذةً احياناً لكنهُ لم يترك الأمر يتمكن منهُ
    İnsanları yalnızca germekle kalmamış, sanatın prensiplerini de yerle bir etmişti. Open Subtitles لم يترك الناس متوترين فحسب إنما حطم مبادئ الفن
    Evini hiç terk etmedi sadece on yıl boyunca orada oturdu durdu ta ki sonunda kırık bir kalple ölene dek. Open Subtitles لم يترك منزله قط جلس هناك وحسب لعشر سنوات تقريباً قبل أن يموت أخيراً من حسرة القلب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more